Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İdari İşlem”
- Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışırken kamu kurumuna nakledilen davacının, nakil öncesi dönemdeki ek ödeme alacaklarına ilişkin davanın adli mi yoksa idari yargıda mı görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Telekom'un özelleşme sonrası özel hukuk hükümlerine tabi bir şirket olsa da, nakle tabi personele ilişkin bazı kamusal yükümlülükleri yerine getirmekle görevli olması ve bu kapsamda yapılan işlemlerin idari işlem niteliği taşıması gözetilerek, uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiğine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satışının kanuna aykırı olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, idari işlemin iptali olmadan davanın esastan incelenip incelenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan taşınmaz satışının idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemin idari yargıda iptal edilmeden veya idarece geri alınmadan tapu iptali ve tescil davasının esastan incelenemeyeceği, somut olayda ise yargılama sırasında satış işleminin iptaline dair idari işlem tesis edildiği ancak bu işlemin kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılmadan davanın esastan incelendiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışırken kamuya nakledilen bir işçinin, 5473 sayılı Kanun'a dayalı denge tazminatı fark alacağı talebiyle açtığı davada adli yargının mı yoksa idari yargının mı görevli olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Telekom'un özelleştirme sonrası kamu kuruluşu niteliğini kaybetmesine rağmen, nakil işlemleri ve maaş nakil ilmühaberinin düzenlenmesi gibi işlemlerin idari işlem niteliğinde olması ve bu işlemlerin kamu personeli hakkında idare hukuku alanında tesis edilmesi gözetilerek, uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiğine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalıya satışı işleminin kanuna aykırı olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, satış işleminin iptaline ilişkin idari işlemin kesinleşmesinden önce davanın esasının inlenip inlenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan taşınmaz satışlarının idari işlem niteliğinde olduğu ve satışın iptaline ilişkin idari işlemin kesinleşmeden tapu iptali ve tescil davasının esasının inlenemeyeceği gözetilerek, mahkemece idari işlemin kesinleşmesi beklenmeden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazineye ait tarım arazisinin 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satışının yolsuz tescil oluşturup oluşturmadığı ve tapu kaydının iptal edilip Hazine adına tescil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan taşınmaz satışlarına ilişkin uyuşmazlıklarda adli yargının görevli olduğu, ancak bu satış işleminin idari işlem niteliğinde olması sebebiyle, idari işlemin iptali veya geri alınması kesinleşmeden yolsuz tescil davasının esasının incelenemeyeceği ve somut olayda da idari işlemin iptaline ilişkin kararın kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışırken kamuya nakledilen bir işçinin, 5473 sayılı Kanun'a dayalı denge tazminatı fark alacağı davasında adli yargı yerinin görevli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Telekom'un özelleştirme sonrası kamu kuruluşu niteliğini kaybetmesine rağmen, işçinin kamuya nakli sürecinde yapılan işlemlerin idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemlerden doğan uyuşmazlıklarda idari yargının görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışırken kamuya nakledilen bir işçinin, 5473 sayılı Kanun'a dayalı denge tazminatı fark alacağı talebiyle açtığı davada, adli yargının görevli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Telekom'un özelleştirilmesi sonrasında dahi, kamuya nakledilen personelin özlük hakları ile ilgili bazı işlemlerin idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıklarda idari yargının görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalıya satışı sonucu oluşan tapu kaydının, kanun ve tebliğe aykırı olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescili davasında, idari işlemin iptalinin kesinleşmesinden önce davanın esasının incelenip incelenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan taşınmaz satışının idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemin idari yargıda iptal edilmeden veya idarece geri alınmadan tapu iptali ve tescil davasının esastan incelenemeyeceği, somut olayda ise taşınmaz satışının idarece iptal edildiğine dair şerh bulunmasına rağmen bu idari işlemin kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılmadan davanın esastan incelenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı bir taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalıya satışı sonucu oluşan tapu kaydının, davacı tarafından kanuna aykırı olduğu ve yolsuz tescil oluşturduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, davanın dinlenebilirliği ve Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararının isabetliliği.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan taşınmaz satışlarının idari işlem niteliğinde olması ve tapu kaydının bu idari işleme dayanması sebebiyle, idari işlemin iptal edilmeden tapu iptali ve tescil davasının esastan incelenemeyeceği, somut olayda ise satış işleminin idarece geri alındığına dair şerh bulunmasına rağmen, bu işlemin kesinleşip kesinleşmediğinin ve davalıya tebliğ edilip edilmediğinin araştırılmadan davanın esastan incelenmesinin hatalı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı tarlanın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalıya satışı sonucu oluşan tapu kaydının yolsuzluğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasının dinlenebilirliği ve esası.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan taşınmaz satışlarının idari işlem niteliğinde olduğu ve idari işlemin (satışın) idarece geri alınması veya idari yargıda iptali kesinleşmeden tapu iptali ve tescil davasının esasının incelenemeyeceği, somut olayda ise yargılama aşamasında satışın idari makamca iptal edildiğinin tespit edilmesine rağmen bu idari işlemin kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılmadan davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışan ve kamu kurumlarına nakil hakkı bulunan personelin ücret tespiti davasının adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği.
Gerekçe ve Sonuç: Özelleştirme sonrası Türk Telekom'un bazı kamusal görevleri yerine getirmeye devam etmesi, personelin nakli işlemlerinin idari işlem niteliğinde olması ve bu işlemlerin kamu personeli statülerini etkilemesi gözetilerek, uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiğine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satışının iptali ve Hazine adına tescili istemiyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, satış işleminin idari yargıda iptal edilmeden tapu iptali ve tescil davasının esasının incelenip incelenemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan taşınmaz satışının idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemin idari yargıda iptal edilmeden veya idarece geri alınmadan tapu iptali ve tescil davasının esası hakkında karar verilemeyeceği, davada idari işlemin iptaline dair şerhin yargılama aşamasında düşülmüş olması nedeniyle idari işlemin kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması ve buna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.