Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Vergi Usul Kanunu”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Haksız işgal tazminatı davasında, gaip maliki adına defterdarlıkça atanan kayyımın yaptığı temyiz başvurusunda harçtan muaf olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 3561 sayılı Kanun'un kayyımlık işlemlerini vergi, resim ve harçtan muaf tutmasına rağmen, bu muafiyetin yargı harçlarını kapsamadığı, kanunilik ilkesi gereği muafiyetlerin açıkça belirtilmesi gerektiği ve HUMK'nun 434/3. maddesi uyarınca harcın yatırılması gerektiği gözetilerek, dosyanın eksik harcın tamamlanması için mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki sözleşmeye dayalı alacak davasında, davalı tarafından düzenlenen faturanın kısmi fatura niteliğinde olup olmadığı ve sözleşme hükümlerinin fatura içeriğine göre değiştirilip değiştirilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından düzenlenen faturanın, Vergi Usul Kanunu'nun 230. maddesinde belirtilen zorunlu unsurları içermesi, davacı tarafından itiraz edilmeksizin kabul edilmesi ve her iki tarafın defterlerine kaydedilmesi, ayrıca davalı şirket yetkilisinin vergi inceleme raporundaki beyanları ve davacı vekilinin karar düzeltmeye gelmemesi nedeniyle usuli kazanılmış hak oluşması gözetilerek, faturanın sözleşme hükümlerini değiştirdiği ve davacı tarafın ödediği avans miktarından, fatura içeriğine göre hesaplanan hizmet bedeli düşüldükten sonra kalan miktarın davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Direnme kararının yeni bir hüküm niteliğinde olup olmadığı ve temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu yerine Özel Daire tarafından yapılıp yapılmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, bozma kararında değinilmeyen Vergi Usul Kanunu'nun fatura düzenleme süresine ilişkin hükmünü dayanak alarak yeni bir gerekçe ile hüküm kurması nedeniyle, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu ve temyiz incelemesinin Özel Dairece yapılması gerektiği gözetilerek dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı Vergi Usul Kanununa muhalefet suçunun sübutu bakımından eksik araştırma ile beraat hükmü kurulup kurulmadığı ve yerel mahkemenin direnme kararının usulüne uygun olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhine bozma kararı verilen sanıklara savunma hakkı tanınmadan önceki beraat hükmünde direnilmesi ve yargılamaya devam edilmesinin CMK m.326/2'ye aykırı olması ve savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle yerel mahkeme direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı Vergi Usul Kanununa muhalefet suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece bozma kararına direnme kararı verilirken, yeni bir hüküm kurulması gerekirken, bozulmuş olan önceki hükümde direnilmesi ve CMK'nın hüküm içeriğiyle ilgili maddelerine aykırı davranılması usul ve kanuna aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı Vergi Usul Kanununa muhalefet suçunun sübutu bakımından eksik araştırma ile hüküm kurulup kurulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın üzerine atılı suçu inkâr etmesi, faturaların düzenlenme tarihinden önce kardeşi hakkında şikayette bulunması, faturaları kullanan şirket yetkilisinin faturaları bir bayandan almadığını belirtmesi ve diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde, sahte faturalarla ilgili bilirkişi incelemesi yaptırılması, sanığın kardeşinin dinlenilmesi, faturaları kullanan hakkında kamu davası açılıp açılmadığının araştırılması ve diğer hususlar araştırılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın vergi usul kanununa muhalefet suçundan beraatine ilişkin yerel mahkemenin direnme kararına karşı yapılan temyiz üzerine, sanığın temyiz aşamasında ölmesi nedeniyle hangi kararın verileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ölümünün kamu davasının düşmesini gerektiren bir neden olduğu ve ölüm bilgisinin teyidi için mahallinde araştırma yapılmasının zorunlu olduğu gözetilerek, direnme kararı diğer yönleri incelenmeksizin bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın Vergi Usul Kanununa muhalefet suçundan beraatine ilişkin verilen direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhe bozmaya karşı sanığın beyanı alınmadan direnme kararı verilmesi, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurduğu ve CMUK m.308/8 uyarınca mutlak bozma nedeni teşkil ettiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın Vergi Usul Kanunu'nun 359/a-2. maddesinde düzenlenen suçu oluşturup oluşturmadığına ilişkin yerel mahkemenin beraat kararına karşı verilen bozma kararına rağmen direnmesi üzerine oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, ilk hükümde bulunmayan ve Özel Daire denetiminden geçmemiş yeni delil ve gerekçelere dayanarak beraat kararını koruması nedeniyle, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın vergi usul kanununa muhalefet suçundan beraatine ilişkin direnme kararının temyizi üzerine, asli dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda uyuşmazlık oluşmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında vergi usul kanununa muhalefet suçundan açılan kamu davasında, asli dava zamanaşımının direnme kararı tarihinden önce gerçekleştiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuş ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında Vergi Usul Kanununa muhalefet suçundan açılan kamu davasında zamanaşımı nedeniyle davanın düşmesine mi yoksa beraatine mi karar verilmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK hükümleri uyarınca suçun dava zamanaşımının, yerel mahkemece direnme kararı verildiği tarihten önce dolduğu gözetilerek, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca davanın düşmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.