Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İş Kanunu m.36”
- Uyuşmazlık: Özel hukuk tüzel kişisi olan işverenin, alt işveren ilişkisi çerçevesinde çalışan işçinin ücret alacağından 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36. maddesi kapsamında sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen ücretlerin korunmasına ilişkin sorumluluğun sadece kamu kurum ve kuruluşlarını kapsadığı, özel hukuk tüzel kişileri için böyle bir sorumluluk öngörülmediği gözetilerek, özel hukuk tüzel kişisi olan davalı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İhale makamı olan davalı şirketin, alt işveren tarafından ödenmeyen işçi ücretlerinden sorumlu olup olmadığı, işçinin ücretinin tespiti ve davalı şirketin husumetten reddinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, hisse yapısı itibarıyla 25.11.2013 tarihine kadar kamu kurumu niteliğinde olduğu ve 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36. maddesi gereğince ihale makamı sıfatıyla her hakediş dönemi için en fazla 3 aylık işçi ücretinden sorumlu olduğu, ortaklık yapısının değiştiği 25.11.2013 tarihinden sonra ise ihale makamı olarak ücret alacağından sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davalı şirket hakkında davanın husumet yokluğundan reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin alt işveren işçisinin ücret alacağından 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca sorumluluğunun kapsamı ve ücret alacağının ispatı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin, alt işveren tarafından ödenmeyen ücret alacaklarından 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36. maddesi gereğince her hak ediş döneminde son üç aylık kısmı aşmamak üzere sorumlu olduğu ve mahkemenin bu kapsamda hüküm altına aldığı ücret alacağının ispatında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan işçilik alacakları davasında kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücretinin belirsiz alacak olup olmadığı ve hafta tatili ücretinin hem hafta tatili hem de fazla mesai ücreti olarak hesaplanıp hesaplanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücret ve çalışma süresinin ihtilaflı olması, işçilik alacaklarının tespiti için işveren tarafından tutulması gereken belgelere ihtiyaç duyulması, kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücretinin belirsiz alacak niteliğinde olduğu gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak hafta tatili çalışmasının hem hafta tatili hem de fazla çalışma ücreti olarak hesaplanmasının mükerrer alacak oluşturması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İhale makamı olan davalı İdarenin, alt işveren nezdinde çalışan davacı işçinin ücret alacağına ilişkin sorumluluğunun kapsamı ve ücret hesabının doğru yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı İdarenin sorumluluğunun 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca her hak ediş döneminde son üç aylık ücretle sınırlı olduğu ve davacı vekilinin ileri sürdüğü temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin ücret alacağına ilişkin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, alt işveren nezdinde çalıştığı iddia edilen davacı işçinin işçilik alacaklarından sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket ile alt işveren arasında yapılan sözleşmenin anahtar teslim götürü iş sözleşmesi niteliğinde olduğu ve davalı şirketin ihale makamı konumunda bulunduğu gözetilerek, davalı şirketin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca yalnızca işçinin üç aylık ücret alacağından sorumlu olduğuna ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhale makamı olan davalının, alt işveren tarafından ödenmeyen işçilik alacaklarından ne ölçüde sorumlu olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca, her hak ediş döneminde son üç aylık işçilik alacaklarından sorumlu olduğu, ancak mahkemenin bu sorumluluğu hesaplarken hak ediş dönemlerini dikkate almadan eksik inceleme yaptığı gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında kıdem, ihbar tazminatları ve boşta geçen süre ücretinin belirsiz alacak olup olmadığı ve buna bağlı olarak belirsiz alacak davası açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kıdem ve ihbar tazminatları ile boşta geçen süre ücretinin hesabında ayni yardımların parasal karşılığının da dikkate alınması gerektiği, işçinin bu miktarları tam olarak bilemeyeceği ve işverenin elindeki belgelere ihtiyaç duyulacağı gözetilerek, belirsiz alacak davası açılmasının mümkün olduğu gerekçesiyle mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davada kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti alacağının belirsiz alacak olup olmadığı ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin, kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti alacaklarını belirleyebilmesi için işveren tarafından düzenlenen belgelere ihtiyaç duyduğu, işverenin ise kanunen işçiye vermekle yükümlü olduğu belgeleri sunmadığı gözetilerek, davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunduğu kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının alt işveren ilişkisi nedeniyle işçilik alacaklarından sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile alt yüklenici arasında anahtar teslim sözleşmesi bulunduğu ve davalının ihale makamı konumunda olduğu gözetilerek, davalının 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca sadece üç aylık ücret alacağından sorumlu olduğuna ve yerel mahkemenin bu yöndeki kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan işçilik alacakları davasında, kıdem, ihbar ve yıllık izin ücreti alacaklarının belirsiz alacak davası kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu kapsamda belirsiz alacak davası açılıp açılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçilik alacaklarının belirlenmesinde gerekli bilgi ve belgelerin işverende bulunması, davacının ücretinin ve ek menfaatlerinin tam olarak tespit edilememesi, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücretinin hesaplanmasında kullanılacak ücretin ve hizmet süresinin çekişmeli olması, davacının bu alacakları tam olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği gerekçesiyle belirsiz alacak davası açılmasının önünde engel bulunmadığı gözetilerek direnme kararı onanmış ancak Özel Daire bozma ilamında belirtilen diğer temyiz itirazlarını incelemediği için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve buna bağlı olarak belirsiz alacak davası açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçilik alacaklarının belirlenmesinde işverenin elinde bulunan belgelere ihtiyaç duyulması ve işçinin çalışma koşullarına ilişkin tüm bilgilere sahip olmaması nedeniyle, davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı uygun bulunmuş ve dosya esas incelemesi için Özel Daireye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.