Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yetkili İcra Dairesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı tarafından icra takibine yapılan yetki itirazının usulüne uygun olup olmadığı ve bu nedenle itirazın iptali davasının usulden reddedilip reddedilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının icra takibine yaptığı yetki itirazında, yetkili icra dairesini belirtmemesi sebebiyle yetki itirazının usulüne uygun olmadığı, dolayısıyla davanın usulden reddine ilişkin kararın bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında, icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmede ifa yeri belirtilmediğinden, para borçlarında yetkili icra dairesinin borçlunun yerleşim yeri olması ve tarafların yerleşim yerinin Nusaybin olması, davalı hakkında Mardin İcra Dairesinde başlatılan takibin yetkisiz icra dairesinde yapılmış olması nedeniyle davanın reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yetkisiz icra dairesinde başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasında dava şartının oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde başlatılmış bir takip bulunmasının dava şartı olduğu ve somut olayda takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında, icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yetkili icra dairelerinin Derik veya Mardin İcra Daireleri olduğu, davalı hakkında Kızıltepe İcra Dairesinde başlatılan takibin yetkili icra dairesinde yapılmamış olması ve davanın reddine ilişkin diğer gerekçeler gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında icra takibinin yapıldığı icra dairesinin ve davanın açıldığı mahkemenin yetkili olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davasında yetkili mahkemenin takibin yapıldığı yer mahkemesi olduğu, para borçlarında alacaklının takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesinin yetkili olduğu, somut olayda davacının yerleşim yerinin Ankara olduğu gözetilerek yerel mahkemenin yetkisizlik kararı ve davanın reddine ilişkin hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında, icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Para borçlarının alacaklının yerleşim yerindeki icra dairesinde de takip edilebileceği ve davacının yerleşim yerinin Denizli olduğu gözetilerek, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı kabul edilmiş ve bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamsız takipte borçlunun yerleşim yeri dışında, alacaklının yerleşim yerindeki icra dairesinin yetkili olup olmadığı ve ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan itirazın geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceği ve alacaklının seçimlik hakkı gereği kendi yerleşim yerindeki icra dairesinin de yetkili olduğu, ayrıca borçluya ödeme emri tebliğ edilmeden önce de alacaklının takibe devam iradesini ortaya koyması ve uyuşmazlığı sürdürmesi hâlinde borçlunun itiraz hakkının doğduğunun gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın iptali davasında, kira bedelinin tespiti ve ispatı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kiralayanın, davalı kiracı tarafından kabul edilmeyen kira bedelini kesin delille ispat etmesi gerekirken, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile kira bedelini belirleyip davanın kabulüne karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında, takibin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı ve dolayısıyla davanın yetkili mahkemede açılıp açılmadığı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire bozma kararında, davalının ikametgahı ve yetkili mahkemelerin belirlenmesinde maddi hata yapıldığı, usul kurallarının kamu düzenine ilişkin olduğu ve taraflar lehine kazanılmış hak teşkil etmediği gözetilerek, dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası'ndan kaynaklanan tedavi giderlerinin tahsili için yapılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında, takibin yapıldığı icra dairesinin yetkili olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 110. maddesi uyarınca, sigortacının şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer ile kazanın meydana geldiği yer mahkemelerinin yetkili olduğu ve davacının bu yerler arasında seçimlik hakka sahip olduğu, bu nedenle mahkemenin davalı sigorta şirketinin takibin yapıldığı yerde şube veya acentesinin bulunup bulunmadığını araştırması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İflas yoluyla takipte yetkili icra dairesinin belirlenmesi ve yetki sözleşmesinin geçerliliğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer icra dairesinin yetkisinin kamu düzenine ilişkin olmadığı ve yetki sözleşmesi yapılabileceği, ancak davalı vekilince sözleşmeye itiraz edilmesi halinde sözleşme aslının ibrazının gerekli olduğu gözetilerek mahkemenin sözleşme aslını getirtilmeden direnme kararı vermesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.