Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşçi Aleyhine Esaslı Değişiklik”
- Uyuşmazlık: İşçilerin servis güzergahının değiştirilmesi üzerine işe gitmemeleri nedeniyle iş akdinin kim tarafından feshedildiği ve işçilerin ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktasında Bölge Adliye Mahkemeleri arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Servis güzergâhının değiştirilmesinin işçi aleyhine esaslı değişiklik oluşturduğu ve işçilerin işe gitmemelerinin fiili imkânsızlık nedeniyle değil eylemli fesih anlamına geldiği, işçinin haklı nedenle de olsa fesihte bulunan taraf olması sebebiyle ihbar tazminatına hak kazanamayacağı gözetilerek uyuşmazlığın, iş akdinin işçi tarafından feshedildiği ve ihbar tazminatı talebinin reddine karar veren 9. Hukuk Dairesinin kararı doğrultusunda giderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının işyeri değişikliği ile ilgili yapılan görevlendirmenin, davacı yönünden çalışma koşullarında işçi aleyhine esaslı değişiklik niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, davacının görevlendirilmesi sırasında ileri sürdüğü kamu yararı ve hizmet gereklerini kanıtlayamaması ve yapılan değişikliğin çalışma koşullarında işçi aleyhine esaslı bir değişiklik oluşturduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin çalışma koşullarında yapılan değişikliğin esaslı değişiklik olup olmadığı ve bu değişikliğin feshin geçerli nedeni oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşverenin, işçinin daha önce olmayan kepenk kapatma görevini vermesinin, işin niteliği, işyerinin fiziki durumu ve işçiye yüklediği külfet gözetildiğinde, işçinin çalışma koşullarında esaslı bir değişiklik oluşturduğu ve işçinin bu değişikliği kabul etmediği durumlarda feshin haksız olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı değişiklik niteliğinde olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçinin fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yol ücretinin düşürülmesi hususunun işçiye yazılı olarak bildirilmediği ve işçinin bu değişikliği 6 iş günü içinde kabul ettiğine dair yazılı bir belge de bulunmadığı gözetilerek, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca yapılan değişikliğin işçiyi bağlamayacağı ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı bir değişiklik olup olmadığı ve bu değişikliğin işçiye yazılı olarak bildirilip bildirilmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yol ücretinin düşürülmesinin çalışma koşullarında esaslı bir değişiklik oluşturduğu, bu değişikliğin işçiye yazılı olarak bildirilmediği ve işçinin de bu değişikliği yazılı olarak kabul etmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı değişiklik niteliğinde olup olmadığı ve bu değişikliğin işçiye yazılı olarak bildirilip bildirilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yol ücretinin düşürülmesinin işçiye yazılı olarak bildirilmediği ve işçinin bu değişikliği kabul ettiğine dair bir belge de bulunmadığı, dolayısıyla 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesinde öngörülen usule uyulmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı değişiklik niteliğinde olup olmadığı ve bu değişikliğin işçiye yazılı olarak bildirilip bildirilmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca, işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliğin işçiye yazılı olarak bildirilmesi gerektiği, aksi halde işçiyi bağlamayacağı ve somut olayda yol ücretinin düşürülmesinin işçiye yazılı olarak bildirildiğine dair bir delil bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı değişiklik olup olmadığı ve işçi tarafından zımnen kabul edilip edilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yol ücretinin düşürülmesi, işçiye yazılı olarak bildirilmediği ve işçi tarafından 6 iş günü içinde yazılı olarak kabul edilmediği için 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesinde belirtilen usule uygun olmadığından ve işçiyi bağlamadığından, yerel mahkemenin işçinin değişikliği zımnen kabul ettiği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı değişiklik olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçinin fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yol ücretinin düşürülmesinin işçiye yazılı olarak bildirilmediği ve işçi tarafından altı iş günü içinde yazılı olarak kabul edildiğine dair bir belge de bulunmadığı, dolayısıyla 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesinde belirtilen usule uyulmadığı ve yapılan değişikliğin işçiyi bağlamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı değişiklik oluşturup oluşturmadığı ve bu değişikliğin işçiye yazılı olarak bildirilip bildirilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yol ücretinin düşürülmesinin çalışma koşullarında esaslı bir değişiklik olduğu ve bu değişikliğin işçiye yazılı olarak bildirilmediği, işçinin de bu değişikliği kabul ettiğine dair yazılı bir belge olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı değişiklik olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçinin eksik ödenen yol ücreti farkını talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yol ücretinin düşürülmesinin işçiye yazılı olarak bildirilmediği ve işçi tarafından altı iş günü içinde yazılı olarak kabul edildiğine dair bir belge de bulunmadığı, dolayısıyla 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesinde öngörülen usule uyulmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.