Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ödeme Emri Tebliği”
- Uyuşmazlık: Yabancı para alacağına dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe konu ödeme emrinde, yabancı para cinsinden alacağın Türk Lirası karşılığının gösterilmemesi nedeniyle borçlunun takibin iptali talebinde bulunması üzerine, ödeme emrinde bu eksikliğin bulunmasının kamu düzenine aykırılık teşkil edip etmediği ve daha önce usulsüz tebliğ şikayeti nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmiş olması karşısında, borçlunun takibin iptali şikayetinde bulunmasının hakkın kötüye kullanımı sayılıp sayılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı para alacağına dayalı takiplerde, ödeme emrinde yabancı para cinsinden alacağın Türk Lirası karşılığının gösterilmemesinin kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu eksikliğin takibin her aşamasında re'sen gözetilmesi gerektiği, ayrıca borçlunun daha önce usulsüz tebliğ şikayetinde bulunmuş olmasının ve bu şikayetin kabul edilerek ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmiş olmasının, mevcut uyuşmazlıkta kamu düzeninden kaynaklanan bu hususun ileri sürülmesine engel teşkil etmeyeceği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Birden fazla kiracıya karşı açılan kira alacağının tahsili ve tahliye talepli icra takibinde, borçlulardan birine ödeme emri tebliğ edilmemiş olmasına rağmen borçlunun itiraz etmesi durumunda, diğer borçluya yapılan tebligat ve itiraz üzerine itirazın kaldırılması ve tahliye kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde birden fazla kiracı olması halinde, tahliye borcunun bölünemeyen bir borç olması ve kiracılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunması sebebiyle, her bir kiracıya usulüne uygun olarak ödeme emri ile tahliye ihtarının tebliğ edilmemiş olması durumunda, bir kiracıya yapılan tebligat ve itiraza dayanılarak itirazın kaldırılması ve tahliye kararı verilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İlamsız icra takibinde, ödeme emrine itiraz edilmemişse, ödeme emri tebliğinden önceki ödemelerin tahliye kararına etki edip etmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ödeme emrine süresinde itiraz edilmemesi halinde, kira sözleşmesi ve talep edilen kira borcunun kesinleştiği, ödeme emri tebliğinden önceki ödemelerin icra mahkemesinde ileri sürülemeyeceği ve icra mahkemesinin inceleme yetkisinin ödeme süresi içinde kira borcunun ödenip ödenmediği ile sınırlı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamsız takipte borçlunun yaptığı itirazın süresinde olup olmadığı ve usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımından reddinin gerekip gerekmediği noktasında çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun icra mahkemesine başvurusunun usulsüz tebliğ şikayeti değil, ödeme emrinin gerçek tebliğ tarihinin tespitine ilişkin bir şikayet olduğu, bu şikayetin İİK'nın 16. maddesinin 2. fıkrasına göre süresiz bir şikayet niteliğinde olduğu ve mahkemenin ilgili PTT müdürlüğünden kayıtlar getirterek gerçek tebliğ tarihini tespit etmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İlamsız icra takibinde, takip dayanağı belgelerin ödeme emri ekinde tebliğe çıkarılıp çıkarılmadığı ve mahkeme kararının gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunup bulunmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Gerekçesi ile hükmü arasında çelişki bulunan ve takip dayanağı belgelerin ödeme emri ile tebliğ edilmemesi nedeniyle ödeme emrinin tebliğ işleminin değil, ödeme emrinin iptaline karar veren yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçluya ikinci kez gönderilen ödeme emri üzerine yapılan takibe itirazın, daha önce aynı takip konusu için yapılmış ve derdest olan itiraz nedeniyle reddinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk ödeme emrine karşı yapılan itiraz derdest iken, ikinci kez gönderilen ödeme emrine dayalı olarak yapılan itirazın aynı takip konusu ile ilgili olması ve ilk itirazın kesin hükümle sonuçlanmamış olması sebebiyle derdestlik hükümleri gözetilerek itirazın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödeme emirlerinin iptali davasında, davacıya yapılan tebligatın usulsüzlüğü nedeniyle davanın süresinde açılıp açılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 58. maddesinde öngörülen 7 günlük hak düşürücü süreye tabi olan ödeme emirlerinin iptali davasında, tebligatın 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na uygun yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, tebligatın geçersiz sayılması ve davanın süresinde açılmış kabul edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğu iddiası ileri sürülmemişken, tebligat usulsüzlüğünün mahkemece resen dikkate alınıp alınamayacağı ve buna bağlı olarak davanın hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun şekli niteliği ve savunma hakkı ile olan bağlantısı gereği, tebligat usulsüzlüğünün mahkemece resen gözetilmesi gerektiği, bu nedenle somut olayda ödeme emri tebliğinin usulsüz olması sebebiyle davanın süresinde açılmış sayılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdari para cezasına yönelik ödeme emrinin iptali davasında görevli mahkemenin adli mi yoksa idari yargı yeri mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 102. maddesi uyarınca verilen idari para cezalarına karşı idare mahkemesinde dava açılması gerekirken, ödeme emri tebliğ edildikten sonra bu ödeme emrinin iptali için 5510 sayılı Kanun'un 88. maddesi ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun gereğince iş mahkemelerinde dava açılması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde ödeme emrine yapılan itirazın reddine dair icra müdürlüğü kararına karşı şikayet yoluna başvurulmaması halinde, takibin kesinleşip kesinleşmediği ve buna bağlı olarak tahliye kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ödeme emrinin ikinci tebliğine karşı süresinde yapılan itirazın, icra müdürü tarafından hatalı olarak reddedilmesi ve bu karara karşı şikayette bulunulmamasının takibin kesinleştiği anlamına gelmediği, geçerli bir itiraz üzerine takibin kendiliğinden durduğu ve itiraz giderilmeden takibe devam edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İptali istenen ödeme emri tebligatının hangi tarihte tebliğ edildiği hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun itirazının, ilk tebligata ilişkin olduğu ve ikinci tebligatın davaya konu olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan şikayetin yasal süresinde yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca, muhatabın daimi işçisinin tebellüğden imtina etmesi üzerine ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarihin tebliğ tarihi sayılacağı gözetilerek, şikayetin yasal süresi dışında yapıldığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.