Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Şekli Bakımdan Mecburi Dava Arkadaşlığı”
- Uyuşmazlık: Farklı işverenler nezdinde geçen farklı dönemlere ait hizmetlerin tespiti davasında, davalıların zorunlu veya ihtiyari dava arkadaşı olup olmadığı ve davaların ayrılıp ayrılmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenler arasında, hizmet tespiti davasının konusunu oluşturan farklı dönemlerdeki çalışmalar nedeniyle, maddi veya şekli zorunlu dava arkadaşlığının bulunmadığı gibi ihtiyari dava arkadaşlığı da oluşturacak hukuki bir irtibatın olmadığı, her bir işverenin kendi işyerinde çalışılan dönemden sorumlu olduğu ve yargılamanın sağlıklı yürütülebilmesi için davaların ayrılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif yönetim kurulu kararının iptali davasında, üyeliğin devredildiği iddia edilen üçüncü kişinin davaya dahil edilip edilmemesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İptal davasına konu yönetim kurulu kararından etkilenecek üçüncü kişinin, adil yargılanma hakkı ve hukuki dinlenilme hakkı gereğince davada taraf olması gerektiği, bu nedenle davacının, davayı üçüncü kişiye yöneltmesi için süre verilmesi ve aksi halde davanın sıfat yokluğundan reddedilmesi gerektiği gözetilerek, Özel Daire bozma kararına karşı verilen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, inançlı işlem yoluyla devredilen taşınmazın muvazaalı olarak devredildiği iddiasıyla açılan davada, ilk el alıcısının davaya dahil edilmesinin zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, inançlı işlem ilişkisinin ispatı için ilk el alıcısına karşı da dava açması veya mevcut davaya dahil edilmesinin gerekli olduğu, aksi takdirde ilk el alıcısı ile davacı arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinin tespit edilemeyeceği ve son kayıt malikinin iyiniyetinin değerlendirilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muvazaa iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazın dava sırasında el değiştirmesi nedeniyle dava dışı son kayıt malikinin davaya dahil edilip edilmeyeceği ve davacının hukuki yararının nasıl tespit edileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın dava devam ederken devredilmesi, davacının amacının alacağını tahsil etmek olması ve muvazaanın ispatı için tüm tarafların davaya dahil edilmesi gerekliliği gözetilerek, dava dışı son kayıt malikinin de davaya dahil edilmesi gerektiği, ayrıca davacının hukuki yararının tespiti için mal tasfiyesi davasının sonucunun beklenmesi gerektiğine karar verilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı taşeronun, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacağı için açtığı tapu iptal-tescil ve bedel davasında, arsa sahibi hakkında husumetin bulunup bulunmadığı ve davalıların mecburi dava arkadaşı sayılıp sayılmayacağı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazın üçüncü kişiye devredilmiş olması nedeniyle, tapu iptali ve tescili hususunda HMK'nın 125. maddesine göre işlem yapılmamış olması ve davalı arsa sahibi ile yüklenici arasındaki mecburi dava arkadaşlığı hususu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davasından önce, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunduğu durumlarda, arabuluculuğa başvuruda her iki işverenin de taraf gösterilmesinin zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20. maddesi ile 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3. maddesinin 15. fıkrasının lafzı ve gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin varlığı halinde işe iade talebiyle arabuluculuk başvurusunda bulunulması dava şartı olup, anlaşmanın gerçekleşebilmesi için her iki işverenin de arabuluculuk görüşmelerine birlikte katılması ve iradelerinin birbirine uygun olması gerektiği gözetilerek, sadece asıl işveren veya sadece alt işverene karşı arabuluculuk başvurusunda bulunulmasının dava şartını yerine getirmediği, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiği sonucuna varılarak uyuşmazlık giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Farklı işyerlerinde ve farklı dönemlerde geçen çalışmaların tespiti için birden fazla işverene karşı açılan davanın birlikte görülüp sonuçlandırılmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Farklı işverenler nezdinde geçen hizmetlerin tespiti davalarında, işverenler arasında dava arkadaşlığı bulunmadığı, her işverenin kendi işyerinde çalışılan dönemden sorumlu olduğu ve talepler arasında hukuki veya fiili irtibat bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin, davaları ayırma kararı vermeyip direnme kararı vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşe iade davasında, Yargıtay'ın bozma kararına karşı yerel mahkemenin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20. maddesi uyarınca işe iade davalarında Yargıtay'ın vereceği kararın kesin olduğu ve direnme yolunun kapalı bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından dava açılmadan önce devredilen taşınmazdaki 2863 sayılı Kanuna aykırı yapılaşma nedeniyle yıkım talebi içeren davada, yeni maliklerin davaya dahil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın eski maliki aleyhine açılan davada, yıkım talebi bulunsa dahi yeni malikler ile davalı arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından, yeni maliklerin davaya dahil edilmelerinin mümkün olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.