Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çocuklara Karşı Suçlar”
- Uyuşmazlık: Çocuğa karşı cinsel taciz suçunda ve nitelikli cinsel taciz suçunda soruşturma ve kovuşturmanın şikâyete bağlı olup olmadığı ve şikâyete bağlı olmadığı kabulünde dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğa karşı cinsel taciz suçu ile nitelikli cinsel taciz suçunun takibinin şikâyete bağlı olmadığı, bu suç yönünden zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin şikâyetten vazgeçmeyi gerekçe göstererek kamu davasının düşmesine ilişkin kararının bozulmasına ve davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğa karşı işlenen ve elektronik haberleşme araçları kullanılarak gerçekleştirilen cinsel taciz suçunun şikayete bağlı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Cinsel taciz suçunun temel şeklinin şikayete bağlı olmasının nitelikli hallerini de şikayete bağlı kılmayacağı, nitelikli hallerin şikayete bağlılığı konusunda kanunda açık bir düzenlemenin bulunmaması ve çocuğa karşı işlenen cinsel taciz suçunun nitelikli hal olarak kabul edilmesi gözetilerek Yargıtay 9. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuk maktulün öldürülmesi olayında sanık ve suça sürüklenen çocukların cezalandırılmalarına ilişkin hükümlerin temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay'ın önceki bozma kararına rağmen yerel mahkemenin bazı hususları yeniden değerlendirmemesi ve suça sürüklenen çocuklar hakkında fazla ceza tayin etmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, yerel mahkemenin önceki bozma kararında belirtilen hususlara uygun hüküm kurmadığı, suça sürüklenen çocuklar hakkında 5237 sayılı Kanun'un 31/3. maddesini yanlış uygulayarak fazla ceza tayin ettiği gerekçesiyle, bazı hükümleri onarken, suça sürüklenen çocuklar hakkındaki hükümleri kısmen bozmuş, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususu kendisi düzelterek onamıştır. - Uyuşmazlık: Suça sürüklenen çocuklar ve bir sanığın katılanlara yönelik ateşli silah kullanımı sonucu oluşan yaralama eylemlerinin niteliği, iştirak derecesi ve bu eylemlerden dolayı verilen beraat ve mahkumiyet kararlarının hukuka uygunluğu uyuşmazlığa konu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suça sürüklenen çocukları olay yerine götürüp kaçırarak suçun işlenmesini kolaylaştırdığı ve katılanlardan birine yönelik de suçun unsurlarının oluştuğu gözetilerek, sanık hakkında asli fail yerine yardım eden sıfatıyla ceza verilmesi ve katılana yönelik eylemden de mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğinden, yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında verilen tasarlayarak kasten öldürme suçuna yardım hükmünde, olası kast hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların suça sürüklenen çocuğa suç aleti temin etme, kullanımını gösterme ve olay yerine götürme suretiyle suça bilerek ve isteyerek yardım ettikleri, dolayısıyla eylemlerinin olası kast değil doğrudan kast kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eylemlerinin zincirleme şekilde çocuğun basit cinsel istismarı ile zincirleme şekilde cinsel taciz suçlarını mı yoksa sadece zincirleme biçimde çocuğun basit cinsel istismarı suçunu mu oluşturduğu ve zincirleme şekilde cinsel taciz suçu yönünden dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdureye yönelik farklı zamanlarda hem cinsel taciz içeren sözler sarf edip hem de bedensel temasta bulunarak çocuğun basit cinsel istismarı suçunu işlediği, bu nedenle eylemlerinin zincirleme şekilde cinsel taciz ve zincirleme şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçlarını oluşturduğu, cinsel taciz suçuna ilişkin ise dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararı bozulmuş ve cinsel taciz suçundan açılan kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunan ve ceza sorumluluğu olan çocuklar hakkında verilen mahkûmiyet hükmü ile birlikte koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 31. maddesi ve ÇKK'nın 5. ve 11. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, ceza sorumluluğu olan çocuklara, “suça sürüklenen çocuk” sıfatıyla ÇKK'nın 5. maddesindeki koruyucu ve destekleyici tedbirlerin uygulanamayacağı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün, tedbir kısmı çıkartılarak düzeltilmesine ve onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, mağdura yönelik 14 yaşından 28 yaşına kadar devam eden eylemlerinin zincirleme şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu mu yoksa ayrı ayrı çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve nitelikli cinsel saldırı suçlarını mı oluşturduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Nitelikli cinsel saldırı suçu ile çocukların nitelikli cinsel istismarı suçlarının, suç adlarında ayniyet bulunmasa da aynı hukuki değeri koruyan, maddi konusu değişmeyen, doğal mahiyetinde ve seyrinde bir değişiklik arz etmeyen ve ikinci suçun icrası için ilk suçu oluşturan fiillerden ayrı ve ek bir hareket gerektirmeyen suç tipleri olması ve maddi-manevi unsurları bakımından genel hatlarıyla ayniyetlerini korumaları nedeniyle aynı suç olarak kabul edilerek, sanık hakkında daha ağır olan çocukların nitelikli cinsel istismarı suçundan belirlenen cezanın TCK'nın 43/1. maddesi uyarınca artırılması gerektiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanık ve suça sürüklenen çocuğun, mağdurede bulunan zekâ geriliğini bilip bilmedikleri ve eylemlerinin nitelikli cinsel istismar suçunu oluşturup oluşturmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdure ile sanığın uzun süreli arkadaşlıkları, sık iletişimleri ve sanığın mağdureye yönelik davranışları değerlendirilerek, sanığın mağduredeki zekâ geriliğini bildiği, bu nedenle TCK 30. maddesindeki hata hükümlerinden faydalanamayacağı ve mahkumiyet kararının onanması gerektiğine, ancak suça sürüklenen çocuk ile mağdure arasında bu derecede yakın ilişki bulunmadığı ve suça sürüklenen çocuğun mağduredeki zekâ geriliğini bildiğine dair yeterli delil olmadığı gözetilerek suça sürüklenen çocuk hakkında TCK 30. maddesinin uygulanması gerektiğine ve bozma kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.