Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Şart Tasarrufu”
- Uyuşmazlık: Hatalı intibak işlemi nedeniyle memura yapılan fazla ödemenin, şart tasarruf kapsamında değerlendirilerek sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hatalı ücret ödemesinin, memurun atanmasına ilişkin şart tasarruftan kaynaklanmayıp, salt bir maddi hata sonucu gerçekleştiğinin ve bu nedenle şart tasarrufuna ilişkin İçtihadı Birleştirme Kararı hükümlerinin uygulanamayacağının, idarenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak fazla ödemenin iadesini talep edebileceğinin gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sözleşmeli personele yapılan hatalı denetim tazminatı ödemesinin geri alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hatalı ödemenin herhangi bir şart tasarrufa dayanmaması ve sebepsiz zenginleşmeye yol açması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdare tarafından memura hatalı yapılan fazla ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri alınıp alınamayacağı ve ilk direnme kararının hak düşürücü süreye dayalı bir ret kararı olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk direnme kararının hak düşürücü süreye değil, istirdat talebinin yerinde olup olmadığına yönelik olarak tesis edildiği, önceki direnme kararının incelemesinde de somut olayda idarenin şart tasarrufunun varlığından bahsedilemeyeceğinden, uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya yapılan seyyar görev tazminatı ödemelerinin hatalı olup olmadığı ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya yapılan ödemelerin, davalının hileli veya gerçeğe aykırı beyanına dayanmadığı, idari yargı kararında da davalının hilesinin ispatlanamadığının belirtildiği ve bu kararın güçlü delil niteliği taşıdığı gözetilerek, ödemelerin hatalı olmadığı ve sebepsiz zenginleşmenin oluşmadığı gerekçesiyle, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı bankanın, borçlu şirketlerin alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla başka bir şirket kurarak mal varlıklarını aktardıkları iddiasıyla açtığı tasarrufun iptali davasında, davanın özel dava şartlarının oluşup oluşmadığı ve mahkemenin gerekli incelemeyi yapıp yapmadığı noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı bankanın, hangi borçlular hakkında ve hangi danışıklı işlemlerle alacaklılardan mal kaçırıldığı hususunu açıkça belirtmemesi ve mahkemenin de bu konuda gerekli incelemeyi yapmaması, tasarrufun iptali davasının özel dava şartlarının oluşmasını engellediğinden ve adil yargılamayı zedelediğinden, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ve davanın nakden tazmine dönüştürülüp dönüştürülemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının hakediş karşılığı aldığını iddia ettiği 19 no'lu bağımsız bölümün akıbeti ve davanın nakden tazmine dönüşümü için gerekli şartların oluşup oluşmadığı hususunda eksik inceleme yapıldığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Süreli ipotek tesis edilen taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin davanın nitelendirilmesi ve mahkemece davanın bu nitelendirmeye uygun olarak incelenip incelenmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın genel muvazaaya dayalı bir iptal davası olarak nitelendirilmesi gerektiği, davalı şirket lehine kurulan ipoteğin dayanağı olan borcun bulunmadığı, davalıların ihmali davranışlarla davacıyı zarara uğrattığı ve davalılar arasında organik bağ bulunduğu gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçlunun yaptığı bir taşınmaz satışının, alacaklının ileride açacağı tasarrufun iptali davasına konu edilebilmesi için, alacağın kesinleşmiş olması şartının aranıp aranmayacağı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İİK 278. maddeye göre, borçlunun kendi verdiği şeyin değerine göre ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği akitlerin bağışlama sayılacağı ve alacaklının tasarrufun iptali davası açabilmesi için, dava şartlarından olan alacağın kesinleşmiş olmasının beklenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Borçlunun mal kaçırma kastıyla yaptığı tasarrufun iptali davasında, takip konusu alacağın muvazaalı olup olmadığı ve davanın görülebilirlik şartlarının bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borcun iptali istenen tasarruftan önce doğduğu, davacı ve borçlu arasındaki akrabalığın tek başına alacağın muvazaalı olduğunu göstermeye yetmediği, davalı tanıklarının alacağın muvazaalı olduğuna dair bilgi sahibi olmadıkları ve davacı tanığının da aksine bir beyanda bulunmadığı, davalı tarafından borçluya gönderilen ihtarname ve açılan elatmanın önlenmesi davasının tasarrufun iptali davasından sonra olduğu hususları değerlendirilerek alacağın gerçek olduğu ve davanın görülebilirlik şartlarının bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacının borçlusu olan şahsa ait taşınmazı haksız olarak devraldıkları iddiasıyla açılan tasarrufun iptali davasında, davanın görülebilme şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından davalı borçlu hakkında kesinleşmiş bir icra takibinin bulunmaması ve geçerli bir aciz belgesinin ibraz edilmemesi nedeniyle tasarrufun iptali davasının görülebilme şartlarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında davacının icra takibine konu alacağının gerçek olup olmadığı ve davalının İİK m. 280 kapsamında tasarrufun iptali koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının alacağının gerçek olduğunun banka dekontu ile ispatlandığı, davalı üçüncü kişinin borçlunun kızı olması ve borçlunun malvarlığındaki tek taşınmazı devretmesi sebebiyle zarar verme kastını bilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.