Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İş İlişkisinin Bozulması”
- Uyuşmazlık: Yurtdışında yaşayan davalı adına kayıtlı ticari takside çalışan davacının, iş sözleşmesine mi yoksa kira sözleşmesine mi tabi olduğu ve buna bağlı olarak iş mahkemesinin görevli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının yurtdışında yaşaması, davacı üzerindeki denetim ve gözetiminin olmaması, davacıya ticari taksi ile ilgili resmî işlemleri yapmak üzere vekaletname verilmiş olması, yoklama fişinin ve sigortalılık kaydının tek başına iş sözleşmesi varlığını ispatlamaya yeterli olmadığı ve davacının aracı kiraladığına dair belge imzalamış olması gibi hususlar değerlendirilerek davacı ile davalı arasında iş ilişkisi değil, kira ilişkisi olduğu ve iş mahkemesinin görevsizliğine karar verilmiş, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamakla birlikte, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için davalı şirkete verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık vardır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalı idare tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu, ancak işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirmediği, dolayısıyla davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulmadığı ve ilişkinin muvazaalı olduğu gerekçesiyle direnme kararı verilmiş ise de; davalı şirkete verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde yapılacak araştırmanın asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmayacağıyla ilgili olduğu, davacının ilk dava dilekçesinde davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğunu kabul ettiği, birinci kararın temyiz incelemesinde davacının sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesiyle asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulabilirliği ve işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirmediğinin taraflar için kesinleştiği, bu nedenle işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediğinin araştırılmasına gerek olmadığı, ancak tüm dosya kapsamı değerlendirilerek davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olarak kurulup kurulmadığının belirlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu konusunda ihtilaf bulunmayan somut olayda, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idare tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda ihtilaf bulunmamakla birlikte, işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği hususunun asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmayacağına ilişkin olduğu, davacının asıl dava dilekçesinde davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğunu kabul ederek davayı açtığı, birinci kararın temyizi üzerine de davacının sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi sonucu asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulma şartlarının bulunduğu ve işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirmediğinin her iki tarafı da bağlar şekilde tespit edilmiş olduğu gözetilerek, Özel Daire bozma kararında belirtildiği gibi gerekirse uzman bilirkişi aracılığıyla mahallinde keşif icra edilmek suretiyle işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği ve böylece davalılar arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin geçerli olarak kurulup kurulmadığı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda ihtilaf bulunmayan davada, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idare tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmamakla birlikte, verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği hususunun asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmayacağına ilişkin olduğu, davacının asıl dava dilekçesinde davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğunu kabul ederek davayı açtığı, birinci kararın temyizi üzerine davacının sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi sonucu asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulma şartlarının bulunduğu ve işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirmediğinin her iki tarafı da bağlar şekilde tespit edilmiş olduğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından davalı ... İnşaat ve Ticaret A.Ş.’ye verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda ihtilaf bulunmayan somut olayda, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin geçerli bir şekilde kurulabilmesi için, verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirme unsurunun da gerçekleşmiş olması gerektiği gözetilmeden, bu yönde yeterli araştırma yapılmaksızın muvazaa ilişkisinin varlığına karar verilmesi hatalı görülerek, Özel Daire bozma kararında belirtildiği gibi, gerekirse uzman bilirkişi aracılığıyla keşif yapılarak işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği araştırılıp, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ticari taksi şoförünün, araç sahibi aleyhine açtığı işçilik alacakları davasında, taraflar arasındaki ilişkinin iş sözleşmesi mi yoksa hasılat kirası mı olduğu ve buna bağlı olarak iş mahkemesinin görevli olup olmadığı noktasında çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki ilişkinin niteliğinin, görünürdeki işlemlere değil fiili duruma göre belirlenmesi, davalı gerçek kişinin her iki yasa dönemi açısından ayrı ayrı esnaf tanımı içinde olup olmadığının değerlendirilmesi ve toplanacak deliller ışığında taraflar arasında iş sözleşmesi bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı ... Müdürlüğü tarafından davalı ... İnşaat ve Ticaret A.Ş.’ye verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu konusunda Özel Daire ile mahkeme arasında ihtilaf bulunmayan somut olayda, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için davalı ... İnşaat ve Ticaret A.Ş.’ye verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ... Müdürlüğü tarafından davalı ... İnşaat ve Ticaret A.Ş.’ye verilen işin asıl işin bir bölümü olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmamakla birlikte, verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekliliği ve bu hususun asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmayacağını belirleyen bir unsur olduğu, davacının ilk dava dilekçesinde davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğunu kabul ederek davayı açtığı ve ilk kararın temyizi üzerine sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi sonucu asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulma şartlarının bulunduğu ve işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirmediğinin her iki tarafı da bağlar şekilde tespit edilmiş olduğu gözetilerek, işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediğinin araştırılmasına gerek olmamakla birlikte dosya kapsamındaki tüm deliller değerlendirilmek suretiyle davalılar arasındaki hukukî ilişkinin muvazaalı olarak kurulduğunun davacının ispatlayıp ispatlayamadığının belirlenerek sonucuna göre muvazaa iddiasına bağlı talepler hakkında hüküm kurulmasının gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda ihtilaf bulunmayan davada, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurum tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olup olmadığı konusunda ihtilaf bulunmaması ve mahkemece bu hususta yapılan araştırmanın yetersiz olması gözetilerek, işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediğinin ve asıl işveren-alt işveren ilişkisinin geçerli bir şekilde kurulup kurulmadığının belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamakla birlikte, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için, verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurum tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamakla birlikte, asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi halinde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektirme unsurunun gerçekleşmiş olması gerektiği, mahkemece bu yönde yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğu, bu sebeple gerekirse uzman bilirkişi aracılığıyla mahallinde keşif icra edilmek suretiyle işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği ve böylece davalılar arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin geçerli olarak kurulup kurulmadığının belirlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu konusunda ihtilaf bulunmayan somut olayda, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi halinde, işletmenin ve işin gereği ile teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektirme unsurunun gerçekleşmiş olması gerektiği, mahkemece bu yönde yapılan araştırmanın yetersiz olduğu ve gerekirse uzman bilirkişi aracılığıyla mahallinde keşif yapılarak, işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediğinin belirlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu konusunda ihtilaf bulunmayan somut olayda, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idare tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda ihtilaf bulunmamakla birlikte, verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediğinin tespiti için yapılacak araştırma ve incelemenin yetersiz olduğu, bu nedenle gerekirse uzman bilirkişi aracılığıyla mahallinde keşif icra edilmek suretiyle işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği ve böylece davalılar arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin geçerli olarak kurulup kurulmadığının belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı Türkiye Taşkömürü Kurumu tarafından davalı ... İnşaat ve Ticaret A.Ş.’ye verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda ihtilaf bulunmayan somut olayda, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ... tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda Özel Daire ile mahkeme arasında ihtilaf bulunmamakla birlikte, verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olduğu, mahkemece bu yönde yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğu, bu itibarla gerekirse uzman bilirkişi aracılığıyla mahallinde keşif icra edilmek suretiyle işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği ve böylece davalılar arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin geçerli olarak kurulup kurulmadığının belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.