Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sigortalılık Başlangıcı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortalılığın tespiti için hizmet akdinin kurulmasının ve fiili çalışmanın başlamasının zorunlu olduğu, işe giriş bildirgesinin tek başına yeterli olmadığı, fiili çalışmanın varlığını ispat için başkaca delillerin gerekliliği ve dosyadaki delillerin bu hususta yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sigorta başlangıç tarihi ile ilgili işlemlerin Antalya Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü tarafından yürütülmesi ve davacının şahsi dosyasının da bu kurumda bulunması nedeniyle, Antalya İş Mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, ürün bedellerinden tevkifat yoluyla kesilen Tarım Bağ-Kur primlerinin, Kurum hesabına intikal edip etmediğinin tespiti ve bu primlerin sigortalılık başlangıcı sayılıp sayılamayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2926 sayılı Kanun uyarınca, tevkifat yoluyla kesilen primlerin sigortalılık başlangıcı sayılabilmesi için Kurum hesabına intikal etmiş olması gerektiği, davacının yaşı itibariyle resen tescil imkanından da yararlanamayacağı, dolayısıyla tevkifatın Kurum hesabına intikal edip etmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının sigortalılık başlangıcı ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemiyle açtığı davada, mahkemenin davacının yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığı yönünü incelemeden karar vermesi usul ve yasaya uygun mudur?
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığının tespiti için gerekli şartların varlığının araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı varken aynı anda 2926 sayılı Kanuna göre başlatılan tarım Bağ-Kur sigortalılığının geçerli olup olmadığı ve bu sigortalılık iptal edildikten sonra, 1479 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılık sona erdiğinde, 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalılığın kendiliğinden devam edip etmediği hususunda yaşlılık aylığı bağlanması talebiyle açılan davanın reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalılığın başlaması için diğer sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi olunmaması şartı ve 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalılık sona erdikten sonra 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalılığın yeniden başlaması için tescil başvurusu, prim ödemesi veya ürün teslimatına dayalı prim tevkifatı gibi sigortalılık iradesini gösterir bir işlemin gerekliliği değerlendirilerek, davacının bu yönde bir irade beyanının bulunmadığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigortalılık başlangıç ve hizmet süresinin tespiti davasında, hak sahibinin dava açma hakkı için öngörülen hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı SSK’nın 79/10. maddesi uyarınca, Kuruma hiç bildirim yapılmayan durumlar için öngörülen 5 yıllık hak düşürücü sürenin, sigortalının işe giriş bildirgesinin işveren tarafından Kuruma verilmesi nedeniyle kesildiği ve bu durumda hak düşürücü sürenin gerçekleşmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 01.03.1973 tarihinde davalı işyerinde çalıştığına dair tespit davasında, işe giriş bildirgesinin 20.01.1982 tarihinde Kuruma verilmesi nedeniyle 506 Sayılı Kanun'un 79/10. maddesindeki hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı Kanun'un 79/10. maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin, işe giriş bildirgesinin Kuruma verildiği tarih olan 20.01.1982 itibarıyla 5 yıl olduğu ve bu sürenin 01.03.1973 tarihli çalışmanın tespiti için açılan davada aşıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Türkiye’de çalışması bulunmayan davacının, 3201 sayılı Kanun kapsamında yaptığı yurtdışı borçlanma süresinin 5510 sayılı Kanun’un 4/1-a (SSK) mı yoksa 4/1-b (Bağ-Kur) maddesi kapsamında mı değerlendirileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5754 sayılı Kanun ile değişik 3201 sayılı Kanun'un 5. maddesinin son fıkrası hükmü uyarınca, Türkiye'de sigortalılığı bulunmayanların yurtdışı hizmet borçlanmasının 5510 sayılı Kanun'un 4/1-b bendi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemiyle açtığı hizmet tespit davasında, yerel mahkemenin direnme kararının hüküm fıkrasının usulüne uygun yazılıp yazılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece verilen direnme kararında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinde belirtilen hüküm fıkrası oluşturulma şartlarına uyulmadığı ve usulün öngördüğü şekilde hüküm kurulmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.