Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İradi Temsil”
- Uyuşmazlık: Borçlu adına icra takibine itiraz eden oğlunun, davaya vekalet ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya vekalet ehliyetinin dava şartı olduğu ve borçlu adına oğlunun vekaletname olmaksızın yaptığı itirazın geçersiz sayılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Müşterek çocuğun özel okul eğitimiyle ilgili olarak, eğitim kurumu ile baba arasında imzalanan sözleşmede taraf olmayan annenin, çocuğun eğitim giderlerinden sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel okula kayıt işleminin ve eğitim giderlerinin ailenin sürekli ihtiyaçları kapsamında değerlendirilmesi, annenin de 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 188. maddesi uyarınca evlilik birliğini temsil yetkisi kapsamında sorumlu tutulmasını gerektirmesi ve annenin eşinin temsil yetkisini aştığı iddiasıyla yasal yollara başvurmaması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Borçlu şirketin avukat olmayan vekili tarafından yapılan takip hukukuna ilişkin şikayetin, davaya vekalet ehliyetinin yokluğu nedeniyle usulden reddedilmesine ilişkin direnme kararının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Dava vekalet ehliyetinin dava şartı olduğu, avukat olmayan kişilerin vekil sıfatıyla dava açamayacağı ve bu eksikliğin sonradan giderilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin davaya vekalet ehliyeti olmayan vekil tarafından açılan şikayeti reddeden direnme kararı onanmıştır. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Borçlu şirketin temsilcisinin yetki verdiği kişinin, şirket adına kambiyo senedi düzenleyip düzenleyemeyeceği ve imzanın borçlu şirkete ait olup olmadığının araştırılıp araştırılmayacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Ticari mümessil tarafından atanan ticari vekilin, limited şirket adına kambiyo senedi düzenleme yetkisinin bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Şirket yetkilisi tarafından verilen vekaletnamenin, vekalet verilene kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verip vermediği ve bu yetkinin yokluğunda şirketin bonodan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekaletnamede bono düzenleme yetkisi açıkça yer almadığı ve vekalet verilen kişinin şirket ortaklar kurulu kararıyla şirketi borçlandırma yetkisi de bulunmadığı gözetilerek, limited şirketin, vekalet verilen kişi tarafından imzalanan bonodan sorumlu tutulamayacağına ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketlerin ticari mümessili tarafından eda edilen yeminin geçerliliği ve mahkemece değerlendirilmesinin gerekliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketlerin ticari mümessili sıfatıyla vekâletnamede verilen geniş yetkiler göz önünde bulundurularak, vekilin HMK 232/2 maddesi gereğince davalı şirketler adına yemin edebileceği ve mahkemenin bu yemini usulüne uygun şekilde değerlendirerek karar vermesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı şirket ile yaptığı hizmet sözleşmesi kapsamında verdiği iddia edilen ekstra hizmetlere ilişkin alacağın tespiti ve ödenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan ve ekstra hizmetlere ilişkin olduğu iddia edilen belgelerdeki imzaların davalı şirketin ticari temsilcisine ait olup olmadığının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılması, imzaların gerçekliğinin tespiti halinde belgelerde yer alan bedellerin esas alınması, aksi halde vekâletsiz iş görme hükümleri uyarınca hizmet bedellerinin tespiti gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından dava dışı kişiye verilen vekâletnamede yer alan yetkilerin, Borçlar Kanunu'nun 449. maddesinde belirtilen ticari mümessil yetkilerini içerip içermediği ve bu kapsamda dava dışı kişinin ticari mümessil olarak kabul edilip edilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâletnamede yer alan yetkilerin, davacıya ait ticari işletmenin tüm resmi işlemlerini kapsaması ve ticari mümessilin işletme sahibi adına kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisine sahip olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından dava dışı kişiye verilen vekâletnamedeki yetkilerin ticari mümessiliğe ilişkin geniş yetkileri içerip içermediği ve buna bağlı olarak davalı şirketin, dava dışı kişi tarafından düzenlenen çekten sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâletnamede yer alan yetkilerin, işletmenin olağan ve olağanüstü tüm işlerinin idaresini kapsayacak genişlikte olması ve ticari mümessilin iyi niyetli üçüncü kişilere karşı işletme sahibi adına kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisinin kanundan doğması gözetilerek, yerel mahkemenin ticari vekil sıfatıyla yetki verildiğini kabul ederek verdiği direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların murisi tarafından açılan ferağa icbar davasında davacı şirket vekilinin davayı kabul etmesi ve kararın kesinleşmesi nedeniyle, davacı şirketin inançlı işlem hukuksal nedenine dayanarak açtığı tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların murisinin, inançlı işlem sözleşmesinin yapıldığı tarihte vekilinin olmamasına rağmen, sonradan verdiği geniş yetkili vekâletname ve bu vekâletnameye uygun davranışlarıyla inançlı işlem sözleşmesine icazet verdiği, ayrıca davalıların murisinin vefatına kadar taşınmazın davacı şirket tarafından kullanılmasına rıza gösterdiği, davacı şirket vekilinin ferağa icbar davasını kabul etmesinin de inanç sözleşmesinin bir gereği olduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.