Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yabancı Dil”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının davalı şirketten yurt dışı şantiyelerindeki çalışması nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatı talep etmesi üzerine, davalının yabancı dilde düzenlenen ödeme belgeleri ve ibraname ile yaptığı savunmaya itibar edilip edilemeyeceği ve davacının tazminat alacaklarından mahsup yapılıp yapılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı dilde düzenlenen ödeme belgeleri ve ibranamenin davacı tarafından anlaşılamadığı ve davacının bu belgelerle ilgili isticvabının alınması gerektiği yönündeki Yargıtay’ın önceki bozma kararına uyularak davacının beyanının alınıp, beyanında ödemeleri almadığını belirtmesi ve davalının da banka kanalıyla ödeme yaptığını ispatlayamaması, ayrıca davacının çalışmasının devam etmesi sebebiyle zamanaşımına uğrayan bir alacağın da bulunmaması gözetilerek, mahsuba konu edilecek bir ödeme olmadığı ve davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının imzasını taşıyan yabancı dilde düzenlenen ödeme belgesinin işçilik alacakları davasında mahsup edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin, davacının imzalı ödeme belgesine ilişkin daha önceki bozma kararlarında belirtilen hususlara rağmen, bu hususların Bölge Adliye Mahkemesince değerlendirilmediği iddiasını içeren temyiz itirazları yerinde görülmeyerek, usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından sunulan yabancı dilde düzenlenmiş ödeme belgeleri ve ibranamenin davacının işçilik alacaklarına mahsubu konusunda yapılan yargılamada, belgelerin geçerliliğinin tespiti için davacının isticvap edilip edilmemesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı dilde düzenlenen ödeme belgeleri ve ibranamenin geçerliliğinin değerlendirilmesinde, davacının bu belgelerin içeriğini anlayıp anlamadığının tespiti için 6100 sayılı HMK'nın 169. maddesi ve devamı maddeleri uyarınca isticvap edilmesinin gerekliliği gözetilerek, davacının isticvap edilmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketten kötü niyet tazminatı, yabancı dil tazminatı, ilave tediye, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti ve yolluk alacaklarının olup olmadığı ve ilave tediye alacağının hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının genel müdürlük görevinin niteliği, ücret düzeyi, fazla çalışma emrinin bulunmaması, sözleşme feshinin kötü niyetli olduğuna dair ispat eksikliği, yıllık izin ücretlerinin ödendiğine dair deliller, yolluk ve yabancı dil tazminatına ilişkin iddiaların ispatlanamaması ve ilave tediyenin kısmen kabulünün isabetli olması gibi hususlar değerlendirilerek, ilk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz başvurusunun reddine ve bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının davalıdan yurt dışı şantiyesinde çalıştığı süreye ilişkin kıdem ve ihbar tazminatlarını talep etmesi nedeniyle uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde tazminatların TL üzerinden ödenmesini talep etmesine rağmen ıslah dilekçesiyle talebini döviz cinsinden arttırmasının ve davalı tarafından sunulan yabancı dildeki ödeme belgelerinin davacıya isticvap edilmeden hükme esas alınmasının usul ve yasaya aykırı olması, giydirilmiş ücretin tespitinde ve ... riyalinin TL'ye çevrilmesinde hatalı hesaplama yapılması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının belindeki rahatsızlığın iş kazasından kaynaklanıp kaynaklanmadığının tespiti davasında, yerel mahkemenin direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararından sonra davacı tarafından sunulan ve dosyaya giren yeni delillerle dosyadaki yabancı dildeki belgelerin tercümelerini esas alarak karar vermesi nedeniyle, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu değerlendirilerek, dosyanın Yargıtay’ın ilgili Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı dilde düzenlenmiş ibraname ve makbuzların geçerliliği, bu belgelerdeki miktarların işçilik alacaklarından mahsup edilip edilemeyeceği ve Özel Daire bozma kararına uyulmasıyla usuli kazanılmış hak doğup doğmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı dil bilmeyen işçi tarafından yabancı dilde düzenlenmiş ibraname ve makbuzların anlaşılabilmesinin ve değerlendirilebilmesinin mümkün olmadığı, davacının da bu belgelerdeki ödemeleri kabul etmediği ve ödemelerin banka aracılığıyla yapıldığının davalı tarafından ispatlanamadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, davalı tarafından sunulan yabancı dilde düzenlenmiş ibraname ve makbuzların geçerliliği, bu belgelere itibar edilip edilemeyeceği ve usuli kazanılmış hak oluşup oluşmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı dilde düzenlenmiş ibraname ve makbuzların, davacı işçi tarafından anlaşılabildiğinin ve belgelere konu ödemelerin yapıldığının ispatlanamaması, ayrıca davacı asılın duruşmadaki beyanında ödemeleri kabul etmemesi nedeniyle, bahsi geçen belgelere itibar edilemeyeceği ve yerel mahkemenin aksine karar vererek direnmesinin hatalı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, davalı tarafından sunulan yabancı dilde düzenlenmiş ibraname ve makbuzların geçerliliği ve bu belgelere itibar edilip edilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı dil bilgisi bulunmayan davacı işçi tarafından yabancı dilde düzenlenen ibraname ve makbuzların anlaşılabilmesinin ve değerlendirilebilmesinin mümkün olmadığı, davacının da söz konusu belgelerdeki ödemeleri kabul etmediği ve ödemelerin banka aracılığıyla yapıldığının davalı tarafından ispatlanamadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yurt dışı şantiyelerinde çalıştığı süre boyunca aldığı ücret, kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı, yabancı dilde düzenlenmiş ödeme ve ibraname belgelerinin geçerliliği ve davalı şirketin sorumluluğu hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından sunulan yabancı dilde düzenlenmiş "Final Settlement and Release" başlıklı ödeme belgelerinin davacı tarafından anlaşılabildiğinin ve belgelere rıza gösterdiğinin tespiti için davacının 6100 sayılı HMK'nın 169. ve devamı maddeleri uyarınca isticvap edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve istinaf kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, işvereni tarafından kaldırılan yabancı dil primi alacağına hak kazanıp kazanmadığı ve bu alacağın hesaplanması noktasında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının daha önce yabancı dil primi aldığı, yaptığı işte yabancı dil kullanımının gerekli olduğu ve kesinleşen önceki dava dosyasında tespit edilen işin yapılmasına devam edildiği gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin yurt dışı şantiyelerinde çalıştığı dönemlere ilişkin kıdem, ihbar ve yıllık izin ücretleri ile fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalı işverenden tahsili talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde alacaklarını TL olarak talep etmesine rağmen ıslah ile döviz cinsinden talepte bulunmasının mümkün olmadığı, davalı tarafından sunulan yabancı dildeki ödeme belgelerine ilişkin davacının isticvabının alınması gerektiği, davacının istifasına rağmen ihbar tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğu ve yabancı para cinsinden alacaklara uygulanacak faiz oranının hatalı belirlendiği gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.