Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İnfaz Rejimi”
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasında tekerrüre esas alınan hükmün kararda gösterilip gösterilmeyeceği, gösterilmesi gerektiği kabulünde lehe temyizde CMUK 326/son maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı ve gösterilmesi gerekmediği kabulünde infazda en ağır cezalı hükmün esas alınıp alınmayacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinde tekerrüre esas alınan hükmün kararda gösterilmesi gerektiğine dair bir düzenleme bulunmaması, 5275 sayılı Kanun'un 108/2. maddesi gereğince tekerrür nedeniyle koşullu salıverilme süresine eklenecek sürenin tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamaması ve lehe temyizde CMUK m.326/son hükmü gereğince kazanılmış hak gözetilerek, yerel mahkeme kararında tekerrüre esas alınan hükmün belirtilmesine gerek olmadığı, birden fazla tekerrüre esas hükümlülük varsa infaz aşamasında en ağır cezalı hükmün esas alınacağı ve denetimli serbestliğin de tekerrür halinde kendiliğinden uygulanacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin sanık hakkında verdiği hapis cezası ve mükerrirlere özgü infaz rejimi kararının temyiz edilebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İstinaf mahkemesince ilk derece mahkemesinin verdiği erteli hapis cezasını kaldırarak aynı miktarda hapis cezası verilmesi ve ek olarak TCK'nın 58. maddesindeki mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesinin, sanık aleyhine bir değişiklik oluşturduğu, bu değişikliğin de CMK 286/2-b maddesinde sayılan temyiz edilemeyecek kararlar arasında olmadığı, ayrıca uluslararası sözleşmeler ve Anayasa'nın 36. maddesinde düzenlenen hak arama özgürlüğü ile AİHS Ek 7. protokolünün 2. maddesi ve Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'nin 14/5. maddesi gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve Özel Daire bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte yardım etme suçundan mahkum olan sanık hakkında TCK'nın 58/9. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı ve 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan verilen hükümde aynı Kanun'un 12/3. maddesinin uygulanmasının isabetli olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte yardım etme suçunun, örgüt üyeliğinden farklı ve bağımsız bir suç tipi olduğu, yardım eden kişinin örgüt mensubu sayılamayacağı ve bu nedenle TCK'nın 58/9. maddesindeki mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik hükmünün uygulanamayacağı; ayrıca, sanığın örgüt üyesi olmadığından 6136 sayılı Kanun'un 12/3. maddesindeki ceza artırım hükmünün de uygulanamayacağı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün kısmen bozulmasına, TCK 58/9 ve 6136 sayılı Kanun 12/3 hükümlerinin çıkarılarak düzeltilmesine ve sanığın tahliyesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesince verilen hapis cezası hükmüne karşı yapılan istinafta, bölge adliye mahkemesinin ceza miktarını artırmaksızın TCK'nın 58. maddesini (mükerrirlere özgü infaz rejimi) uygulayarak verdiği kararın temyiz edilebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: CMK'nın 286. maddesindeki temyiz edilemeyecek kararlar arasında, cezanın artırılmaması şartıyla TCK'nın 58. maddesinin uygulanması hususu açıkça sayılmadığı, istisnai hükümlerin dar yorumlanması gerektiği, adil yargılanma hakkı ve uluslararası sözleşmeler gereği herkesin hükmü daha yüksek bir mahkemeye inceletme hakkı bulunduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilerek, bölge adliye mahkemesi kararının temyiz edilebilir olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilirken tekerrüre esas alınan hükmün kararda açıkça gösterilmesinin gerekip gerekmediği ve birden fazla tekerrüre esas mahkumiyet olması halinde hangisinin esas alınacağı hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinde tekerrüre esas alınan hükmün kararda gösterilmesi gerektiğine dair açık bir düzenleme bulunmaması, 5275 sayılı CİKHK'nın 108/2. maddesinde ise tekerrür nedeniyle koşullu salıverilme süresine eklenecek miktarın tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağının belirtilmiş olması ve birden fazla tekerrüre esas mahkumiyet olması halinde en ağır cezanın esas alınmasının koşullu salıvermeden yararlanma imkanını kısıtlayıcı bir unsur olması gözetilerek, tekerrüre esas alınan hükmün kararda gösterilmesinin zorunlu olmadığı, birden fazla tekerrüre esas mahkumiyet varlığında ise infaz aşamasında en ağır cezanın esas alınması gerektiği, bu hususun infaz aşamasında gözetilebileceği ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilirken tekerrüre esas alınan ilamın kararda gösterilmesinin zorunlu olup olmadığı ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasında karşılaşılan diğer problemler.
Gerekçe ve Sonuç: 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinde tekerrüre esas alınan ilamın kararda açıkça gösterilmesi gerektiğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, tekerrür hükümlerinin uygulanmasının koşullu salıverilme süresini etkileyen bir infaz rejimi olarak düzenlendiği, birden fazla tekerrüre esas alınabilecek mahkumiyetin varlığı halinde infaz aşamasında en ağır cezanın esas alınması gerektiği ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesinin denetimli serbestliğin uygulanmasını da kapsadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs ve nitelikli çocuğu kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından mahkumiyetlerine dair istinaf kararının temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık, eksik inceleme, meşru savunma şartlarının bulunup bulunmadığı, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususları ile ceza miktarının tayini hususunda yapılan inceleme sonucunda hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz istemlerinin esastan reddine ve hükümlerin onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nitelikli hırsızlık suçundan mahkum olan sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması ve infaz rejimi konusunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasında tekerrüre esas alınan ilamın kararda gösterilmesinin zorunlu olmadığı, birden fazla tekerrüre esas olabilecek hükümlülük varsa infaz aşamasında en ağır cezanın esas alınacağı, yerel mahkemenin TCK'nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluğuna ilişkin eksik hükmünün ise CMUK 322 uyarınca düzeltilerek onanabileceği gözetilerek, Yargıtay dairesinin bozma kararı kaldırılarak yerel mahkeme hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamın kararda gösterilmesinin zorunlu olup olmadığı, tekerrüre esas alınan ilamın belirlenmesi ve infaz rejimi ile ilgili hususlar.
Gerekçe ve Sonuç: Tekerrür hükümlerinin uygulanmasında, hükmün kesinleşmesinden sonra işlenen suç için TCK'nın 58. maddesinin uygulanması yeterli görülerek, tekerrüre esas alınan ilamın kararda gösterilmesinin zorunlu olmadığı, birden fazla hükümlülük varsa infaz aşamasında en ağır cezanın esas alınması gerektiği ve somut olayda TCK'nın 53/3. maddesinin uygulanmasına ilişkin yerel mahkeme kararındaki eksikliğin düzeltilerek onanabileceği gözetilerek, yerel mahkeme hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasında, tekerrüre esas alınan ilamın kararda açıkça gösterilip gösterilmeyeceği, gösterilmesi gerekiyorsa sanık lehine temyiz olması halinde hangi ilamın esas alınacağı ve gösterilmesi gerekmiyorsa infaz aşamasında hangi ilamın esas alınacağı hususlarında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinde tekerrüre esas alınan ilamın kararda gösterilmesi gerektiğine dair açık bir hüküm bulunmadığı, 5275 sayılı CİTKHKanunu'nun 108/2. maddesi gereği koşullu salıverilme süresine eklenecek sürenin tekerrüre esas alınan en ağır cezadan fazla olamayacağı ve bu hususun infaz aşamasında değerlendirilebileceği gözetilerek, yerel mahkeme kararında tekerrüre esas alınan ilamın belirtilmemiş olması doğru kabul edilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.