Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Taşeronluk Sözleşmesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı şirketin taşeronluk sözleşmesi kapsamındaki ödeme yükümlülüğünün olup olmadığı ve davalının icra takibine yaptığı itirazın haklılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sözleşmeden doğan edimini yerine getirdiği, davalının ise ödeme yapmadığı, keşif ve bilirkişi raporuyla tespit edildiğinden davalının icra takibine itirazının haksız olduğu değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Alt işveren işçisinin, asıl işveren belediyeden ilave tediye ücreti talep edebilmesi için, daha önce aynı iş yeri ile ilgili açılan farklı davalarda verilen ve taşeronluk sözleşmelerini muvazaalı kabul eden kesinleşmiş mahkeme kararlarının davacı işçi yönünden de bağlayıcı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin işe iade davası açmamış olması ve ilave tediye alacağı talebinde bulunabilmesi için davalı belediye ile alt işveren arasındaki sözleşmenin muvazaalı olduğunun kendi davasında tespit edilmesi gerektiği, ayrıca başka işçilerin açtığı davalarda yapılan tespitlerin dava açmamış işçiler yönünden uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl işveren ile taşeron arasında imzalanan sözleşme gereği, işçilere ödenen işçilik alacaklarının taşerondan rücuen tahsil edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşmede asıl işverenin hangi ödemelerden sorumlu olduğunun açıkça belirtilmiş olması ve 1475 sayılı İş Kanunu'nun 1/son maddesinin asıl işveren ile taşeron arasındaki bir düzenlemeyi içermeyip işçilere karşı olan bir sorumluluğu düzenlemesi gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının işçilik alacaklarından sorumluluğunun başlangıç tarihi ve fazla mesai ücretinin hesaplanma yöntemi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararının, bozma kararından sonra sunulan yeni bir taşeronluk sözleşmesine dayanılarak verilmesi ve bu nedenle yeni bir hüküm oluşturması nedeniyle, direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu’na intilalin usule aykırı olduğu gözetilerek dosyanın, yeni hükmün temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı yüklenici tarafından davacı taşeron adına ödendiği iddia edilen SGK primlerinin mahsubu talebinin niteliği ve bu talebin mahkemece dikkate alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı yüklenicinin, davacı taşeron adına SGK primlerini ödediğine dair savunmasının, asıl alacaktan indirim yapılması talebi niteliğinde bir mahsup savunması olduğu ve HMK’nın 132/1. maddesi gereğince hâkim tarafından re'sen nazara alınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında akdedilen taşeronluk sözleşmesinin feshi ve teminat mektuplarının iadesi talebiyle açılan davada, davalının sulh sözleşmesiyle davanın konusuz kalması nedeniyle verilen kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Kamu düzenine aykırılık bulunmadığı, uyulan bozma ilamının içeriği ve usuli kazanılmış hak ilkesine uygunluk, kararın dayandığı gerekçelerde isabetsizlik bulunmadığı, davalının dava açılmasına sebebiyet verdiği ve sulh sözleşmesinde yargılama giderlerinden sorumluluğun düzenlenmediği gözetilerek, davalı vekilinin temyiz talebinin reddine ve ilk derece mahkemesinin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yüklenici ile taşeron arasında yapılan sözleşme gereğince taşınmazın devri ve bedel iadesi taleplerinin reddine ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı taşeronun, sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirdiğini ve taşınmazın devrini hak ettiğini ispatlayamaması ve muvazaa iddiasının da dinlenemeyeceği gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesine dayalı alacak davasında davacının, davalı ile arasında sözleşme ilişkisi olduğunu ve alacağının varlığını ispat edip edemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, davalı ile arasında taşeronluk sözleşmesi bulunduğunu ve alacağının varlığını ispatlayamadığı, ilgili idarelerden de taşeron çalıştırılmadığına dair bilgi alındığı gözetilerek istinaf mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketler arasında yapılan bir sözleşme kapsamında taşeron olarak çalışan davacının, sözleşme gereği kendisine devredilmesi gereken taşınmaza ilişkin tapu iptali ve tescil talebi ile bu talebin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilmesi uyuşmazlığıdır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılar arasındaki sözleşmenin gelir paylaşımı öngören bir adi ortaklık sözleşmesi olarak nitelendirilmesi, arsa sahibi davalı şirketin de alıcıya karşı devir yükümlülüğü altında olması ve davacının sözleşmeden doğan ödeme yükümlülüğünü yerine getirmesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşeronluk sözleşmesinden kaynaklanan daire satış vaadi ile yükleniciye karşı açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalının husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile sözleşme imzalayan kişinin davalı şahıs değil, sözleşmede ödemelerin yapılacağı belirtilen şirket olduğu ve tapu kaydının da şirket adına kayıtlı bulunduğu gözetilerek, davacı vekilinin husumet yönünden haklı bir yanılgıya düşmediği değerlendirilerek, yerel mahkemenin ve istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taşeron sözleşmesinden doğan damga vergisinin ödenmesinde tarafların müteselsil sorumluluğu kapsamında davacı şirketin ödediği verginin ne kadarının davalı şirketten rücu edilebileceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında imzalanan sözleşmede damga vergisi yükümlülüğünün hangi tarafa ait olacağına dair bir hüküm bulunmaması ve davacının vergi muafiyeti iddiasının kabul edilmemesi nedeniyle, davacı şirketin ödediği damga vergisinin yarısının davalıdan rücu edilebileceğine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşeronluk sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağı için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, alacağın hesaplanma yöntemi ve para birimi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının takip talebinde alacağını Türk Lirası olarak talep etmiş olması ve ilk derece mahkemesinin de ilk kararında alacağı Türk Lirası üzerinden hesaplamış olması gözetilerek, mahkemece davacı lehine kazanılmış hak oluşmadığı, bu sebeple alacağın yabancı para birimi üzerinden hüküm altına alınamayacağı ve ayrıca götürü bedelli işlerde alacağın hesaplanma yöntemine uygun davranılmadığı gerekçeleriyle karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.