Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zor Kullanma Yetkisi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanığın, katılana yönelik eylemlerinin kasten yaralama ve hakaret suçlarını oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, polis memuru olarak sahip olduğu yetkiyi aşarak katılana tekme atmak suretiyle tibia ve fibula kemiklerinde kırığa neden olacak şekilde yaraladığı, bu eyleminin nüfuzunu kötüye kullanarak kasten yaralama suçunu oluşturduğu, ayrıca olay sırasında katılana hakaret ettiği tanık beyanları ve adli rapor ile sabit görüldüğünden, yerel mahkemenin beraat kararına ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık polis memurunun, görevini yerine getirirken kullandığı silahla katılanı yaraladığı olayda, meşru savunmada sınırın aşıldığına ve TCK'nın 27/2. maddesinin uygulanacağına ilişkin yerel mahkeme kararına direnilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık polis memurunun, katılanın aracının kendisine çarpması sonucu oluşan korku ve panikle hareket etse de, hayati tehlike oluşturmayacak şekilde ateş edebileceği diğer bölgeler varken, katılanın yaşamsal tehlike arz eden vücut bölgelerine birden fazla ateş ederek TCK'nın 27/1. maddesinde düzenlenen "kanun hükmünü yerine getirirken sınırı aşma" durumunu gerçekleştirdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık polis memurunun, gözaltındaki katılana yönelik eylemlerinin işkence mi yoksa zor kullanma yetkisini aşma yoluyla kasten yaralama mı olduğu, diğer bir sanığın ihmali davranışla işkence suçunu işleyip işlemediği ve beraat kararının gerekçesinin yeterli olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık polis memurunun eyleminin, katılanın kendisini ısırması nedeniyle haksız tahrik altında zor kullanma yetkisini aşma yoluyla kasten yaralama suçunu oluşturduğu, diğer sanığın ise maktulün darp edildiğini görmesine rağmen müdahale etmeyerek ihmali davranışla işkence suçunu işlediği ve beraat kararının gerekçesiz verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Katılanın darp edildiği iddia edilen olayda, sanıkların inceleme dışı sanığın eylemine iştirak ettiklerine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı kanıt bulunmadığı, iddianın şüphede kaldığı ve bu şüphenin de sanıklar lehine yorumlanması gerektiğinden, sanıkların katılana yönelik eylemlerinin sabit olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, zor kullanma yetkisine ilişkin sınırı aşıp aşmadığı ve katılanı kasten yaralayıp yaralamadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, polis memuru olarak görevini ifa ederken katılan ile arasında çıkan tartışmada, zor kullanma yetkisinin sınırlarını aşarak katılanın başına yumruk atması ve bu eylemi sonucunda katılanın kulak zarında yırtık oluşması, tanık beyanları ve adli tıp raporu ile sabit olduğundan, sanığın sahip bulunduğu nüfuzu kötüye kullanarak kasten yaralama suçunu işlediği gözetilerek, Özel Daire’nin onama kararı yerinde görülerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.