Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İstinaf ve Temyiz incelemesi”
- Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesi hükmüne karşı Cumhuriyet savcısının istinaf başvurusunda bulunmaması durumunda, bölge adliye mahkemesi hükmünün bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz hakkının, ilk derece Cumhuriyet savcısının istinaf yoluna başvurup başvurmadığına bağlı olmadığı ve kanun yollarına başvurma hakkının Anayasa'nın 36. maddesi ve AİHS'nin 6. maddesi ile güvence altına alındığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilmiş ve Yargıtay 3. Ceza Dairesinin temyiz isteminin reddine ilişkin kararı kaldırılmıştır. - Uyuşmazlık: İstinaf dilekçesinde belirtilmeyen sendikal tazminatın hesaplanmasında kullanılacak ücretin, işe iade davasındaki işe başlatılmama tarihindeki ücret olarak belirlenmesinin temyiz incelemesinde bozma nedeni yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sendikal tazminatın hangi ücret üzerinden hesaplanacağı hususunun kamu düzenine ilişkin olmadığı ve kanunun açık hükmüne aykırılık teşkil etmediği, ayrıca davalı vekilince bu hususun istinaf sebebi olarak ileri sürülmediği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizinde, sanık müdafisinin dilekçesinde belirttiği “karar hukuka ve yasaya aykırıdır” ibaresinin yeterli bir temyiz nedeni oluşturup oluşturmadığı ve Yargıtay’ın denetim kapsamının ne olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık müdafisinin temyiz dilekçesindeki “karar hukuka ve yasaya aykırıdır” ibaresinin, CMK m. 294 ve 301’de öngörülen "maddi hukuka aykırılık" iddiası kapsamında değerlendirilerek yeterli bir temyiz nedeni olarak kabul edilmesi, bu nedenle Yargıtay'ın dosyaya yansıyan tüm maddi hukuka aykırılıklar ile muhakeme hukukuna aykırılık yönlerinden inceleme yapması, maddi hukuka ve hukuka kesin aykırılıkları bozma nedeni yapması, diğer muhakeme hukukuna aykırılıklara ise kararda işaret etmesi gerektiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı kabul edilmiş ve Özel Daire’nin temyiz isteminin reddine ilişkin kararı kaldırılmıştır. - Uyuşmazlık: Yerel Mahkemece verilen hırsızlık suçundan mahkûmiyet hükmünün, istinaf incelemesi sonucu Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bozularak sanığın beraatine karar verilmesi üzerine, katılan vekilinin bu kararı temyiz etmesi üzerine Yargıtay’ın temyiz incelemesinin kapsamının ne olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin beraat kararının gerekçesinin maddi vakıa denetimi gerektirmesi ve katılan vekilinin temyiz dilekçesindeki talebinin beraat gerekçesine yönelik olmaması gibi hususlar gözetilmeden, maddi ceza hukuku normlarının doğru uygulanmasının maddi olayın doğru tespitine bağlı olduğu, bu nedenle hükmün hukuki yönüne ilişkin temyiz incelemesinin, hükme etki eden maddi olay değerlendirmesindeki hukuka aykırılıkları da kapsaması gerektiği değerlendirilerek, Özel Daire kararının kaldırılarak dosyanın Özel Daireye, temyiz incelemesi yapılması için gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen sanık ve müdafisinin, bölge adliye mahkemesi kararını temyiz etme hakkı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ve müdafinin, ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmemiş olsalar dahi bölge adliye mahkemesi kararını temyiz etme haklarının bulunduğu, CMK’da aksi yönde bir sınırlamanın olmadığı, bu yönde bir yorumun Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan mahkemeye erişim hakkı ile AİHS'in 6. maddesinde yer bulan adil yargılanma hakkının ihlaline yol açabileceği gözetilerek Özel Daire’nin ret kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesinin, asliye hukuk mahkemesinin eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasının reddine ilişkin kararını temyiz incelemesine tabi olduğundan bahisle geri çevirmesine karşı yapılan itirazın infazi.
