Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çapraz Perde Kaldırma”
- Uyuşmazlık: Davalı şirketlerden birinin borcundan, tüzel kişilik perdesinin çapraz olarak kaldırılarak diğer davalı şirketin de sorumlu tutulup tutulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketlerin, farklı tüzel kişiliklere sahip oldukları savunmalarının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve aralarındaki güçlü organik bağ, yönetsel özdeşlik ve dışa karşı tek bir ekonomik ünite görüntüsü yarattıkları gözetilerek tüzel kişilik perdesinin çapraz olarak kaldırılması koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketler arasında organik bağ bulunup bulunmadığı, tüzel kişilik perdesinin aralanması koşullarının oluşup oluşmadığı ve yeni kurulan şirketin asıl borçlu şirketin borcundan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sonradan kurulan şirketin, asıl borçlu şirketin aktif değerleriyle aynı sektörde faaliyetine devam etmesi, asıl borçlu şirketin gayri faal ve borçlarını ödeyemez durumda olması, iki şirket arasında organik bağın ötesinde iktisadi bir bütünlük bulunması ve yeni kurulan şirketin alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kötü niyetle kurulduğu değerlendirilerek tüzel kişilik perdesinin çapraz aralanması koşullarının oluştuğuna ve yeni kurulan şirketin asıl borçlu şirketin borcundan sorumlu olduğuna karar verilmiş, direnme kararı onanmış ve dosya miktar ve giderlerin incelenmesi için Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine dair hükmün hukuki yönüne ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt hiyerarşisinde yer aldığı, örgütsel toplantılara katıldığı, örgüt liderinin talimatları doğrultusunda hareket ettiği, ByLock kullandığı, Bank Asya'ya para yatırdığı ve HSYK üyeliği sıfatıyla örgüt adına faaliyetlerde bulunduğu kanaatine varılarak yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine ilişkin Yargıtay 3. Ceza Dairesi kararının temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullanımı, örgüt üyelerinin desteğiyle Yargıtay üyeliğine seçilmesi, örgütsel toplantılara katılması, örgütsel faaliyetlerde bulunması gibi hususlar gözetilerek, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine dair Yargıtay 9. Ceza Dairesince verilen hükmün temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullanıcısı olduğunun, örgütsel toplantılara katıldığının ve Yargıtay yapılanması içerisinde örgütsel faaliyetlerde bulunduğunun tanık beyanları ve dijital delillerle sabit olması, FETÖ/PDY'nin suç tarihi itibariyle silahlı terör örgütü niteliğinde olması ve sanığın eylemlerinin örgüt üyeliği suçunun unsurlarını oluşturması gözetilerek, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine ilişkin Yargıtay 9. Ceza Dairesince verilen hükmün temyiz incelemesinde, sanık müdafisinin ek temyiz dilekçesinin süresinde olup olmadığı ve hükmün hukuki gerekçelerinin yerindeliği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık müdafisinin gerekçeli kararın tebliğinden sonra yedi gün içinde temyiz nedenlerini içeren bir dilekçe sunması gerektiği hususunda tebligat yapılmamasının, meşruhatlı tebligatın yapılabilmesi için bir engel oluşturmadığı, bu nedenle sanık müdafisinin temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek, sanığın örgüt üyeliğine ilişkin delillerin ve yargılama usulünün hukuka uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olup olmadığına ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgütsel toplantılara katıldığına, örgüt üyelerince Yargıtay üyeliğine seçildiğine, dijital materyallerinde örgütle bağlantılı içerikler bulunduğuna, tanık beyanlarıyla örgüt üyeliği sabit olduğuna ve eylemlerinin örgütün hiyerarşik yapısı içinde gerçekleştiğine dair deliller değerlendirilerek, FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelemesinde, yargılamanın usul ve esas yönünden hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullanımı, tanık beyanları ve örgütsel faaliyetleri kapsamında değerlendirilen delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, yeterli ve inandırıcı olduğu, sanığın örgütün hiyerarşik yapısına dahil olarak örgüt adına faaliyetlerde bulunduğu ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediğinin sabit olduğu gözetilerek, yerel mahkeme sıfatıyla yapılan yargılama sonucu verilen mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs (altı kez) ve 6136 sayılı Kanun'un 13/2. maddesine muhalefet suçlarından beraatine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı Özel Daire'nin bozma ilamına direnilmesi üzerine uyuşmazlık, atılı suçların sanık tarafından işlenip işlenmediğinin tespitine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olay öncesi çalıştığı yerden ayrılıp olay anında orada olmadığına dair tanık beyanlarının bulunmaması, olay yerinde yaralı halde ele geçirilmesi, olay yerinde sanığa ait kan ve silah artıklarının bulunması, çelişkili ve olayın gelişimini ikna edici biçimde açıklayamayan savunmaları ve dosyadaki diğer deliller birlikte değerlendirilerek sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi gerekirken beraatine karar verilmesinin isabetsiz olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elli yedi kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasında, havayolu şirketinin hissedarı, eğitim müdürü ve kiralayan havayolu şirketinin genel müdürü ile genel müdür yardımcısının taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan kusur ve sorumluluklarının bulunup bulunmadığı; uçakta görev yapan bir pilotun olaydan sonra verdiği ifadede yalan tanıklık suçunu işleyip işlemediği; Sivil Havacılık Genel Müdürü ve yardımcısının görevlerini kötüye kullanıp kullanmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Havayolu şirketinin hissedarının şirketin tüm faaliyetleriyle bizzat ilgilenip karar alma mekanizmasına müdahale etmesi, uçaktaki hayati arızaları bildiği hâlde uçağın kiralanmasında belirleyici rol oynaması, kiralayan havayolu şirketinin genel müdürü ve genel müdür yardımcısının ise uçağın teknik durumunu kontrol etme yükümlülüklerini yerine getirmemeleri nedeniyle kazanın oluşumunda asli ve tali kusurlu oldukları; eğitim müdürünün pilotların eğitimlerinin eksik verilmesi nedeniyle kazada kusurlu olduğu; pilotun verdiği ifadenin teknik raporlarla çelişmesi ve gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu, Sivil Havacılık Genel Müdürü ve yardımcısının ise şirketin uçuş ruhsatını iptal etmeyerek görevlerini kötüye kullandıkları gerekçesiyle yerel mahkeme kararları kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine dair hükmün temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullanması, tanık beyanları ve örgütsel toplantılara katılması gibi eylemlerinin FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu ve örgüt üyeliği suçunu işlediğini göstermesi, delillerin hukuka uygun olarak elde edilmiş olması ve ceza tayininin de dosya kapsamına uygun olması gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olup olmadığına dair yapılan yargılamada verilen beraat kararının temyiz edilmesi üzerine, hükmün onanıp onanmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüyle organik bağ kurup hiyerarşik yapısına dahil olduğuna dair yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, Bank Asya'ya para yatırma, ByLock kullanımı ve tanık beyanları gibi iddia edilen delillerin sanığın örgüt üyeliğini ispatlamaya yeterli olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin beraat kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.