Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İcra Hareketleri”
- Uyuşmazlık: Sanığın mağdura yönelik eyleminin basit cinsel saldırı suçunu mu yoksa teşebbüs aşamasında kalan nitelikli cinsel saldırı suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurun evine girerek onu darp etmesi, kızgın demirle yakması, giysilerini çıkarması, kendi giysilerini indirmesi ve mağdurun arkasına geçerek cinsel saldırıya yönelik hareketlerde bulunması, ancak tanığın müdahalesi nedeniyle eylemini tamamlayamamasının, nitelikli cinsel saldırı suçuna teşebbüs teşkil ettiği değerlendirilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ilişkin Yargıtay daire kararının kaldırılmasına ve dosyanın Yargıtay 9. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten öldürme suçundan gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı ve haksız tahrik indiriminin oranının doğru belirlenip belirlenmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağduru yaraladıktan sonra olay yerinden kaçması ve mağdurun hastaneye kaldırılmasında aktif bir rol oynamaması nedeniyle gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanamayacağı, ancak mağdurun sanığa yönelik haksız fiillerinin ağırlığı gözetilerek haksız tahrik indiriminin alt sınırın üzerinde uygulanması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen hükme karşı yapılan itirazda, TCK'nın 36. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, mağduru yaraladıktan sonra olay yerini terk etmesi ve yaralıya yardım etmek veya yetkililere haber vermek için herhangi bir ciddi çaba göstermemesi, neticenin gerçekleşmesini önlemek için TCK'nın 36. maddesi anlamında bir çaba sarf etmediğinin göstergesi olarak değerlendirilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı reddedilmiş ve yerel mahkemenin sanığı kasten öldürmeye teşebbüsten mahkum eden kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdureye yönelik eyleminin teşebbüs aşamasında kalan basit cinsel saldırı suçunu mu yoksa cinsel taciz suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdureyi öpmeye çalışması, apartman bodrumuna götürmeyi teklif etmesi ve mağdurenin direnci üzerine biber gazı sıkması, mağdurenin bağırması üzerine olay yerinden kaçması eylemlerinin bir bütün olarak değerlendirildiğinde, sanığın elverişli hareketlerle cinsel saldırı suçunu işlemeye başladığı ancak mağdurenin direnci ve bağırması gibi kendi iradesi dışında gelişen nedenlerle suçu tamamlayamadığı, bu nedenle eyleminin teşebbüs aşamasında kalan basit cinsel saldırı suçunu oluşturduğu gözetilerek direnme kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin basit cinsel saldırı suçu mu yoksa teşebbüs aşamasında kalan nitelikli cinsel saldırı suçu mu oluşturduğuna ilişkin hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın dış dünyaya yansıyan söz ve fiillerinin vücuda organ veya sair bir cisim sokmaya yönelik olmadığı, kastının basit cinsel saldırı suçuna yönelik olduğu ve eylemine kendiliğinden son vermemesi nedeniyle gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek, eylemin basit cinsel saldırı suçunu oluşturduğu gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin basit cinsel saldırı suçu mu yoksa teşebbüs aşamasında kalan nitelikli cinsel saldırı suçu mu olduğu ve gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdureye yönelik eylemlerinin vücuda organ veya sair cisim sokmaya yönelik olmadığı, basit cinsel saldırı suçunu oluşturduğu, mağdurun bağırması üzerine eylemine son vermesinin de gönüllü vazgeçme olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve Daire bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin basit cinsel saldırı mı yoksa nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs mü oluşturduğu ve gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdureye karşı cinsel saldırı eylemine başladığı ancak mağdurenin direnci ve bağırması üzerine eylemini kendi isteğiyle sonlandırdığı, bu durumun failin elinde olmayan nedenlerle değil kendi iradesiyle gerçekleştiği ve bu nedenle gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek, sanığın basit cinsel saldırı suçundan cezalandırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın işyeri kapısının kilidini zorlayarak açmaya çalışırken yakalanmasının hırsızlığa teşebbüs suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, işyeri kapısının kilidini zorlamak suretiyle müştekinin taşınır malını koruduğu egemenlik ve tasarruf alanına doğrudan müdahale ederek hırsızlık suçunu gerçekleştirmeye elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başladığı, dolayısıyla eyleminin hırsızlığa teşebbüs suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kasten öldürme suçundan gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdureyi bıçakladıktan sonra olay yerinden ayrılması, mağdurenin ölüp ölmediğini kontrol etmesi, sağlık ekiplerine haber vermemesi ve sonucun gerçekleşmesini engelleyecek ciddi bir çaba göstermemesi nedeniyle gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanmayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Teşebbüs aşamasında kalan nitelikli yağma suçunda sanığın eyleminden gönüllü vazgeçip vazgeçmediği ve teşebbüs indiriminin oranının isabetli olup olmadığı hususunda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile Yargıtay 6. Ceza Dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, nitelikli yağma suçunu işlemek için gerekli hazırlıkları yapıp icra hareketlerine başladıktan sonra, mağdurun alarm düğmesine basmak üzere harekete geçtiğini fark ederek yakalanma korkusuyla olay yerinden kaçması, elinde olmayan nedenlerle suçun tamamlanamaması anlamına geldiğinden ve gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı, TCK'nın 53. maddesi yönünden düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu madde ticareti suçundan sanıklar hakkında gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık H.S.'nin suç teşkil eden fiilleri tamamladığı, diğer sanıklar V.U. ve G.U.'nun ise kendi özgür iradeleriyle ve herhangi bir dış etken olmaksızın suçu tamamlamaktan vazgeçtikleri değerlendirilerek, H.S. hakkındaki mahkumiyet hükmü onanmış, V.U. ve G.U. hakkındaki mahkumiyet hükmü ise bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın 15 Temmuz 2016 tarihindeki eylemlerinin Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçunu mu yoksa bu suça yardım suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, darbe girişimini en geç AK Parti İl Başkanlığı binasına vardığında öğrendiği, buna rağmen binanın askerlerce kuşatılmasına ve polislerin uzaklaştırılmasına katıldığı, vatandaşların ve parti yetkililerinin uyarılarına rağmen binanın boşaltılması talebinde bulunduğu, bu eylemlerinin darbe girişiminin icrasını kolaylaştırdığı ve darbecilerle fikir ve eylem birliği içinde hareket ettiğinin anlaşıldığı gözetilerek, sanığın eyleminin Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçunu oluşturduğu kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddi ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.