Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İmtiyaz Sözleşmesi”
- Uyuşmazlık: İmtiyaz sözleşmesi devam ederken, sözleşme konusu taşınmazlardaki irtifak hakkı kaydının iptal edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İmtiyaz sözleşmesinin feshi davasının henüz kesinleşmemiş olması ve sözleşme süresinin de dolmamış bulunması nedeniyle, irtifak hakkının kaldırılması ve kaydının iptali için gerekli şartların oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İmtiyaz sözleşmesi devam ederken, sözleşmeyle tesis edilen irtifak hakkı kaydının iptal edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İmtiyaz sözleşmesinin feshine ilişkin davanın henüz kesinleşmemiş olması ve sözleşmenin sona erme tarihine kadar irtifak hakkının devam etmesi gerektiği gözetilerek mahkemenin irtifak hakkı kaydını iptaline ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirme sürecindeki Türk Telekom'da çalışan davacının, 5473 sayılı Kanuna dayalı ek ödeme farklarını talep edebileceği ve bu uyuşmazlıkta hangi yargı yolunun (adli/idari) yetkili olduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin imtiyaz sözleşmesi ile kamu hizmeti yürütmekle görevli olması ve 406 sayılı Kanun ile kamu kurumlarına nakil hakkı bulunan personeliyle ilgili bazı kamusal görevler yüklenmesi sebebiyle davacının ek ödeme farkı talebine ilişkin uyuşmazlığın idari yargı yerinin görev alanına girdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışan davacının, 5473 sayılı Kanun'a dayalı ek ödeme farklarını talep edebileceği ve bu uyuşmazlıkta hangi yargı yolunun (adli/idari) görevli olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin imtiyaz sözleşmesi ile kamu hizmeti yürütmekle görevli olması ve 406 sayılı Kanun ile kamu kurumlarına nakil hakkı bulunan personeli ile ilgili bazı kamusal görevler yüklenmesi sebebiyle, davacının ek ödeme farklarına ilişkin uyuşmazlığın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirme kapsamında kamu kurumuna nakledilen davacının, özelleştirilen kurumda çalıştığı dönemde 5473 sayılı Kanun'a dayalı ek ödeme alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, imtiyaz sözleşmesi ile kamu hizmeti yürütmekle görevli olması ve bazı kamusal yükümlülüklere tabi bulunması nedeniyle tesis ettiği işlemlerin idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıkların, dolayısıyla 5473 sayılı Kanun'a dayalı ek ödeme alacağı uyuşmazlığının da idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirme sürecindeki Türk Telekom'da çalışan davacının, 5473 sayılı Kanun'a dayalı ek ödeme alacağından kaynaklanan fark ücretinin ödenmesi talebiyle açtığı davanın adli yargı yerinde görülüp görülemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin imtiyaz sözleşmesi ile kamu hizmeti yürütmesi nedeniyle özel hukuk tüzel kişilerinden farklı olarak bazı kamusal ayrıcalık ve yükümlülüklere tabi olması, 406 sayılı Kanun ile davacıya kamu kurumlarına nakil hakkı tanınması ve davalı şirkete personelinin nakli esnasında parasal haklarına ilişkin işlemler yaptırılması sebebiyle, uyuşmazlığın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışırken kamu kurumuna nakledilen davacının, nakil öncesi dönemdeki ek ödeme alacaklarına ilişkin davanın adli mi yoksa idari yargıda mı görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Telekom'un özelleşme sonrası özel hukuk hükümlerine tabi bir şirket olsa da, nakle tabi personele ilişkin bazı kamusal yükümlülükleri yerine getirmekle görevli olması ve bu kapsamda yapılan işlemlerin idari işlem niteliği taşıması gözetilerek, uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiğine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışan ve kamu kurumlarına nakil hakkı bulunan personelin ücret tespiti davasının adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği.
Gerekçe ve Sonuç: Özelleştirme sonrası Türk Telekom'un bazı kamusal görevleri yerine getirmeye devam etmesi, personelin nakli işlemlerinin idari işlem niteliğinde olması ve bu işlemlerin kamu personeli statülerini etkilemesi gözetilerek, uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiğine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışırken kamu kurumuna nakledilen personelin, 5473 sayılı Kanun'a dayalı denge tazminatından kaynaklanan fark ücret alacağı davasında görevli mahkemenin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Telekom'un özelleştirilmesi sonrasında dahi, nakle tabi personelle ilgili bazı işlemlerin idari işlem niteliğinde olduğu ve personelin kamu kurumuna nakli sürecinde Türk Telekom'a yüklenen görevlerin kamusal nitelik taşıması nedeniyle, fark ücret alacağı davalarında idari yargının görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışırken kamuya nakledilen bir işçinin, nakil öncesi dönemdeki denge tazminatı farkı alacağı davasında, adli yargı mı yoksa idari yargı mı görevlidir?
Gerekçe ve Sonuç: Türk Telekom'un özelleştirme sonrası bazı kamusal görevleri yerine getirmeye devam etmesi ve işçinin nakil işlemlerinin idari işlem niteliğinde olması gözetilerek, uyuşmazlığın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiğine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışırken kamuya nakledilen bir işçinin, 5473 sayılı Kanun'a dayalı denge tazminatı fark alacağı davasında adli yargı yerinin görevli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Telekom'un özelleştirme sonrası kamu kuruluşu niteliğini kaybetmesine rağmen, işçinin kamuya nakli sürecinde yapılan işlemlerin idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemlerden doğan uyuşmazlıklarda idari yargının görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.