Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Siyasi Eleştiri”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalının seçim mitinginde yaptığı konuşmanın davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve bu sebeple manevi tazminat ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının mitingde sarf ettiği sözlerin siyasi eleştiri sınırlarını aşarak davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunun mahkemece tespit edilmesi ve delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak tazminat miktarının belirlenmesine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının televizyon programında sarf ettiği sözlerin davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının televizyon programındaki sözlerinin siyasi eleştiri sınırlarını aşarak davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, ifade tarzının üslup eleştirisi olarak kabul edilemeyeceği, kullanılan ifadelerin Başbakan olan davacıya güven zedeleyici ve kamuoyunda husumet yaratıcı nitelikte olması ve bu durumun davacının sosyal kişilik değerlerine zarar vermesi gözetilerek yerel mahkemenin manevi tazminata hükmeden direnme kararı onanmış, ancak tazminat miktarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Seçim çalışmaları sırasında bir siyasi partinin genel başkanı hakkında söylenen "topal lider" ifadesinin kişilik haklarına saldırı olup olmadığı ve manevi tazminat gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı milletvekilinin "topal lider" ifadesinin, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyecek, kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu ve manevi tazminat sorumluluğu doğurduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ancak tazminat miktarının orantılılığı yönünden inceleme yapılması için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada davacıların kişilik haklarına saldırıp saldırmadığı ve manevi tazminat ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının sözlerinin, siyasi eleştiri sınırları içerisinde kaldığı, davacıların siyasi kimlikleri gereği bu eleştirilere katlanmaları gerektiği ve kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalının basın açıklamasında kullandığı ifadelerin davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından kullanılan ifadelerin sert bir eleştiri niteliğinde olduğu ve siyasi kişilerin bu tür eleştirilere katlanma yükümlülüğü bulunduğu gözetilerek, ifade özgürlüğü ile kişilik hakları arasında kurulan dengede ifade özgürlüğünün ağır basması nedeniyle yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gazetede yayınlanan bir köşe yazısının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yayının bütünü ve kullanılan ifadeler değerlendirildiğinde, eleştiri sınırları aşılmadığı ve davacının siyasi konumunun da göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin tazminata hükmeden kararının Yargıtay tarafından bozulmasına ve davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının siyasi bir kongrede yaptığı konuşmada kullandığı ifadelerin davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının konuşmasında kullandığı ifadelerin, davacının siyasi konumuna rağmen katlanması gereken eleştiri sınırlarını aşarak kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalının basın açıklamasında kullandığı ifadelerin davacıya matuf olup olmadığı, matuf olması halinde kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat gerektirip gerektirmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının ifadelerinde davacının isminin geçmemesi, ortalama bir okuyucunun davacının kastedildiğini anlayamayacağı ve siyasi kişilerin ağır eleştirilere katlanma yükümlülüğü gözetilerek, davalının sözlerinin ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı ve kişilik haklarına saldırı teşkil etmediği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.