Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ücret ve Ekleri”
- Uyuşmazlık: Özel ilköğretim okulunda çalışan bir öğretmenin, Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı'na göre ek ders ücreti, hazırlık ve planlama ücreti ve okulda bulunma zorunluluğu nedeniyle ek ders ücreti taleplerinin ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun 9. maddesinde özel okul öğretmenlerinin özlük haklarına ilişkin özel bir düzenleme bulunduğu, anılan Bakanlar Kurulu Kararı hükümlerinin ise ancak 5580 sayılı Kanun ve ilgili Yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde uygulanabileceği, talep edilen ek ders ücretlerinin sosyal yardım niteliğinde olmadığı ve özel okul öğretmenlerinin ücretinin eki niteliğinde olduğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Öğretmen olan borçlunun ek ders ücretinin tamamının haczedilmesi üzerine yapılan şikayete ilişkin verilen direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ek ders ücretinin de 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 83. maddesindeki "her nevi ücret" kapsamına girdiği ve borçlunun ve ailesinin geçimini sağlayacak miktar düşüldükten sonra kalan kısmının haczedilebileceği, ancak haczedilecek miktarın maaş ve ek ders ücreti toplamının 1/4'ünden az olamayacağı gözetilerek direnme kararı onanmış, fakat alacaklı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel okul öğretmeni tarafından talep edilen ek ders ücreti alacağının, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararına rağmen hüküm altına alınıp alınmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2006/11350 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı'nın 6. maddesinin 3. fıkrası, 11. maddesi ve 18. maddesi kapsamındaki ek ders ücretlerinin sosyal yardım niteliğinde olmadığı ve reddi gerektiği yönündeki kararına rağmen, yerel mahkemece bu kararın gereklerine aykırı olarak ek ders ücreti alacağına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özel okulda çalışan öğretmenin, ek ders, hazırlık ve planlama, seminer, eğitim-öğretim planlama çalışması, sempozyum ve öğretime hazırlık ödeneği gibi alacak taleplerinin hukuksal dayanağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel okullarda çalışan öğretmenlerin ek ders ücretlerinin hesaplanması konusunda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı doğrultusunda sosyal yardım niteliğindeki ek ders ücretlerinin hariç tutulması, diğer alacak kalemleri yönünden ise bozmaya uyularak hüküm kurulması gerektiği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına ve diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom’da iş sözleşmesiyle çalışan davacının, kamuda çalışan personele ödenen ek ödeme ve denge tazminatına denk fark ücret alacağı talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Türk Telekom'da nakle tabi kapsam dışı personel olarak çalıştığı dönemde, 375 sayılı KHK’nin Ek 3. maddesi uyarınca yapılan ek ödeme ve denge tazminatından yararlanamayacağı, zira bu düzenlemenin sadece belirtilen kamu kurumlarındaki personeli kapsadığı ve genel bir ücret artışı niteliğinde olmadığı, ayrıca davacı ile imzalanan 2. Tip İş Sözleşmesi’nin de bu ödemeleri kapsamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da nakle tabi kapsam dışı personel olarak çalışan davacının, 375 sayılı KHK'nin Ek 3. maddesine dayalı ek ödeme (denge tazminatı) alacağı talebiyle açtığı davada, yerel mahkemenin kabul kararını Özel Daire'nin bozmasının ardından verilen direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Türk Telekom'da nakle tabi kapsam dışı personel olarak çalıştığı dönemde, 375 sayılı KHK'nin Ek 3. maddesinde belirtilen ek ödemelerden yararlanamayacağı, zira bu düzenlemenin sadece belirli kamu kurumlarında çalışan personeli kapsadığı, davacı ile imzalanan TİP 2 İş Sözleşmesi ve 406 sayılı Kanun'un Ek 29. maddesinin genel maaş artışlarını düzenlediği, ek ödeme niteliğindeki denge tazminatını kapsamadığı, dolayısıyla davacının fark ücret alacağının bulunmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen bir