Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşverene Bildirim”
- Uyuşmazlık: Davalı Kuruma işten çıkış kodunun düzeltilmesi istemine dair yapılan başvuru neticelenmeden işten çıkış kodunun düzeltilmesine yönelik tespit davası açılmasında davacının güncel hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşten çıkış koduna ilişkin işlemin işveren tarafından yapılan bildirim üzerine Kurum tarafından gerçekleştirildiği, davalı Kurumun sadece işverenden gelen bildirimi kayıtlara geçirmekle yükümlü olduğu ve davalı Kurumun bir inisiyatifinin bulunmaması nedeniyle davanın yalnızca bildirim yapan işveren şirkete karşı açılması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının sonucu itibariyle doğru bulunarak gerekçesi değiştirilmek ve düzeltilmek suretiyle onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davası açıldıktan sonra fesih bildirim süresi içinde işverenin iş sözleşmesini feshetmekten vazgeçmesinin, işyerinde çalışmaya devam eden işçinin açtığı davaya etkisinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Fesih bildiriminin işçiye ulaşmasından sonra işverenin fesih beyanından dönebilmesi ve işçinin de çalışmaya devam etmesiyle tarafların örtülü olarak feshin geçersizliği konusunda anlaştıkları, bu nedenle davanın konusuz kaldığı gözetilerek uyuşmazlığın, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı yönünde giderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu durumda, işçinin asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin asıl işverene bildirilmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl işveren- alt işveren ilişkisinin muvazaalı olarak kurulması halinde alt işverenin işçilerinin baştan itibaren asıl işverenin işçisi sayılacağı, ancak asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmek için 6356 sayılı Kanun’un 39. maddesindeki şartların oluşması gerektiği, bu kapsamda işçinin sendika üyeliğinin asıl işverene bildirilmesinin zorunlu olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşe iade davasını kazanıp süresinde başvurduğu halde işe başlatılmayan işçiye, geçersiz sayılan fesihte ihbar öneli verilmiş olması sebebiyle ihbar tazminatı ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu’nun 21. maddesinin 4. fıkrasında, işe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bu süreye ait ücret ödenmemişse ayrıca ödeneceği, davalı işverenin ise davacıya geçersiz fesihte ihbar öneli kullandırdığının sabit olması ve bu hükmün işverenin bildirim süresini tanıması halini kapsamaması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamakla birlikte, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için davalı şirkete verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı noktasında uyuşmazlık vardır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idare tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, ancak asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi hâlinde, işin işletmenin ve işin gereği ile teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektirme unsurunun gerçekleşmiş olması gerektiği, mahkemece bu hususta yeterli araştırma yapılmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Türkiye Taşkömürü Kurumu tarafından davalı ... İnşaat ve Ticaret A.Ş.’ye verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamakla birlikte, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için, verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi halinde, işletmenin ve işin gereği ile teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektirme unsurunun gerçekleşmiş olması gerektiği, mahkemece bu yönde yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğu ve bu hususun uzman bilirkişi aracılığı ile mahallinde keşif yapılarak tespit edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu konusunda ihtilaf bulunmayan somut olayda, davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespiti için davalı şirkete verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idare tarafından davalı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğunun kabul edilmekle birlikte, verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği hususunda yeterli araştırma yapılmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşe iade davası kazanıp işe başlatılmayan işçiye, ilk fesihte ihbar tazminatı ödenmiş olmasına rağmen, işe başlatılmama tarihinden itibaren fark ihbar tazminatı ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Geçersiz fesihte işçiye bildirim süresi verilmiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmiş ise, işe başlatılmama nedeniyle ayrıca ihbar tazminatı ödenmeyeceği, ilk fesihte ödenen ihbar tazminatının işe başlatılmama tarihindeki ücrete göre eksik hesaplanmış olsa dahi fark ihbar tazminatı ödenmeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davası kazanıp işe başlatılmayan işçiye, işe başlatmama nedeniyle yapılan fesih tarihindeki ücret artışları gözetilerek fark ihbar tazminatı ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Geçersiz fesih tarihinde işçiye bildirim süresi verilmiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmiş ise, işe başlatılmama nedeniyle yapılan fesih tarihinde fark ihbar tazminatı ödenmesine gerek olmadığı gözetilerek, davacı işçinin fark ihbar tazminatı talebinin reddine karar veren Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinden faydalanıp faydalanamayacağı ve buna bağlı olarak ücret farkı ve ilave tediye alacağı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sendikaya üyelik tarihinin ve bu üyeliğin işverene bildirim tarihinin, talep edilen dönemin toplu iş sözleşmesinden yararlanma hakkı doğurup doğurmadığının belirleyici olduğu ve davacının talebinin bu hususlar gözetilerek değerlendirildiği anlaşıldığından, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, davalıya ait işyerinde kesintisiz çalıştığının tespiti istemiyle açtığı davada, davacı adına başka işverenlerce de sigorta bildirimi yapılmış olması nedeniyle, bu işverenlerin davaya dahil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, verilecek kararın diğer işverenlerin hak alanını da etkileyebileceği gözetilerek, davacı adına sigorta bildiriminde bulunan tüm işverenlerin 6100 sayılı HMK'nın 124. maddesi uyarınca davaya dahil edilmeleri ve tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra nihai karara varılması gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu durumlarda, işçinin asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin asıl işverene bildirilmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olması halinde, işçinin asıl işverenin işçisi sayılmasına rağmen, toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için 6356 sayılı Kanun'un 39. maddesindeki şartların gerçekleşmesi gerektiği, dolayısıyla işçi sendikasına üyeliğin asıl işverene bildirilmesinin zorunlu olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.