Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Önalım”
- Uyuşmazlık: Davalıların paylı mülkiyetteki payı ilk önce davalı ...’e satıp, ardından eşine bağışlamasıyla davacının önalım hakkının kullanılıp kullanılamayacağı ve önalım bedelinin ne olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların pay devrindeki işlemlerinin davacının önalım hakkını engellemeye yönelik muvazaalı bir işlem olduğu, önalım bedelinin ise 4721 sayılı TMK m. 734/2 gereğince tapuda gösterilen satış bedeli ve tapu giderlerinden oluşacağı gözetilerek, yerel mahkemenin önalım hakkını tapuda gösterilen bedel üzerinden kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Önalım davasında, önalım bedelinin belirlenmesinde, payın dava tarihindeki rayiç değeri mi yoksa satış vaadi sözleşmesindeki bedelin ferağa icbar davasının kesinleştiği tarihe kadar güncellenmiş değeri mi esas alınacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Önalım hakkının kullanılması sebebiyle önalım hakkı sahibinin bedele ilişkin yükümlülüğünün, hakka konu payın dava tarihindeki değeri olması gerektiği ve satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı tarih ile dava tarihi arasında uzun bir süre geçmiş olması halinde de önalım bedelinin dava tarihindeki rayiç değer üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Önalım davasında, önalım bedelinin belirlenirken payın dava tarihindeki rayiç değeri mi yoksa satış vaadi sözleşmesindeki bedelin ferağa icbar davasının kesinleştiği tarihe kadar güncellenmiş değeri mi esas alınacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Önalım hakkının geç kullanılması halinde aradan geçen süredeki değer artışının önalım bedeline yansıtılması gerektiği, aksi halde sebepsiz zenginleşmeye yol açılacağı ve haksız kazanç elde edileceği gözetilerek, önalım bedelinin dava tarihindeki rayiç değere göre belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacının yargılama aşamasındaki beyanları dikkate alındığında, tapuda gösterilen bedel üzerinden mi yoksa keşif yoluyla belirlenen bedel üzerinden mi önalım hakkı tanınacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde ve ön inceleme duruşmasındaki beyanlarında keşfen belirlenecek bedel üzerinden önalım hakkını kullanmak istediğini belirtmesine rağmen, sonradan tapuda gösterilen bedelden daha düşük bir bedel üzerinden önalım hakkı talebinde bulunmasının usulî kazanılmış hak ilkesi ve taleple bağlılık ilkesine aykırı olması gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhtiyari açık artırma ile satılan paydaşa karşı önalım hakkının kullanılıp kullanılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK’nın 733. maddesinde cebri satışlarda önalım hakkının kullanılamayacağı belirtilmiş ancak ihtiyari açık artırmalarda önalım hakkını engelleyen bir düzenlemeye yer verilmediği, ayrıca 26.12.1951 tarih ve 1/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca da isteğe bağlı ihaleye katılıp pey süren ve sonradan çekilen paydaşın, ihaleden sonra önalım hakkını kullanmasının mümkün olduğu ve bu kullanmada kötü niyet bulunduğu söylenemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Önalım davasında, önalım bedelinin nakden yatırılması gerekirken teminat mektubu ile yatırılmasının geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK m. 734/2 hükmünün emredici olduğu, önalım bedelinin nakden yatırılması gerektiği, davalı tarafça açık bir muvafakat olmadığı sürece teminat mektubunun önalım bedeli yerine geçmeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının, paylı mülkiyetteki payını satın aldığı taşınmazda daha önce paydaş olması nedeniyle, davacıların önalım hakkını kullanıp kullanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve fiili kullanım nedeniyle, önalım hakkına konu edilen bağımsız bölümlerde daha önce paydaş olmadığı, bu bölümlerde sonradan paydaş sıfatını kazanmasının önalım hakkını engellemeyeceği ve davacıların önalım hakkını kullanmalarında usulsüzlük bulunmadığı gözetilerek, Hukuk Genel Kurulu'nun önceki bozma kararı kaldırılarak direnme kararı onanmış ve dosya işin esasının incelenmesi için Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı tarafından satın alınan tarım arazisi üzerinde, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 8/İ maddesine dayanarak önalım hakkı kullanıp kullanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, dava konusu tarım arazisinin satışı tarihinde sınırdaş parselde tam malik konumunda bulunmaması, satış tarihinden sonra tam malik olması ise önalım hakkının doğmadığından, davacının önalım hakkını kullanamayacağına karar verilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Paylı mülkiyetteki bir payın satışı halinde, yasal önalım (şuf’a) hakkının kullanılması için öngörülen sürelerin başlangıcına esas alınacak tarihin belirlenmesi ve davanın yasal sürede açılıp açılmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK m.733 hükmü uyarınca yasal önalım hakkının kullanılması için öngörülen üç aylık sürenin, satışın hak sahibine alıcı veya satıcı tarafından noter aracılığı ile bildirildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacağı, davacının bizzat kendisinin alıcılara gönderdiği ihtarname ile satışı öğrendiğini bildirmesinin ve önalım hakkını kullanacağını beyan etmesinin yasanın aradığı anlamda bir bildirim niteliğinde olmadığı ve bu nedenle dava açma süresinin başlamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve dosyanın işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.