kuruluşta çalışan davacının, kamu görevlilerine ödenen ek ödeme ve denge tazminatından yararlanıp yararlanamayacağı ve fark ücret alacağının olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalıştığı kurum için özel yasal düzenlemeler bulunduğu, 375 sayılı KHK'nın Ek 3. maddesindeki ek ödeme ve denge tazminatının sadece belirtilen kamu kurumlarındaki personeli kapsadığı, davacının çalıştığı kurumun bu kapsamda olmadığı, ayrıca davacı ile imzalanan Tip 2 İş Sözleşmesi'nin de bu ödemeleri içermediği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının mevsimlik işçilikten kadrolu işçiliğe geçişinde ücretinin eksik belirlenip belirlenmediği ve 26.10.2000 tarihli Protokol hükümlerine aykırılık olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ilk defa 18.05.2011 tarihinde işe başladığının tespit edilmesi, mevsimlik işçi olarak çalıştığına dair bir kanıt bulunmaması ve davacının talebinin 26.10.2000 tarihli Protokol'den değil 5620 sayılı Kanun'a göre kadroya geçirilmesi sırasında eksik ücretle işe başlatıldığı iddiasından kaynaklanması nedeniyle Özel Daire bozma kararının maddi hataya dayandığı ve somut olaya uygun olmadığı gözetilerek direnme kararı kaldırılarak dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirme sonrası başka bir kamu kurumuna atanan davacının, çalıştığı dönemde 5473 sayılı Kanun'a dayalı ek ödeme (denge tazminatı) farkı alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 375 sayılı KHK'nin Ek 3. maddesi uyarınca yapılan ek ödemenin, belirtilen kamu kurumlarındaki personel ile sınırlı olduğu, davacının çalıştığı kurumun bu kapsamda olmadığı, genel bir ücret artışı niteliği taşımadığı ve davacı ile imzalanan Tip 2 İş Sözleşmesi'nin de bu ek ödemeyi kapsamadığı gözetilerek, mahkemenin davayı kabulüne ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom’da kapsam dışı personel olarak çalışan davacının, kamu görevlilerine ödenen ek ödeme ve denge tazminatına dair fark ücret alacağı talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu’nun Ek 29. maddesi ve davacı ile Türk Telekom arasında imzalanan Tip 2 İş Sözleşmesi’nin 7. maddesi hükmü uyarınca; davacının, kamu görevlilerine yapılan genel nitelikli artışlardan mahrum bırakılmaması amaçlansa da 375 sayılı KHK’nin Ek 3. maddesi uyarınca öngörülen ek ödeme ve denge tazminatının, belirtilen KHK kapsamındaki kamu görevlileri ile sınırlı olması ve davacının bu kapsamda bulunmaması gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirme sonrası başka bir kamu kurumuna nakledilen davacının, 5473 sayılı Kanuna dayalı ek ödeme (denge tazminatı) alacağı talebiyle açtığı davada, yerel mahkemenin davayı kabul kararına karşı davalı vekilinin yaptığı temyiz üzerine Yargıtay’ın bozma ilamına karşı direnilmesi üzerine oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalıştığı kurum olan Türk Telekom A.Ş.'nin özelleştirilmesi nedeniyle 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu'nun Ek 29. maddesi ile 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun'un 22. maddesi gereğince, kamu görevlilerine öngörülen 375 sayılı KHK’nin Ek 3. maddesindeki ek ödeme ve denge tazminatından yararlanamayacağı, zira bu düzenlemenin kapsamının sınırlı olduğu ve davacının çalıştığı dönemde Türk Telekom'da çalışanlar için bu haktan yararlanmayı sağlayacak özel bir yasal düzenlemenin bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da nakle tabi kapsam dışı personel olarak çalışan davacının, 5473 sayılı Kanun'a dayalı ek ödeme (denge tazminatı) alacağı talebiyle açtığı davada, mahkemenin yaptığı araştırma ve bilirkişi raporunun hüküm kurmaya yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu'nun Ek 29. maddesi ve Türk Telekom ile davacı arasında imzalanan Tip 2 İş Sözleşmesi hükümleri uyarınca, davacının çalıştığı dönemde kamu görevlilerine yapılan genel nitelikli artışlardan yararlandırıldığı, ancak 375 sayılı KHK'nın Ek 3. maddesindeki ek ödemenin, belirli kamu kurumlarındaki personel ile sınırlı olduğu ve davacının bu kapsamda olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.