Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ücret Anlaşmazlığı Tarihi”
- Uyuşmazlık: Haksız azil nedeniyle vekalet ücretinin miktarının tespiti ve uygulanacak Avukatlık Kanunu hükmünün belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin davacı avukatı haksız olarak azlettiği, taraflar arasında yazılı bir avukatlık ücret sözleşmesi bulunmadığı ve vekaletnamenin verildiği tarihte yürürlükte olan 4667 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesi uyarınca, ücretin davanın açıldığı tarihteki taşınmaz değeri üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek Daire kararının onanmasına, tarafların karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçiye, geçiş sırasında yapılan iş sözleşmesindeki ücrete ilişkin hükümler uyarınca ücret farkı ve diğer özlük hakları alacaklarının ödenip ödenmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava şartı olan arabuluculukta, anlaşmazlığa düşülen alacak kalemlerinin açıkça belirtilmemesi ve ücretin hesaplanmasında da hata yapılması nedeniyle, ilk derece mahkemesi kararını kaldıran istinaf kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçiye, kadroya geçiş esnasında düzenlenen iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ödenmesi gereken ücret farkı, ikramiye farkı, ilave tediye farkı ve ulusal bayram/genel tatil ücreti farkı alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava şartı arabuluculuk son tutanağında ücret farkı dışında kalan diğer alacak kalemlerinin belirtilmemesi nedeniyle bu kalemler yönünden dava şartının gerçekleşmemiş olması, ücret farkı hesabında da hataya düşülmesi ve yasal faiz talebine rağmen mevduata uygulanan en yüksek faizin hüküm altına alınması, ayrıca arabuluculuk giderinin davalı idare aleyhine hükmedilmemesi hataları gözetilerek yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçen davacının 07.02.2020 - 30.12.2021 tarihleri arasında fark ücret alacağının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretine 2021 yılı Ağustos ayı itibarıyla kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde belirlenen asgari ücretin %5 fazlası oranının çok üzerinde bir oranla zam yapıldığı ve ilgili aylara ait ücret ödemelerinin gerçekleştirilmiş olması gözetilerek, mahkemece 07.02.2020 - 01.08.2021 tarihleri arasındaki dönem için davacının fark ücret alacağı talebinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçen davacının 23.12.2019-29.12.2021 tarihleri arasında işveren idarece eksik ödendiği iddia edilen ücret farkının tahsili.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretine 2021 yılı Ağustos ayından itibaren yapılan zamlı ödemelerin, önceki aylara ilişkin bir ödeme olarak değerlendirilerek, davacının 23.12.2019 - 26.11.2021 tarihleri arasında hak etmiş olduğu ücret alacağının yapılan fazla ödemelerle karşılandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, davacının 23.12.2019-01.08.2021 tarihleri arasında herhangi bir fark ödemesi bulunmadığının anlaşıldığı ve bu dönem yönünden fark ücret talebinin kabulü gerekirken hatalı değerlendirme ile davanın tümden reddinin bozma sebebi olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçen davacının, 23.12.2019 - 29.12.2021 tarihleri arasında işverenden kaynaklanan fark ücret alacağının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretinin, kadroya geçiş aşamasında imzalanan sözleşme ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre belirlenmesi, 2021 yılı ilk yedi ayına ait fark ücret bordrolarının ve ödemelerin doğru değerlendirilmemesi, davacının 23.12.2019 - 01.01.2021 tarihleri arasında herhangi bir fark ödemesi almamış olmasının göz ardı edilmesi nedeniyle, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, kadroya geçirildiği tarihte imzalanan iş sözleşesindeki ücret oranına göre ücretinin hesaplanması gerekirken, ayrıca %4 zam uygulanıp uygulanmayacağı konusunda anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretinin belirlenmesinde, 696 sayılı KHK ve 375 sayılı KHK'nın geçici 23. maddesi uyarınca Yüksek Hakem Kurulu kararına göre belirlenen ücret oranının esas alınması gerektiği, taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesindeki orana ayrıca %4 zam uygulanmasının hatalı olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçişten sonraki toplu iş sözleşmesinden ne zaman yararlanacağı ve ücretinin nasıl hesaplanacağı konusunda anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin, geçiş tarihini takip eden toplu iş sözleşmesinin ücret zammı hükümlerinden yararlanamayacağı, önceki toplu iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten sonraki toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanabileceği ve ücretinin buna göre hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş sonrası ücretinin hangi toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre belirleneceği hususunda yaşanan anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretinin, kadroya geçiş tarihini takip eden altı aylık dönem için 375 sayılı KHK'nın geçici 23. maddesi uyarınca belirlenen toplu iş sözleşmesine göre hesaplanması gerekirken, yerel mahkemece aynı dönemi kapsayan ve daha sonra imzalanan farklı bir toplu iş sözleşmesindeki ücret zammı hükümlerinin de dikkate alınarak eksik inceleme yapıldığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin ücretinin, hangi toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre belirleneceği hususunda yaşanan anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin ücretinin, kadroya geçiş tarihini takip eden dönemde yürürlükte olan ancak geçişten önceki dönemi de kapsayan toplu iş sözleşmesi hükmüne göre belirlenmesi gerektiği, sonradan yürürlüğe giren toplu iş sözleşmesindeki daha yüksek zam oranının uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen işçinin, yeni toplu iş sözleşmesinden ne zaman yararlanabileceği hususunda yaşanan anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçilerin, kadroya geçiş tarihini takip eden toplu iş sözleşmesinin bitiş tarihinden önce yeni toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı, 375 sayılı KHK'nın geçici 23. maddesi ve ilgili mevzuat hükümleri gözetilerek, davacı işçinin yeni toplu iş sözleşmesinden yararlanma tarihi itibariyle yapılan ücret hesaplamasının hatalı olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklarının belirlenmesinde, kadroya geçişte imzalanan iş sözleşmesi hükümlerinin mi yoksa Yüksek Hakem Kurulu kararıyla belirlenen toplu iş sözleşmesi hükümlerinin mi esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 375 sayılı KHK'nin geçici 23. maddesi uyarınca, kadroya geçişte imzalanan iş sözleşmesi hükümleri, Yüksek Hakem Kurulu tarafından belirlenen toplu iş sözleşmesi hükümlerinden daha üstün olamayacağı ve sürekli işçi kadrosuna geçen işçinin ücret ve diğer haklarının toplu iş sözleşmesine göre belirleneceği gözetilerek, yerel mahkeme kararındaki vekâlet ücretine ilişkin kısım düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.