Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ölümün Dava Üzerindeki Etkisi”
- Uyuşmazlık: Tapuda kat karşılığı inşaat sözleşmesi şerhi bulunmayan bir taşınmazın, arsa sahibinin kefil olduğu borçtan dolayı haczedilmesi üzerine, yüklenicinin haciz şerhlerinin terkini talebiyle açtığı davada, alacaklı bankaların iyiniyetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Haciz konulduğu tarihte tapu kaydında kat karşılığı inşaat sözleşmesine ilişkin bir şerh bulunmaması, davalı bankaların tapuya güven ilkesi gereği iyiniyetli kabul edilmesini gerektirmesi ve davacı yüklenicinin bankaların kötü niyetli olduğunu ispatlayamaması gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hakimler ve Savcılar Kanunu'na tabi bir Cumhuriyet savcısı ile birlikte yargılanan sanığın, savcının ölümü üzerine yargılamasına hangi mahkemenin devam edeceği konusunda oluşan görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın ilk derece yargılaması yapmasının istisnai bir durum olduğu, HSK'ya tabi kişilerle birlikte yargılanmayı gerektiren iştirak ilişkisinin HSK'ya tabi sanığın ölümüyle ortadan kalktığı ve sanık hakkında yargılamaya ağır ceza mahkemesinde devam edilmesi gerektiği gözetilerek, ağır ceza mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturup oluşturmadığı ve beylik tabancasıyla suç işlenmesi halinde TCK'nın 266. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay 14. Ceza Dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ölümünün kamu davasının düşmesi nedeni olduğu ve bu hususun direnme kararını veren mahkemece değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklara yüklenen mala zarar verme ve hırsızlık suçuna teşebbüs suçlarının sabit olup olmadığı ve sanıklardan birinin temyiz aşamasında ölmesi nedeniyle hukuki durumunun ne olacağı noktasında yerel mahkeme ile özel daire arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklardan birinin ölümünün tespiti için yerel mahkemede araştırma yapılması gerektiği ve diğer sanığın suçunun ise güvenlik kamerası kayıtları, olay yeri tespit tutanağı ve sanığın beyanları gibi delillerle sabit olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin ortağı ...’un talimatıyla, bir başka şirketten davalıya devredilen taşınmazların, evlilik vaadiyle hileli olarak elde edilip edilmediği ve bu devir işleminin geçerliliğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile dava dışı ... arasında evlilik birliğinin kurulmaması nedeniyle yapılan devir işleminin, hileye dayalı olmadığı, davacı ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre tarafların irade bozukluğuna uğramadığı ve devir işleminin karşılıklı rızaya dayandığı değerlendirilerek, davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekâlet görevinin kötüye kullanılması iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, vekilin davalı olarak bulunmasının gerekliliği ve davalıların elbirliği ile hareket ederek davacıyı zarara uğratıp uğratmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâlet görevinin kötüye kullanılması iddiasını ispat için vekilin de davalı olarak yer alması gerektiği, davalı vekilin taşınmazı gerçek değerinin çok altında bir bedelle devrettiği, satış bedelinin davacıya ödendiğinin ispatlanamadığı ve davalıların elbirliği ile hareket ederek davacıyı zarara uğrattıkları gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hükümden önce öldüğünün tespit edilmesi üzerine, ceza davalarının şahsiliği ilkesi ve TCK'nın 64. maddesi gözetilerek hükmün bozulmasına ve yerel mahkemece ölümün tespiti halinde davanın düşürülmesi gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin TMK 713/2. maddesindeki "ölmüş" ibaresini iptal etmesinden sonra, bu maddeye dayalı tapu iptali ve tescil davalarında kazanılmış hak iddiasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve kazanılmış hakları etkilemeyeceği, davacının 20 yıl malik sıfatıyla zilyetliğinin Anayasa Mahkemesi kararından önce gerçekleştiği ve TMK 713/5 uyarınca mülkiyeti kazandığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin direnme kararı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen bozma kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisinin bulunup bulunmadığı ve bulunması halinde sanıklar hakkında usulüne uygun açılmış bir kamu davasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararlarına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisini düzenleyen bir kanun hükmü bulunmadığı ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın verildiği fiille aynı fiilden dolayı sanıklar hakkında daha sonra kamu davası açılmasının CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddelerine aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Orman arazisi üzerindeki zeytin ağaçlarının kesilmesi nedeniyle açılan tazminat davasında, davacının dava açılmadan önce vefat etmiş olmasının davanın geçerliliğine etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, müvekkilinin ölümünden sonra vekâletnamenin geçerliliğini yitirmesi nedeniyle dava açma ehliyetinin bulunmadığı ve mirasçıların davaya sonradan dahil edilmesinin bu durumu ortadan kaldırmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Eşi 5510 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra, babası ise önce vefat eden davacı kız çocuğunun, hem eşinden hem de farklı bir sosyal güvenlik statüsündeki babasından ölüm aylığı alıp alamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 54. maddesinin, birleşecek gelir ve aylıkların aynı Kanun hükümlerine göre bağlanması durumunda uygulanacağı, davacının babasından kaynaklanan ölüm aylığı hakkının ise 5510 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi uyarınca önceki yasal düzenlemelere tabi olduğu ve bu nedenle 54. maddenin uygulanma yeri bulunmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.