Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İş Yeri Uygulaması”
- Uyuşmazlık: Davalı işverenin, toplu iş sözleşmesi hükümleri çerçevesinde, bazı işçilere servis hizmeti sağlarken, davacı işçiye servis hizmeti vermemesi ve ücretini ödememesi nedeniyle oluşan uyuşmazlığın, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5. maddesindeki eşit davranma ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığı ve davacı işçinin servis ücretine hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde servis hizmetinin kamu araçlarıyla sağlanacağına dair hüküm bulunmasına rağmen, işverenin uygulamada özel servis hizmeti sağladığı, bazı işçilerin bu hizmetten yararlanırken davacı işçinin yararlanamadığı, işverenin TİS hükmünü uyguladığını ileri sürdüğü, ancak demiryolu güzergahı dışında da servis hizmeti sağladığı ve iş müfettişliğine verdiği bilgilerde tutarsızlıklar bulunduğu gözetilerek, işverenin eşit işlem ilkesini ihlal edip etmediğinin tespiti için direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı iş yerinde uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümleri dikkate alındığında, davacının servis hizmetinden yararlanamamasının 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5. maddesindeki eşit davranma ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığı ve davacının servis ücretine hak kazanıp kazanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde servis hizmetinin tren yolu güzergahıyla sınırlı tutulduğu, ancak işverenin bu güzergah dışında da bazı işçilere servis hizmeti sağladığının tespit edilmesi üzerine, eşit davranma ilkesinin ihlal edilip edilmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı iş yerinde uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümleri çerçevesinde, davacının servis hizmetinden yararlanamamasının 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5. maddesindeki eşit davranma ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığı ve davacının servis ücretine hak kazanıp kazanamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde servis hizmetinin tren yolu güzergahında oturan işçilere sağlandığı, tren seferlerinin kaldırılması üzerine bu güzergahta hizmet alımı yoluyla servis sağlanmaya devam edildiği, ancak işverenin demiryolu güzergahı dışında da bazı işçilere servis hizmeti verdiğinin tespit edilmesi gerektiği, bu tespite göre işverenin eşit davranma ilkesini ihlal edip etmediğinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı iş yerinde uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümleri çerçevesinde, davacının servis hizmetinden yararlanamamasının 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5. maddesindeki eşit davranma ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığı ve davacının servis ücretine hak kazanıp kazanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde servis hizmetinin tren yolu güzergahında oturanlar için sağlandığı, tren seferlerinin kaldırılmasıyla bu güzergahta hizmet alımı yoluyla servis sağlandığı, ancak işverenin TİS hükmü dışına çıkarak farklı yerleşim yerlerinde oturanlara da servis hizmeti verdiğinin tespit edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı iş yerinde uygulanmakta olan toplu iş sözleşmesi hükümleri dikkate alındığında, davacının servis hizmetinden yararlanamamasının 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5. maddesindeki eşit davranma ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığı ve davacının servis ücretine hak kazanıp kazanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde servis hizmetinin tren yolu güzergahındaki işçiler için öngörüldüğü, davalı işverenin tren seferlerinin kaldırılması sonrası bu güzergahta oturan işçiler için servis hizmeti sağladığı, ancak demiryolu güzergahı dışında oturup da servis hizmeti alan işçilerin bulunması nedeniyle işverenin eşit davranma ilkesini ihlal edip etmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine sendikanın doğrudan Yüksek Hakem Kurulu'na başvurması ve işverenin işyerinin grev yasağı kapsamında olmadığının tespiti davası açması üzerine Yüksek Hakem Kurulu kararının kesinliği ve işverenin dava açmakta hukuki yararının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Grev hakkının işçiye tanınmış bir hak olması, işverenin lokavt hakkını ise ancak alınmış bir grev kararına istinaden kullanabileceği, dolayısıyla işyerinin grev yasağı