Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi”
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında eksik araştırmayla mahkûmiyet hükmü kurulup kurulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuk Koruma Kanunu'nun 17. maddesi gereği, çocuklarla yetişkinlerin birlikte işlediği suçlarda soruşturma ve kovuşturmanın ayrı yürütülmesi ve çocuk ağır ceza mahkemesi ile asliye ceza mahkemesindeki dosyaların birleştirilmesinin mümkün olmaması nedeniyle, asliye ceza mahkemesindeki dosyanın getirtilerek incelenmesi ve sanık ile diğer şüphelilerin beyanlarının tespit edilmesi gerektiği gözetilerek, eksik araştırma ile hüküm kurulması isabetsiz görülmüş ve yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocuk mahkemesi sıfatıyla asliye ceza mahkemesince verilen ve duruşmada hazır bulunmayan Cumhuriyet savcısına tebliğ edilen hükme karşı yapılan temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlamasından önce verilmiş olan kararlar bakımından 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca CMUK hükümlerinin uygulanacağı, CMUK'un 310/3. maddesinin kıyasen uygulanması suretiyle duruşmada hazır bulunmayan Cumhuriyet savcısının asliye ceza mahkemesi kararına karşı tefhim tarihinden itibaren bir ay içinde temyiz başvurusunda bulunabileceği gözetilerek Özel Daire kararının kaldırılmasına ve dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuk mahkemesi sıfatıyla asliye ceza mahkemesince verilen ve duruşmasına Cumhuriyet savcısının katılmadığı hükme karşı yapılan temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlamasından önce verilmiş kararlar bakımından 1412 sayılı CMUK hükümlerinin uygulanacağı, duruşmaya katılmayan Cumhuriyet savcısının asliye ceza mahkemesi ve çocuk mahkemesi kararlarına karşı yapacağı temyiz başvurularında 1412 sayılı CMUK'nın 310/3. maddesinin kıyasen uygulanması ve temyiz süresinin tefhim tarihinden itibaren bir ay olması gerektiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının kabulüne ve Özel Daire kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuk mahkemesi sıfatıyla asliye ceza mahkemesince verilen hükme karşı Cumhuriyet savcısının yaptığı temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında 1412 sayılı CMUK hükümlerinin uygulanacağı, duruşmalara katılmayan Cumhuriyet savcısının asliye ceza ve çocuk mahkemeleri kararlarına karşı temyiz süresinin 1412 sayılı CMUK'nın 310/3. maddesi kıyasen uygulanarak tefhim tarihinden itibaren bir ay olduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulüne ve Daire kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuk mahkemesince verilen beraat kararına karşı Cumhuriyet savcısının yaptığı temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemelerinin kurulmasından önceki dönemde, Cumhuriyet savcılarının duruşmasına katılmadıkları çocuk mahkemesi kararlarına karşı yapacakları temyiz başvurularında, 1412 sayılı CMUK'nın 310/3. maddesinin kıyasen uygulanması gerektiği, bu nedenle temyiz süresinin tefhim tarihinden itibaren bir ay olduğu ve somut olayda savcının temyiz başvurusunun bu süre içerisinde yapıldığı gözetilerek, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin temyiz isteminin reddine ilişkin kararı kaldırılmış ve dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: 5395 sayılı Kanun ve 2828 sayılı Kanun uyarınca çocuğun koruma altına alınması istemlerinde görevli mahkemenin aile mahkemesi mi yoksa çocuk mahkemesi mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, korunma ihtiyacı olan çocuk hakkında koruma tedbirleri alma görevinin, çocuk mahkemesinin bulunduğu yerlerde çocuk mahkemesine ait olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Korunmaya ihtiyacı olan çocuk hakkında bakım ve sağlık tedbirlerini almaya aile mahkemelerinin mi yoksa çocuk mahkemelerinin mi görevli olduğu hususunda görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun ilgili hükümleri gereğince, korunmaya muhtaç çocuklar hakkında bakım ve sağlık tedbirleri alma görevinin çocuk mahkemelerine ait olduğu gözetilerek, aile mahkemesinin görevsizlik kararı direnme yoluyla onanmıştır. - Uyuşmazlık: Cumhuriyet savcısının soruşturma aşamasındaki işlemleri nedeniyle açılan tazminat davasında, ceza davasının kesinleşmemiş olması nedeniyle davanın şartının oluşmadığı gerekçesiyle reddine dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, yasa değişiklikleri nedeniyle görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 6545 sayılı Kanun ile 5271 sayılı CMK'nın 141. maddesine eklenen fıkralar ve 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 8. madde uyarınca, Cumhuriyet savcılarının işlemleri nedeniyle açılan tazminat davalarının artık ağır ceza mahkemelerinde görülmesi gerektiği ve derdest davaların da yetkili ağır ceza mahkemesine gönderilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocuk mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde, suça sürüklenen 12 yaşından küçük çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca güvenlik tedbiri almaya hangi mahkemenin görevli olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, ilgili yönetmelik ve Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, 12 yaşından küçük suça sürüklenen çocuklar hakkında kovuşturma yapılmasa dahi, çocuk mahkemeleri olmadığı takdirde güvenlik tedbirlerini almaya aile mahkemelerinin, aile mahkemelerinin de bulunmadığı yerlerde asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gözetilerek, asliye ceza mahkemesinin görevsizliğine dair direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında nitelikli yağma suçundan usulüne uygun kamu davası açılıp açılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında aynı fiilden dolayı hem kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar hem de iddianame düzenlendiğinden, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın hukuki değerden yoksun olduğu ve iddianamenin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının isabetli olduğuna karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.