Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşçi Devri”
- Uyuşmazlık: Davacı işçinin, aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir şirkette göreve başlamasının istenmesi üzerine iş sözleşmesini feshederek kıdem tazminatı talep etmesi üzerine, feshin haklı olup olmadığı ve kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya yapılan tebligatın iş sözleşmesinin devri niteliğinde olduğu, davacının bu devre rıza göstermediği ve dolayısıyla iş sözleşmesinin feshinin işverenin haksız feshi sayılacağı, bu nedenle de davacının kıdem tazminatına hak kazanacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, iş sözleşmesinin devri nedeniyle iş koşullarında esaslı bir değişiklik olup olmadığı ve buna bağlı olarak kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Somut olayda, işyeri devri değil iş sözleşmesinin devri söz konusu olup, davacı işçinin rızası olmaksızın gerçekleştirilmek istenen devir işleminin, 1475 sayılı İş Kanunu'nun 16/II-e maddesi uyarınca iş şartlarında esaslı bir değişiklik oluşturduğu ve davacı işçiye haklı fesih hakkı verdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dava dışı şirket ile davalı site yönetimi arasında işyeri devri veya iş sözleşmesi devri bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise davacının önceki işveren nezdindeki çalışmasının da değerlendirilerek işçilik alacaklarının hesaplanması gerekip gerekmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. maddesinde düzenlenen işyeri devrinin şartları oluşmadığı ancak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 429. maddesi uyarınca iş sözleşmesinin devri hükümlerinin uygulanması gerektiği, iş sözleşmesinin tüm hak ve borçları ile devralan site yönetimine geçtiğinden davacının önceki işveren nezdindeki çalışmasının da değerlendirilerek işçilik alacaklarının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirme yoluyla hisse devri yapılan bir şirkette çalışan işçinin işçilik alacaklarından, hisseleri devralan şirketin de sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özelleştirme yoluyla yapılan hisse devrinin işyeri devri sayılıp sayılmayacağının, özelleştirme yöntemine ve işçinin çalıştığı birimin devrinin yapılıp yapılmadığına göre değerlendirilmesi gerektiği, mahkemenin ise bu hususları yeterince araştırmadığı gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 6111 sayılı Kanun uyarınca başka bir kuruma nakledilen işçinin, nakil öncesi döneme ait yıllık izin ücretini talep edebilmesi için iş sözleşmesinin sona ermiş olması şartının gerçekleşip gerçekleşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 6111 sayılı Kanun uyarınca yapılan nakil işleminin iş sözleşmesini sona erdirmediği, aksine iş sözleşmesinin devri niteliğinde olduğu ve bu nedenle işçinin nakil öncesi döneme ait yıllık izin ücretini talep edebilmesi için gerekli olan iş sözleşmesinin feshi şartının gerçekleşmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketlerin işyeri ve işçi devri hükümlerine göre işçilik alacaklarından sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, kira ve bayilik sözleşmeleri yoluyla aynı benzin istasyonunda çalışmaya devam etmesi ve davalı şirketler arasında işyeri ve işçi devrinin gerçekleştiği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak alacağın miktarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyerinin devri nedeniyle işçinin feshe bağlı ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşyerinin devrinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 6. maddesi kapsamında işyeri devri niteliğinde olduğu ve işçiye fesih hakkı tanımadığı, kısmi kıdem tazminatı ödemesinin işyeri devrini ortadan kaldırmadığı, işçi devralan işverenin yanında çalışmaya devam ettiğinden geçerli bir istifa olmadığı ve işyeri devri nedeniyle feshe bağlı hakların istenemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Süresi sona eren alt işveren tarafından işçinin iş sözleşmesinin feshedildiği iddiası ile açılan işçilik alacakları davasında, işyeri devrinin gerçekleşip gerçekleşmediği ve buna bağlı olarak feshe bağlı tazminatlara hak kazanılıp kazanılmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin, temizlik işini ihale ile alan yeni şirkette çalışmaya ara vermeden devam etmesi ve işçiye karşı eski işveren tarafından bir fesih bildiriminde bulunulmaması sebebiyle, 4857 sayılı Kanun'un 6. maddesi kapsamında işyeri devrinin gerçekleştiği, dolayısıyla iş sözleşmesinin yeni alt işveren nezdinde devam etmesi nedeniyle feshe bağlı işçilik alacaklarına hak kazanılmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalılar arasında işyeri ve işçi devri gerçekleşip gerçekleşmediği ve buna bağlı olarak davalı şirketin işçilik alacaklarından sorumlu olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tarafların iddia ve savunmaları ile dosyadaki delillerden davalılar arasında işyeri devri gerçekleştiğine dair yeterli ve kesin delil bulunmadığı sonucuna varması ve davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin de kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemesi gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyerinin devri nedeniyle iş sözleşmesinin feshedildiği iddiasıyla açılan davada, işyeri devrinin iş sözleşmesini fesih sayılıp sayılmayacağı ve işçinin kıdem, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti talep edip edemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 6. maddesi uyarınca işyeri devrinin iş sözleşmesini fesih niteliğinde olmadığı ve işçiye fesih hakkı tanımadığı, davacının işyeri devrinden sonra devralan işverenin yanında çalışmaya devam etmesi nedeniyle iş ilişkisinin devam ettiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.