Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yönetim Kurulu Üyesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sağlık hizmeti satın alma sözleşmesi kapsamında yapılan kesintilerin hukuka aykırı olarak silinmesi nedeniyle Kurum'un zarara uğramasında, şirket ortakları ve yöneticilerinin sorumluluğunun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket ortakları ve yöneticilerinin, Kurum'un zararına sebep olan ve şirketin haksız kazanç elde etmesine yol açan bir eylemlerinin ispatlanamaması gözetilerek, davacı Kurum'un temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, yönetim kurulu üyesi olduğu anonim şirketin vergi borçlarından şahsen sorumlu tutulup tutulamayacağı ve haksız tahsil edilen verginin iadesi.
Gerekçe ve Sonuç: İdari işlemin iptali kararının geriye yürüyen sonuçlar doğurduğu ve iptal edilen işlemi hukuken hiç doğmamış saydığı, bu nedenle davacının anonim şirketin vergi borcundan sorumlu olmadığı ve haksız olarak tahsil edilen verginin iadesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, borçlu şirketin yönetim kurulu üyelerinin şahsi sıfatlarıyla yaptıkları ödeme emri tebliğinin iptali şikayetinde husumetin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ödeme emri tebliğ işleminin muhatabı olan borçlu şirketin, tebliğ işleminin iptali için şikayette bulunabileceği, yönetim kurulu üyelerinin şahsi sıfatlarıyla yaptıkları şikayette husumet bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Spor derneği yönetim kurulu üyesinin, derneğin sigorta prim borcundan dolayı sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dernek yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun, borcun tahakkuk ettiği dönemde dernek adına temsil ve ilzam yetkisine sahip olup olmadıklarına ve bu yetkinin dernek tüzüğü ve yönetim kurulu kararlarıyla belirlenmesi gerektiği gözetilerek, davalıya ait ödeme emrinin tebliğ tarihi ve davacının yetki durumunun araştırılması için yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Spor derneği yönetim kurulu üyesinin, derneğin sigorta prim borcundan dolayı sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı süresinin ve başlangıç tarihinin alacağın tahakkuk ettiği tarihte yürürlükte olan mevzuata göre belirlenmesi, yönetim kurulu üyesinin derneği temsil ve ilzam yetkisinin bulunup bulunmadığının, ödeme emrine yedi günlük hak düşürücü süre içinde itiraz edilip edilmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Spor derneği yönetim kurulu üyesinin, derneğin sigorta prim borcundan dolayı sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı süresinin ve başlangıç tarihinin alacağın tahakkuk ettiği tarihte yürürlükte olan mevzuata göre belirlenmesi, yönetim kurulu üyesinin derneği temsil ve ilzam yetkisinin bulunmadığı dönemdeki prim borçlarından sorumlu tutulamayacağı ve davacının, prim borcunun tahakkuk ettiği tarihte yönetim kurulu üyeliğinin sona ermiş olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Spor derneği yönetim kurulu üyesinin, derneğin sigorta prim borcundan dolayı sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dernek yönetim kurulu üyesinin derneğin sigorta prim borcundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için, borcun tahakkuk ettiği dönemde dernek adına temsil ve ilzam yetkisinin bulunup bulunmadığının tespiti gerektiği ve bu hususun araştırılmadan davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Spor derneği yönetim kurulu üyesinin, derneğin sigorta prim borcundan dolayı sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dernek yönetiminde aktif görev yapan ve temsil/ilzam yetkisi bulunan yönetim kurulu üyelerinin derneğin prim borcundan sorumlu tutulabileceği, ancak davacının böyle bir yetkisinin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Spor derneği yönetim kurulu üyesinin, derneğin sigorta prim borcundan dolayı sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dernek yönetiminde temsil ve ilzam yetkisini kapsayacak şekilde aktif görev alan yönetim kurulu üyelerinin derneğin prim borcundan sorumlu tutulabileceği, davacının ise borcun tahakkuk ettiği dönemde bu yetkiye sahip olup olmadığının tespiti gerekliliği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Şirket yönetim kurulu üyelerinin, şirkete ait taşınmazı düşük fiyattan satarak şirkete zarar verip vermedikleri ve bu zarardan sorumlu olup olmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Yönetim kurulu üyelerinin, taşınmazın satışında özen yükümlülüğünü ihlal ederek şirkete zarar verdikleri ve TTK 338. maddesi gereğince kusur ve sorumluluklarının bulunmadığını ispatlayamadıkları gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anonim şirket yönetim kurulu üyesinin şirkete ait taşınmazları düşük bedelle satarak zarara uğratması sebebiyle açılan tazminat davasında, Yargıtay'ın bozma ilamına uyulup uyulmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay bozma kararına, kamu düzenini ilgilendiren bir husus yoksa ve taraflar bozma kararına uyulmasını istedikleri takdirde, direnilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, 5510 sayılı Yasanın 88. maddesi kapsamında, 01.07.2008 tarihinden sonra oluşan şirket prim borçlarından dolayı, borçlu şirketle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Yasanın 88. maddesinin yürürlük tarihi olan 01.07.2008 tarihinden sonra oluşan prim borçlarından, tüzel kişiliği haiz işverenlerin şirket yönetim kurulu üyelerinin de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcilerinin, işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, davacının da bu tarihten sonraki dönemde yönetim kurulu üyesi sıfatıyla şirketin prim borcundan sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.