Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşe Başlama Yükümlülüğü”
- Uyuşmazlık: İşe iade kararının kesinleşmesinden sonra davacı işçinin işe başlatılmak için işverene yaptığı başvurunun usulüne uygun olup olmadığı ve adi ortaklıklardan birine yapılan başvurunun yeterli sayılıp sayılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İşe iade başvurusu için kanunda herhangi bir usul öngörülmediği, davacının adi ortaklıklardan birine yaptığı tebligat ile işe başlama iradesini ortaya koymasının yeterli olduğu, diğer ortağa tebligat yapılamamasının davacı aleyhine değerlendirilemeyeceği ve işe iade sonrası talepleri hakkında karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Muvazzaf askerlik hizmeti nedeniyle işten ayrılan ve kıdem tazminatı ödenen işçinin, askerlik dönüşü işe alınmaması üzerine açtığı işe iade davasının hukuki niteliği ve işverenin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 31/4. maddesi kapsamındaki yükümlülüğünün ihlali halinde uygulanacak yaptırım.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 31/4. maddesi uyarınca işverenin askerlik dönüşü işçiyi işe alma yükümlülüğünün ihlali halinde öngörülen yaptırım tazminat olduğundan ve işe iade davası açılamayacağından, mahkemenin taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak işe iade talebini, işverenin davacıyı işe başlatmamasının hukuka aykırı olduğunun tespiti şeklinde değerlendirmesi ve bu yönde karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşe iade davası sonucu işe başlatılan işçiye, işe başlama anında yürürlükte olan ve işçi aleyhine değişiklikler içeren toplu iş sözleşmesinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İşe iade davası kazanıldıktan sonra, işçinin işe başlama anında yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinin, işçi aleyhine hükümler içerse dahi, geçerli ve uygulanabilir olduğu, işçinin işe başlamayı bu nedenle reddedemeyeceği, aksi halde işe başlamamış sayılacağı ve işe iade davasının kazanılmış haklarının ortadan kalkacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşe iade davası sonrasında işverenin işe başlatma yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği ve davacının işe başlamada samimi olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, işe iade kararına rağmen davacı işçiyi işe başlatmada samimi olmadığı, davacının işe başlamasını engelleyici davranışlarda bulunduğu ve işe başlatmama tazminatı ödememek için çeşitli bahaneler ürettiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşe iade davası sonrasında işverenin davacıyı işe başlatmaması üzerine, işverenin işe başlatma yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği ve davacının işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, işe iade kararına rağmen davacıyı işe başlatmak hususunda samimi olmadığı, davacıyı dört saat bekletmesi, tazminatların iadesini istemesi ve işe başlamaktan vazgeçtiğine dair yazı imzalatmaya çalışması gibi eylemleriyle işe başlatma yükümlülüğünü ihlal ettiği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşe iade davası sonucu işe davet edilen işçinin, işe başlamaması nedeniyle işe iade tazminatı, boşta geçen süre ücreti ve diğer işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin, işe iade davası kesinleştikten sonra bildirdiği adrese yapılan işe davet ihtarnamesini tebellüğ etmekten kaçınarak işe başlama konusunda samimi olmadığının anlaşılması gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davası sonucu işe başlatılan işçinin, işe başlama tarihi itibariyle yürürlükte olan ve kendisinin de üyesi olduğu sendika tarafından imzalanmış toplu iş sözleşmesi hükümlerine tabi olup olmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İşe iade davası sonucu işe başlatılan işçinin, işe başlama anında yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinin kendisini bağlayacağı ve iş sözleşmesinin hiç feshedilmemiş gibi toplu iş sözleşmesinden doğan hak ve yükümlülüklere tabi olacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davası sonucu işe başlatılan davacının, işverenin işe başlatma yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği ve davacının işe iade sonrası fesih ve diğer işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davalı işverenin işe başlatma yükümlülüğünü yerine getirdiğine ve davacının geçerli sebep olmaksızın işe başlamadığına dair tespitleri isabetli bulunarak, davacının işe iade sonrası feshe bağlı alacak taleplerinin reddine ve yalnızca kıdem tazminatına hak kazandığına ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davası sonrasında davacının işe başlatılma talebinde samimi olup olmadığı, davalıların işe davetinde ciddi olup olmadığı ve davacının işe başlatılmama tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, işe başlama talebini kabul ettiğine dair bildirimi davacı işçiye değil vekiline yapmasının usulsüz olduğu ve davacının işe başlatılmaması nedeniyle tazminat taleplerinin haklı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davası sonrasında işverenin davacıyı işe başlatmaması üzerine, işçinin işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti, kıdem ve ihbar tazminatı talepleri.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin işe iade kararına rağmen davacıyı işe başlatma konusunda samimi olmadığı, davacıya baskı yaparak işe başlamaktan vazgeçirmeye çalıştığı ve işe başlatma yükümlülüğünü yerine getirmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, işçinin işe iade kararının kesinleşmesinden sonra işverene yaptığı işe başlama başvurusunun usulüne uygun yapılıp yapılmadığı ve bu hususun feshe bağlı haklar için dava şartı sayılıp sayılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bozma kararından sonra davacı tarafından sunulan ve daha önce dosyada bulunmayan yeni delillerle hüküm kurması nedeniyle, direnme kararının yeni bir hüküm niteliğinde olduğu ve bu nedenle temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu yerine Özel Daire tarafından yapılması gerektiği gözetilerek dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşen işe iade kararının ardından davacının işe başlatılma talebinde samimi olup olmadığı ve davalının işe davetinde ciddi olup olmadığı, sonuç olarak davacının işe iade kararına ve feshe bağlı alacaklara hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının işe başlama iradesinde samimi olmadığı ve davalının işe davet yükümlülüğünü yerine getirdiği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.