Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İcra Emri İptali”
- Uyuşmazlık: Takip talebinde ve icra emrinde adı yer almayan bir belediyeye icra emri tebliğ edilmesi üzerine, belediyenin icra emri tebliğ işleminin iptalini isteyip isteyemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tebliğ yapılan belediyenin, adı takip talebinde ve icra emrinde geçmemesine rağmen, icra emrinin tebliğ edilmesi nedeniyle hacze muhatap olma ihtimalinin doğduğu ve bu ihtimali bertaraf etmek için icra mahkemesine başvurma hakkının bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali kararı üzerine, takip dosyasına sadece bu kararın sunulmasıyla, kararda hükmedilen vekâlet ücreti, yargılama gideri ve icra inkâr tazminatı alacakları yönünden de haciz yapılıp yapılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali kararının icra dosyasına sunulması, sadece itiraz edilen takip konusu alacak için haciz yapılmasına olanak sağladığı, kararda ayrıca hükmedilen vekâlet ücreti, yargılama gideri ve icra inkâr tazminatı alacaklarının tahsili için borçluya ayrıca icra emri tebliğ edilmesi gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra kefaletinin tüm borçlular için mi yoksa sadece bir borçlu için mi verildiği ve buna bağlı olarak icra emri tebliğinin geçerli olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra kefaletinin verildiği haciz tutanağında kefilin "dosya borcuna" kefil olduğunun açıkça beyan edilmesi ve herhangi bir borçluyu belirtmemiş olması gözetilerek, kefaletin tüm borçlular için verildiğinin kabulüyle, borçlulardan biri hakkında takip kesinleştiğinden icra kefiline icra emri tebliğinin hukuka uygun olduğuna ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamlı takipte, mahkeme ilamında hükmedilen "reeskont faizi"nin, 5335 sayılı Kanun ile değişik 3095 sayılı Kanun'daki yasal faiz oranı üzerinden mi yoksa TCMB’nin reeskont işlemlerinde uyguladığı orandan mı hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: İlamın hüküm fıkrasında faize ilişkin hükmün açıkça "reeskont faizi" olarak belirtilmiş olması ve icra dairesinin veya mahkemesinin ilamın hüküm fıkrasını yorumlayarak değiştirme yetkisinin bulunmaması, hükmün aynen icrası gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra emrinin iptaline rağmen, icra yoluyla satış gerçekleşen taşınmazın tapu kaydının iptal edilip davacı adına tescil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra emrinin iptaliyle taşınmaz satışının dayanağı olan hukuki sebebin ortadan kalktığı ve dolayısıyla oluşan tapu kaydının yolsuz tescil niteliğinde olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları için başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında, yetkisizlik kararı verilen mahkemenin dosyasının nakledildiği icra dairesinden yapılan takibin geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 50. maddesi, HMK ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, işçilik alacakları için yetkili icra dairesinin davalının yerleşim yeri veya işin yapıldığı yer olabileceği, davacının yetkisiz icra dairesinde başlattığı takibi, davalının itirazı üzerine yetkili icra dairesine nakletmesinin ve yetkili icra dairesince yeni ödeme emri gönderilmesinin usulüne uygun olduğu gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuk teslimi için açılan icra takibinde, takibe konu ilamın kesinleşmemiş olması nedeniyle takibin iptal edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuk teslimine ilişkin ilamların kesinleşmeden icraya konulamayacağının kamu düzenine ilişkin bir husus olduğu ve bu nedenle icra mahkemesince re'sen gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkemenin takibi iptal kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra emrinin iptal edilmesinin ardından, ihale yoluyla elden çıkan taşınmaz için tapu iptali ve tescil davasının reddinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra emrinin iptaliyle taşınmazın ihale yoluyla devrinin hukuki dayanağını kaybettiği ve bu durumun yolsuz tescile sebebiyet verdiği gözetilerek, tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibi yoluyla satılan taşınmazın, icra emrinin iptaline rağmen tapu kaydının davalı üzerinde kalması nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra emrinin iptaliyle taşınmazın satışına ilişkin geçerli bir hukuki sebebin ortadan kalktığı ve yolsuz tescil oluştuğu gözetilerek, davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: İflas yoluyla satılan taşınmazın tahliyesi için çıkarılan tahliye emrine karşı yapılan şikayette, şikayetçinin taşınmazı iflas tarihinden önce resmi bir belgeye dayalı olarak işgal ettiğini ispatlayıp ispatlayamadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m. 135/II hükmü uyarınca, taşınmazı hacizden önceki bir tarihte yapılmış resmi bir belgeye dayanarak işgal ettiğini ispat yükü şikayetçide olup, şikayetçinin sunduğu kira sözleşmesinin adi yazılı belge niteliğinde olması ve resmi belge niteliği taşımaması gözetilerek mahkemenin tahliye emrinin iptaline ilişkin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.