Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tebligat Kanunu”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı şirkete usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin ticaret sicil kaydındaki adresine tebligat yapılmadığı, yapılan tebligattaki adresin de sicil kaydındaki adresten farklı olduğu gözetilerek, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca usulüne uygun tebligatın yapılması için dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vekili, mahkemenin kendilerine yaptığı tebligatın usulsüz olduğunu ve bu nedenle hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek, Yargıtay'ın onama kararının maddi hata nedeniyle düzeltilmesini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının tebligat adresini noter ihtarnamesi ve SGK kayıtlarında beyan etmiş olması ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereğince yapılan tebligatın geçerli sayılması, ayrıca karar düzeltmenin hukuki değerlendirmeye ilişkin olması ve ... mahkemeleri kararları için 7036 sayılı Kanun uyarınca karar düzeltme yolunun öngörülmemesi gözetilerek davalı vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin vekilinin, ilk derece mahkemesi kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu ve Elektronik Tebligat Yönetmeliği uyarınca, kamu idarelerine elektronik tebligatın, vekil tayin edilmiş olsa dahi, idarenin elektronik tebligat adresine yapılması gerektiği, bu nedenle davalı idareye yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu ve istinaf başvuru süresinin geçtiği gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idareye yapılan tebligatın vekile yapılmaması nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesi ve Elektronik Tebligat Yönetmeliği'nin 5. ve 9. maddeleri uyarınca, kamu idarelerine elektronik tebligatın, vekilin ayrı bir elektronik tebligat adresi olsa dahi, idarenin elektronik tebligat adresine yapılması gerektiği gözetilerek, davalı idareye yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun süresinde olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idareye yapılan tebligatın vekile değil de idareye ait elektronik tebligat adresine yapılması nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu ve Elektronik Tebligat Yönetmeliği uyarınca, kamu idarelerine elektronik tebligatın zorunlu olduğu ve davalı idareye ait elektronik tebligat adresine yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu gözetilerek, istinaf başvurusunun süresinde yapılmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesince verilen istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararın onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vekilinin, Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı yaptığı temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, elektronik yolla usulüne uygun tebliğ edildiği ve davalı vekilinin temyiz dilekçesini kanuni süre olan iki hafta geçtikten sonra verdiği gözetilerek, temyiz dilekçesinin süresinden reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, davalı tüzel kişi vekiline elektronik yolla yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Elektronik Tebligat Yönetmeliği hükümleri uyarınca, tüzel kişi vekillerine elektronik tebligatın, vekilin bağlı bulunduğu birimin kayıtlı elektronik tebligat adresine yapılması gerektiği gözetilerek, tebligatın usulüne uygunluğu araştırılması ve gerekiyorsa yeniden tebligat yapılması için dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından sunulan ibranamenin geçerliliği ve davacının isticvap davetiyesinin tebliğ usulüne uygunluğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya isticvap davetiyesinin Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmesinin, Tebligat Kanunu'nun 10. maddesine aykırı olduğu ve usulsüz tebligat nedeniyle davacının isticvap hakkının kısıtlandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirkete yapılan tebligatların usulüne uygun olup olmadığı ve bu durumun hukuki dinlenilme hakkını ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirkete, adi ortaklık adresine yapılan tebligatların iade edilmesi üzerine ticaret sicilindeki adresine tebligat yapılmadan, iade gelen adrese 7201 sayılı Kanun'un 35. maddesine göre tebligat yapılmasının, 7201 sayılı Kanun ve Tebligat Yönetmeliği hükümlerine aykırı olduğu ve davalının hukuki dinlenilme hakkını ihlal ettiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketlere yapılan tebligatların usulüne uygun olup olmadığı ve bu durumun hukuki dinlenilme hakkını ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketlere yapılan tebligatların, şirketlerin merkez adresleri ve yetkili temsilcileri araştırılmadan, iadeli tebligat adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre yapılmış olması, şirketlerin hukuki dinlenilme haklarını ihlal ettiği gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketlere yapılan tebligatların usulüne uygun olup olmadığı ve bu durumun hukuki dinlenilme hakkını ihlal edip etmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketlere yapılan tebligatların, şirketlerin ticaret sicilinde kayıtlı merkez adresleri yerine, adi ortaklık adreslerine yapılması ve iade gelmesi üzerine usulüne uygun tebligat yapılmadan, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebligata devam edilmesinin, davalıların hukuki dinlenilme haklarını ihlal ettiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirkete yapılan tebligatların usulsüz olduğu ve savunma hakkının kısıtlandığı iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Vekili bulunan davalı şirkete, vekillikten çekilen avukatın adresine Tebligat Kanunu'na aykırı şekilde tebligat yapılması ve diğer vekillere tebligat çıkarılmaması suretiyle savunma hakkının kısıtlandığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.