Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İdari Yargı.”
- Uyuşmazlık: İdari yargı kararlarının uygulanmaması nedeniyle açılan manevi tazminat davasında, idari yargı sürecinde vekil olarak yer alan avukatların davacı ehliyetinin bulunup bulunmadığı ve imar planı değişikliği yapan Başbakan ile Bayındırlık Bakanı'nın tazminat sorumluluğunun olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: İdari yargıda vekil olarak görev yapan avukatların, müvekkilleri lehine verilen kararların uygulanmaması sebebiyle maruz kaldıkları manevi zarar nedeniyle davacı ehliyetleri olduğu ve Başbakan ile Bayındırlık Bakanı'nın idari yargı kararlarını etkisiz kılmak amacıyla imar planı değişikliği yapmalarının, idari yargı kararlarını uygulamama anlamına geldiği ve bu eylemlerinden dolayı tazminat sorumlulukları bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hatalı ameliyat iddiasıyla açılan tazminat davasında Sağlık Bakanlığı'na karşı adli yargıda dava açılıp açılamayacağına ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kamu görevlilerinin hizmet kusurlarından kaynaklanan zararlar için idareye karşı idari yargıda dava açılması gerektiği, sağlık hizmetlerinin de idari faaliyet niteliğinde olduğu ve hizmet kusuruna dayalı tazminat davalarının idari yargının görev alanına girdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İdarenin hizmet kusurundan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Zararın, kamu hizmetinin yürütülmesi sırasında ve idarenin hizmet kusurundan kaynaklanması nedeniyle, İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2/1-b maddesi uyarınca tam yargı davası olarak idari yargının görev alanına girdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının sorumluluğu altındaki yolda yapılan çalışmalar sırasında meydana gelen trafik kazası nedeniyle oluşan zararın tazmini davasının, yargı yolu bakımından adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetine ilişkin bir proje kapsamında yapılan yol çalışmaları esnasında yeterli güvenlik önlemlerinin alınmaması nedeniyle meydana gelen trafik kazasından kaynaklanan zararın tazmini talebinin, hizmet kusuruna dayalı bir tam yargı davası niteliğinde olduğu ve bu sebeple idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yol bakım ve onarımına ilişkin hizmet kusuruna dayalı rücuen tazminat davasının yargı yolu bakımından adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet kusuruna dayalı tazminat davalarının idari yargının görev alanına girdiği, KTK m.110'un idarenin hizmet kusurunu kapsamadığı, idare mahkemesinin görevsizlik kararının kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının yol bakım çalışması yaparken yola mucur dökmesi ve işaretleme yapmaması nedeniyle davacının aracının hasarlanması sonucu açılan tazminat davasının, yargı yolu bakımından adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı çözümlenmesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının eyleminin hizmet kusuru niteliğinde olduğu ve idarenin hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar için tam yargı davasının idari yargıda açılması gerektiği, ayrıca idari yargının görevsizliğine ilişkin kesin karar bulunması halinde Uyuşmazlık Mahkemesi'ne başvurulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı İl Özel İdaresine karşı açılan maddi ve manevi tazminat davasının, idarenin yol bakım ve onarım hizmetlerindeki kusuruna dayandırılması sebebiyle adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, idarenin karayollarının bakım ve onarımı gibi kamu hizmeti niteliğindeki yol yapım ve bakım yükümlülüğünü yerine getirmemesinden kaynaklanan hizmet kusuruna dayandığı, idarenin bu kusurunun yol açtığı zararlar için tam yargı davası açılması gerektiği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun idarenin hizmet kusurundan doğan sorumluluğunu düzenlemediği ve bu tür uyuşmazlıklarda idari yargının görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın, idarenin trafik ışıklarındaki arızayı gidermemesinden kaynaklanan rücuen tazminat talebine ilişkin olup, yargı yolu bakımından adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı çözümlenmesi gerektiği hususunda toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, idarenin trafik ışıklarındaki arızayı gidermemesinden kaynaklanan bir hizmet kusuruna dayandığı ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 110. maddesindeki düzenlemenin idarenin hizmet kusurunu kapsamadığı, bu nedenle davanın İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesi uyarınca tam yargı davası olarak idari yargıda çözümlenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediyenin yol yapım çalışmaları sırasında bir şirkete ait kablo tesislerine zarar vermesi nedeniyle açılan itirazın iptali davasının, idari yargıda mı yoksa adli yargıda mı görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin yol yapım çalışmaları sırasında meydana gelen zararın, hizmet kusurundan kaynaklansa dahi, işin ihale yoluyla özel bir şirkete verilmesi nedeniyle özel hukuk hükümlerine tabi olduğu ve bu nedenle uyuşmazlığın adli yargının görev alanına girdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşen ve ödenen idari para cezasının istirdadı davasında görevli yargı yerinin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, idari para cezasına ilişkin idari işlemin iptaline değil de, ödenen paranın geri alınmasına ilişkin bir istirdat davası niteliğinde olduğu ve İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda istirdat davasının idari yargının görev alanına girdiğine dair bir düzenleme bulunmadığı gözetilerek davanın adli yargının görevine girdiğine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.