Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İğfal Kabiliyeti”
- Uyuşmazlık: Sahte vekaletname ile davacı adına açılan hesaptan para çekilmesi nedeniyle bankanın ve noterin sorumluluğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Vekaletnamenin düzenlenmesi sırasında kullanılan kimlik belgesindeki bilgilerin sistemdeki bilgilerle uyumlu olması, kimlik paylaşım sisteminde fotoğraf ve imza bilgilerinin bulunmaması ve sahte kimliğin iğfal kabiliyetinin tespit edilememesi nedeniyle, üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağının kesildiği gözetilerek, noterin sorumluluğuna dair yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eczanenin, Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) fatura ettiği ilaç kupürlerinin sahte olduğu iddiasıyla uygulanan cezai işlemin iptali davasında, kupürlerin sahte olup olmadığı ve iğfal kabiliyetinin bulunup bulunmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılıp yaptırılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Uygulanan cezai işlemin dayanağı olan protokol hükmünün, eczacının sahteciliğe bilerek katılmasını değil, sahte olduğunu anlayabilmesine rağmen fatura etmesini düzenlediği, davacı hakkında sahtecilik suçundan kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği ve kupürlerin sahteliğinin tespitinin özel ve teknik bilgi gerektirdiği gözetilerek, bilirkişi incelemesi yapılmadan verilen direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Noterde düzenlenen sözleşmede ve bankada hesap açılışında kullanılan sahte kimlik nedeniyle davacının uğradığı zararın tazmin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Noter ve bankanın, sahte kimliğin tespitinde gerekli özeni göstermemeleri nedeniyle hizmet kusurlu oldukları ve oluşan zarardan sorumlu tutulmaları gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin davalı lehine olan direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahteliği sabit olan ancak iğfal kabiliyeti bulunan ilaç kupürlerinin kullanılması nedeniyle sözleşmede öngörülen cezai şartın uygulanıp uygulanmayacağı ve muarazanın giderilip giderilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşme hükmünde sahte ilaç kupürlerinin kullanılması halinde cezai şart öngörülmesi ve sahteliğin iğfal kabiliyetinin bulunmasının cezai şartın uygulanmasını engellemediğinin gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sahte vekaletname ve sahte senetlerle yapılan icra takibi sonucu Hazine'nin ödediği tazminatın, notere, avukata ve PTT'ye rücuen tazmin edilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde sahte kimlik belgelerinin iğfal kabiliyeti olduğu belirtilmesine rağmen noterin ihmali olduğu belirtilerek çelişki yaratıldığı ve rücu davasında teselsül hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden davalıların kusur oranları belirlenmeden hüküm kurulduğu gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahte kimlik kullanılarak yapılan sözleşme ve banka işlemleri nedeniyle davacının uğradığı zarardan noter ve bankanın sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sahte kimliğin iğfal kabiliyetinin tespiti için yeterli inceleme yapılmadan ve diğer deliller değerlendirilmeden hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sahte belgelerle yapılan araç satışında, noterin kusursuz sorumluluğunun olup olmadığı ve bu sorumluluğun illiyet bağının kesilip kesilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Noterlerin işlemlerde gerekli özeni gösterme yükümlülüğü altında olduğu ve sahte vekaletname ile işlem yapılması ile aracın gerçek maliki ve motor/şasi numarasının araştırılmaması nedeniyle noterin kusursuz sorumluluğunu ortadan kaldıracak illiyet bağının kesilmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, sahte olduğu anlaşılan bir üniversite diplomasını ihale şartnamesini yerine getirmek için kullanması nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu diplomanın, sahteliği ilk bakışta anlaşılamayacak nitelikte ve resmi kurum görevlilerince yapılan araştırma mutat bir uygulama kapsamında bulunmadığından, belgenin iğfal kabiliyeti haiz ve hukuki sonuç doğurucu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin mahkumiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın bankadaki eylemlerinin basit zimmet mi yoksa nitelikli zimmet mi oluşturduğuna ilişkin yerel mahkeme ile Yargıtay 7. Ceza Dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin bozma ilamına uymasına rağmen önceki hükümde yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş yeni gerekçelerle hüküm kurması nedeniyle direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek dosyanın temyiz incelemesi yapılabilmesi için Yargıtay 7. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanıklar hakkında TCK'nın 30. maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin 15 yaşından küçük olduğunun anlaşılması, sahte kimlik taşıyor olsa dahi sanıkların mağdurenin yaşı konusunda dikkatli davranmaları gerektiği ve sanıkların mağdurenin küçük yaşta olduğunu bilmeleri gerektiği gözetilerek TCK'nın 30. maddesindeki hata hükmünün uygulanamayacağına ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacı eczaneye uygulanan cezai şart ve reçete bedeli tahsili işlemlerinin iptali talebi üzerine, sahte ilaç kupürlerinin tespiti ve iğfal kabiliyetinin belirlenmesinde uzman bilirkişi incelemesinin gerekliliği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın çözümünün özel ve teknik bilgi gerektirdiği, sahte kupürlerin tespiti ve iğfal kabiliyetlerinin belirlenmesi için bilirkişi incelemesinin zorunlu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin bilirkişi incelemesi yaptırmadan verdiği karar bozulmuş ve direnme kararı da Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.