Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zincirleme Suç”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Koşullu salıvermeden yararlanan hükümlünün denetim süresi içinde işlediği zincirleme suç nedeniyle şartla tahliyenin geri alınması ve aynen infaz edilecek sürenin başlangıç tarihinin belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Denetim süresi içinde işlenen suçun tarihi konusunda tereddüt olması halinde, 5275 sayılı Kanun'un 98/1-a maddesi uyarınca hükmü veren mahkemeden suç tarihinin netleştirilmesi gerektiği, infaz hakimliği veya itiraz merciinin infaz dışındaki konularda karar veremeyeceği gözetilerek, itiraz merciinin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların polis memurlarına karşı gerçekleştirdikleri eylemlerin görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturup oluşturmadığı ve sanıklar hakkında verilen cezaların hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların polis memurlarının görevlerini yapmalarını engellemek amacıyla fiili saldırıda bulundukları ve bu eylemlerinin görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu, ayrıca hükümlerde bazı eksiklikler bulunsa da temyiz edenlerin sıfatı gereği aleyhlerine bozma yapılmasının mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının tebliğnameye kısmen uygun olarak onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen cezaların TCK'nın 43. maddesindeki zincirleme suç hükümlerine göre tek bir cezada birleştirilmesi gerekirken, ayrı ayrı cezalar verilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralama suçunun zincirleme suç hükümlerinin uygulanabileceği suçlardan olmadığı gözetilerek, sanık hakkında verilen ayrı ayrı cezaların onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan ayrı ayrı iki kez mahkûmiyetine karar verilmesine karşın, eylemlerinin zincirleme suç hükümlerine uyup uymadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belgede sahtecilik suçunun mağdurunun kamu olduğu, sanığın aynı suç işleme kararıyla hareket ederek sahte vekaletnameleri farklı zamanlarda düzenleyip kullanmak suretiyle tek bir amaca ulaşmayı hedeflediği gözetilerek, eylemlerinin zincirleme suç oluşturduğu kabul edilmiş ve yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdureye yönelik farklı zamanlarda birden fazla kez fuhuş yaptırması eyleminin zincirleme suç kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Fuhuş suçunun, yapısında teselsülü barındırmayan ve tek bir eylemle işlenebilen bir suç olması, sanığın aynı suç işleme kararını icrası kapsamında aynı mağdura karşı değişik zamanlarda birden fazla kez fuhuş suçunu işlemiş olması ve TCK 227. maddesinde eylemin birden fazla kez gerçekleştirilmesi gerektiğine dair bir düzenleme bulunmaması gözetilerek, yerel mahkemenin sanık hakkında zincirleme suç hükümlerini uygulamayan direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kaçak sigara satışından dolayı hakkında verilen cezanın miktarı ve önceki benzer suçlardan dolayı yargılanması nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında daha önce benzer suçlardan dolayı açılmış ve bazıları kesinleşmiş davalar olduğu, ayrıca suçta kullanılan aracın müsaderesine ilişkin de ayrı bir davanın bulunduğu, bu davaların zincirleme suç ve mükerrer yargılama yönlerinden incelenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın aynı binada oturan farklı kişilere ait su sayaçlarını çalması eyleminin birden fazla hırsızlık suçu mu yoksa TCK'nın 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerine tabi tek bir hırsızlık suçu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın farklı kişilere ait su sayaçlarını ayrı ayrı çalması eyleminin hukuki anlamda tek bir fiil olarak değerlendirilemeyeceği, dolayısıyla her bir mağdur için ayrı bir hırsızlık suçu oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin sanığı on ayrı hırsızlık suçundan cezalandırmasına ilişkin hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, mağdurların konutunda gerçekleştirdiği yağma eyleminin tek bir suç mu yoksa birden fazla suç mu olarak değerlendirilmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, mağdurların evine girerek birini tehdit edip yaraladıktan sonra diğerinin kolyesini ve ardından aynı evde bulunan diğer mağdura ait cep telefonunu alması eylemlerinin, yağma suçunun mağdur sayısınca ayrı ayrı cezalandırılmasını gerektiren TCK 43/3 hükmü ve "kaç fiil varsa o kadar suç" ilkesi gözetilerek birden fazla suç olarak değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılarak yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na muhalefet suçundan açılan kamu davalarında zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı, ikinci iddianamenin mükerrer olup olmadığı ve kesinleşen mahkumiyet hükmündeki cezanın mahsup edilip edilmeyeceği hususlarında yerel mahkeme ile Yargıtay 7. Ceza Dairesi arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın aynı işyerinde farklı tarihlerde bandrolsüz CD/DVD satışı yapması eylemlerinin, hukuki kesinti oluşmadan önce aynı mağdura karşı bir suç işleme kararıyla işlendiğinin ve bu nedenle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği, ayrıca ikinci iddianamenin mükerrer dava olarak reddedilmesi ve kesinleşen hükümdeki cezanın mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne uygulanan zincirleme suç hükümlerinin yerinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Katılanın suç konusu çeklerin farklı zamanlarda verildiğine ilişkin beyanları arasında çelişki bulunması ve bu çelişkinin giderilemeden vefat etmesi nedeniyle, çeklerin farklı zamanlarda verildiğine dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak Anayasa Mahkemesinin TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etmesi nedeniyle hak yoksunluğuna ilişkin hükümlerin düzeltilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin, Yargıtay 19. Ceza Dairesi’nin bozma kararına direnmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bozma kararında belirtilen hususları ilk kez direnme kararında tartışarak ve yeni gerekçeler ileri sürerek hüküm kurması nedeniyle direnme kararının “yeni hüküm” niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 19. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın başkasına ait kredi kartını kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin yerel mahkemenin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kredi kartını çalarak haksız bir şekilde ele geçirmesi ve kısa aralıklarla iki farklı marketten alışveriş yapmasının zincirleme suçu oluşturacağı, ayrıca temel cezanın alt sınırdan uzaklaştırılması için yeterli ve kanuni gerekçe gösterilmemesi, ancak sanığın son oturumda mağdurun zararını gidereceğini beyan etmesinin etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için süre verilmesini gerektirmediği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.