Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tebligat Tarihi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, davacı vekilinin istinaf başvurusunun süresinden sonra yapıldığının tespit edilmesi ve usul hükümlerine uygun olması gözetilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: İstinaf dilekçesinin süresinde verilip verilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İstinaf dilekçesinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 345. ve 348. maddelerinde öngörülen iki haftalık yasal süre geçtikten sonra verildiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçelerinin usulüne uygun olup olmadığı hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı idare ve davalı vekillerinin temyiz dilekçelerinin imzasız, tarihsiz ve UYAP sisteminde e-imzasız olması, ayrıca temyiz harcının da geç yatırılmış olması gibi usul eksiklikleri nedeniyle, temyiz dilekçelerinin hangi tarihte mahkemeye ulaştığı ve temyiz defterine kaydedildiğinin tespiti için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İstinaf dilekçesinin yasal süresi içerisinde verildiğinin tespit edilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunu süre aşımı nedeniyle reddetmesinin hatalı olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sulh Hukuk Mahkemesi kararının temyiz dilekçesinin süresinde verilmediği iddiasıyla reddine dair yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: 1086 sayılı HUMK'nun geçici 3. maddesi uyarınca, bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında temyiz süresinin 8 gün olduğu ve bu sürenin geçirilmesi halinde temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yerel mahkeme kararını temyiz etmeleri üzerine, temyiz dilekçelerinin yasal süresi içinde verilip verilmediği hususunda uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Hem davacı vekilinin hem de davalı vekilinin temyiz dilekçelerinin yasal süresi geçtikten sonra verildiği gözetilerek, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine ve davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine ilişkin yerel mahkemenin ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz başvurusunun süresinden reddine ilişkin ek kararına karşı yapılan temyiz isteminin incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı vekiline 22.10.2022 tarihinde tebliğ edildiği, temyiz dilekçesinin ise yasal süre olan iki haftanın geçmesinden sonra 11.11.2022 tarihinde verildiği anlaşıldığından, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 361 ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin süresinden reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesinin ek kararının usulüne uygun olduğu gözetilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıya yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı ve buna bağlı olarak yetki itirazının süresinde yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca, belli bir yerde meslek veya sanatını icra edenlere yapılacak tebligatın, kişinin bulunmaması halinde, o yerdeki daimi memur veya müstahdeme yapılabileceği, ancak bu durumun tebliğ evrakına şerh edilmesi gerektiği, aksi halde tebligatın usulsüz sayılacağı, somut olayda tebliğ evrakına bu şerhin düşülmediği, bu nedenle tebligatın usulsüz olduğu ve Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebliğ tarihinin davalının tebliği aldığını beyan ettiği tarih olacağı gözetilerek, yetki itirazının süresinde yapıldığı kabul edildiğinden direnme kararı onanmış, ancak bozma nedenine göre işin esasına yönelik temyiz itirazları incelenmediğinden dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vekilinin, direnme kararına karşı yaptığı temyiz başvurusunun reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekiline tebligatın yapıldığı tarih ile temyiz giderlerinin yatırıldığı tarih arasında ihtilaf bulunması ve ek kararın tebliğine dair belgenin dosyada yer almaması nedeniyle, tebligat tarihlerinin kesin olarak belirlenmesi için dosyanın mahalline geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hacizli olarak satın alınan bir taşınmaz üzerindeki haczin, tebliğ tarihinin düzeltilmesi nedeniyle kaldırılmasının ardından, alacaklının talebiyle eski tarihle tekrar haciz konulup konulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hacizli taşınmazı satın alan kişinin haczin hukuki sonuçlarına katlanması gerektiği, tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin icra mahkemesi kararının bozulmasının alacaklı lehine hak doğurduğu ve icra işlemlerinin eski haline getirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın süresinde olup olmadığının tespiti için, tebligat mazbatasında yazılı tarih ile PTT Müdürlüğü’nün cevabi yazısında belirtilen tebliğ tarihinden hangisinin esas alınacağı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece, Özel Daire bozma kararından önce verilen ilk kararda icra takibine yapılan itirazın süresinde olduğu belirtilerek icra müdürlüğünün kararlarının kaldırılmasına hükmedildiği halde, bozmadan sonra yapılan yargılamada direnme kararında ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilerek icra müdürlüğünün kararlarının kaldırılmasına karar verilmesi nedeniyle, bozulan ilk karar ile direnme kararı arasında farklılık bulunması ve usule uygun direnme kararı oluşturulmaması gözetilerek direnme kararı usulden bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.