kapsamında olmadığının tespitinde işverenin hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yetki tespit başvuru tarihindeki üyelerinin dörtte üçünü kaybetmesi nedeniyle uygulamaya koyduğu grev mahkeme kararı ile sona erdirilen sendikanın yetki belgesinin geçersiz olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 75/6. maddesinde, yetki tespit başvuru tarihindeki üyelerinin dörtte üçünü kaybeden sendikanın uygulamaya koyduğu grevin sona erdirileceği düzenlenmiş, ancak sendikanın yetkisinin devam edip etmeyeceği konusunda bir hüküm bulunmadığından, kanundaki bu açık boşluğun, grevin uygulanamaz hale gelmesi durumunda yetkinin düşeceğini öngören diğer kanun hükümleriyle kıyas yoluyla doldurulması ve işçilerin sendikal hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla, uygulamaya koyduğu grev mahkeme kararı ile sona erdirilen sendikanın yetki belgesinin de geçersiz olduğuna karar verilmesi gerektiği gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın hırsızlık suçundan beraatine ilişkin yerel mahkeme kararına direnilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, sanığın eyleminin haczedilen mallara yönelik hırsızlık suçunu oluşturup oluşturmadığının tespiti için gerekli araştırmayı yapmadan ve delilleri toplamadan eksik inceleme ile yetinerek beraat kararı vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın katılanlara, mağdurlara ve şikayetçilere yönelik eylemlerinin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun unsurlarını oluşturup oluşturmadığı ve TCK'nın 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ile katılanlar, şikayetçiler ve mağdurlar arasında hukuken geçerli bir sözleşme ilişkisi kurulduğu, sanığın bu sözleşme sonucu oluşan güvene bağlı olarak emaneten bırakılan altın ve paralar üzerinde tasarrufta bulunma yetkisine sahip olduğu, sanığın bu yetkiyi kötüye kullanarak zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunup iş yerindeki tüm altınları ve paraları alarak ortadan kaybolduğu ve bu eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, ayrıca ele geçirilen altınların kolluk tarafından yapılan tahkikat sonucu elde edilmiş olması ve sanığın pişmanlığını gösterir bir irade ortaya koymaması nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin yağma mı yoksa hırsızlık mı oluşturduğu hususunda Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında görüş ayrılığı bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hırsızlık amacıyla girdiği iş yerinde, mağdur iş yerine gelince elindeki silahı doğrultarak mağduru kaçmaya mecbur etmesi ve malı almadan ayrılmasının yağma suçunu oluşturduğu, Yerel Mahkemece eylemin hırsızlık olarak nitelendirilmesinin dosya kapsamına uygun olmadığı ve temyiz incelemesinin sanık müdafisinin temyiz nedenleriyle sınırlı olmayıp maddi hukuka aykırılık iddialarının tümünün incelenmesi gerektiği gözetilerek, hırsızlık, silahla tehdit ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, çalışmayan kişileri çalışıyormuş gibi göstermek için sahte elektronik işe giriş bildirgeleri düzenlemesinin TCK'nın 204. maddesindeki resmî belgede sahtecilik mi yoksa 244. maddesindeki bilişim sistemine veri yerleştirme suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 100. maddesi uyarınca elektronik işe giriş bildirgelerinin resmi belge niteliğinde olduğu ve sanığın eyleminin resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu ancak TCK'nın 244/2. maddesinin elektronik belgelerde sahteciliğe ilişkin özel bir düzenleme içermesi ve özel normun önceliği ilkesi gözetilerek sanığın eyleminin bilişim sistemine veri yerleştirme suçunu oluşturduğuna karar verilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, toplu iş sözleşmesi hükümleri çerçevesinde bir kısım işçilere sağladığı servis hizmetinden, farklı güzergahta oturan davacı işçiyi yararlandırmaması nedeniyle, davacının servis ücreti talebinin hukuki dayanağının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde servis hizmetinin tren yolu güzergahında oturan işçiler için öngörüldüğü, ancak tren seferlerinin kaldırılması üzerine işverenin bu güzergahlarda hizmet alımı yoluyla servis sağladığı, davacının ise farklı bir güzergahta oturduğu, işverenin TİS hükmünü uyguladığı ve eşit davranma ilkesini ihlal ettiğinin tespiti için demiryolu güzergahı dışında servis hizmeti verilip verilmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.