Gerekçe ve Sonuç: Dosyanın, Yargıtay'ın daha önce ihtiyati haciz talebi hakkında verdiği esasa ilişkin olmayan kararlar nedeniyle değil, Bölge Adliye Mahkemeleri'nin kuruluşundan sonra verilmiş olması ve HMK'nın Geçici 3/2. maddesi gereğince istinaf yoluna tabi olması gözetilerek, temyiz incelemesi yapılmasına yer olmadığına ve dosyanın istinaf incelemesi için geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen katılanın, bölge adliye mahkemesi kararını temyiz etme hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Katılanın temyiz hakkının kanunen kısıtlanmadığı, aksine yorumun Anayasa'nın 36. maddesindeki hak arama hürriyeti ve AİHS'nin 6. maddesindeki adil yargılanma hakkı ile çelişeceği gözetilerek Yargıtay 9. Ceza Dairesinin katılan vekilinin temyiz isteminin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Birleştirilen iki davadan birinin daha önce Yargıtay incelemesinden geçmiş olması nedeniyle, birleşen davaların hangi kanun yoluna (istinaf veya temyiz) tabi olacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Birleşen davaların bağımsızlıklarını koruduğu ve ayrı dosya olma özelliklerini devam ettirdikleri, 20 Temmuz 2016 tarihinden önce verilen kararların temyiz yoluna, sonrasında verilenlerin ise istinaf yoluna tabi olduğu gözetilerek, dosyalardan birinin istinaf, diğerinin ise istinaf incelemesi tamamlandıktan sonra temyiz incelemesinin yapılması için dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurmayan tarafın, Bölge Adliye Mahkemesi'nin karşı tarafın istinaf başvurusunu reddetmesi halinde Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunda bulunmayan taraf lehine usuli kazanılmış hak oluşacağı, Bölge Adliye Mahkemesi'nin ilk kararı değiştirmemesi halinde istinaf etmeyen tarafın temyiz başvurusunun usuli müktesep hak ilkesine aykırı olacağı ve ayrıca, aksi halde istinaf kanun yolunun devre dışı kalacağı gözetilerek temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Birleştirilen iki davadan birinin Yargıtay'da temyiz incelemesi, diğerinin ise istinaf incelemesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların birleşmesiyle bağımsızlıklarını kaybetmedikleri ve birleşen davalardan birinin karar tarihinin 20 Temmuz 2016'dan sonra olması sebebiyle istinaf yoluna tabi olduğu, diğer davanın ise daha önce Yargıtay denetiminden geçtiği için temyiz incelemesine tabi olduğu gözetilerek, istinafa tabi davanın dosyasının ilgili bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, istinaf incelemesi tamamlandıktan sonra asıl ve birleşen dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay'a gönderilmesi amacıyla dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında ziynet alacağı, nafakalar ve tazminat miktarlarına ilişkin istinaf kararının temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, istinaf etmediği konularda temyiz hakkı bulunmadığı ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, istinaf edilmeyen hususlarda temyiz talebi reddedilmiş, diğer hususlarda ise temyiz incelemesi yapılarak karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanıkların temyiz dilekçelerinde suçu işlemediklerine yönelik gerekçe göstermelerinin, hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanmasına yönelik bir temyiz sebebi oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların temyiz dilekçelerinde, mahkûmiyetlerine esas teşkil eden delillerin yeterince incelenmediği, lehlerine olan delillerin değerlendirme dışı bırakıldığı ve hukuka aykırı şekilde elde edilen ikrarın hükme esas alındığı gibi maddi ve usule ilişkin hukuka aykırılık iddialarını ileri sürdükleri ve bu iddiaların hangi maddi hukuka aykırılıklara dayandıklarını anlaşılır bir şekilde gösterdikleri gözetilerek, Özel Daire’nin “temyiz dilekçelerinin sebep içermediği” gerekçesiyle sanıkların temyiz istemlerinin reddine dair kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.