Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Şikayetçi Vekili”
- Uyuşmazlık: İcra takibinde düzenlenen sıra cetvelinde alacaklıların alacak miktarlarının ve sıralarının hatalı gösterildiği iddiasıyla açılan sıra cetveline itiraz davasında, icra mahkemesinin bozmaya uyarak verdiği kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin bozmaya uyarak verdiği kararında, SGK alacağının öncelikli olduğu ve diğer alacaklıların haciz sırasına göre alacaklarını alabilecekleri hususunda hukuka uygunluk bulunduğu gözetilerek, temyiz itirazlarının reddiyle mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satışı yapılan taşınmazlar üzerindeki sıra cetvelinin, kat maliklerinin ortak gider alacaklarının önceliği ve vergi dairesinin haciz tarihinin satış tarihinden sonra olması nedeniyle hatalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca, ortak gider alacaklarının diğer alacaklara göre öncelikli olduğu ve satış bedelinden öncelikle ödenmesi gerektiği, vergi dairesinin haczinin ise satış tarihinden sonra konulduğu için sıra cetvelinde yer almaması gerektiği gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin site yönetiminin şikayetini kabulüne ilişkin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Şikayetçi vekilinin, borçluya ait üç ayrı taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvellerine yaptığı şikayetten feragat etmesi ve istinaf yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin feragat kapsamını hatalı değerlendirmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Şikayetçinin sadece bir taşınmaza ilişkin sıra cetveli şikayetinden feragat ettiği, diğer iki taşınmaz için istinaf yoluna başvurduğu, Bölge Adliye Mahkemesinin ise tüm şikayetlerden feragat edilmiş gibi karar verdiği gözetilerek, temyiz istemi kabul edilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vergi dairesinin, borçlu şirketin ortağının taşınmazının satışında düzenlenen sıra cetvelinde kamu alacağına yer verilmemesine ilişkin yaptığı sıra cetvelinin iptali şikayeti.
Gerekçe ve Sonuç: İstinaf başvurusunun reddine ilişkin kararın tebliğinden itibaren bir haftalık yasal süre geçtikten sonra istinaf yoluna başvurulduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin süresinde yapılmayan istinaf başvurusunu reddetme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde düzenlenen sıra cetvelinin iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Satışa konu taşınmaz üzerinde SGK’nın sadece 1.930,00 TL’lik hacizli alacağı varken sıra cetvelinde tüm borçları için ilk sırada gösterilmesi ve diğer alacaklıların da sıra cetvelindeki haklarının hatalı belirlenmesi nedeniyle, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde borçlunun vekili olduğu halde satış ilanının vekile tebliğ edilmemesi nedeniyle ihalenin feshine dair açılan davada, borçlunun vekilinin varlığının alacaklı tarafından bilinip bilinmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun vekilinin varlığını gösteren bilgi ve belgelerin, alacaklının satış talebinden önce icra dosyasına girdiğinin tespit edilmesi ve İİK m. 127, HUMK m. 62, Avukatlık Kanunu m. 41 ve Tebligat Kanunu m. 11 uyarınca vekile tebligat zorunluluğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, borçlunun vekille temsil edildiğinin alacaklı tarafından satış talebinden önce bilinip bilinmediği ve bu durumda satış ilanının borçlu vekiline tebliğ edilip edilmemesi gerektiği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun vekilinin, satış talebinden önce vekaletnameyi icra dosyasına sunduğu ve alacaklının da bundan haberdar olduğunun dosya kapsamından anlaşıldığı, İİK m. 127, HUMK m. 62, Avukatlık Kanunu m. 41 ve Tebligat Kanunu m. 11 uyarınca vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra mahkemesinin şikayetin reddine ilişkin direnme kararının, duruşmaya şikayetçi vekilinin stajyer avukatının katılması ve tefhim bu stajyere yapılması sebebiyle temyiz süresinin başlangıcı ve geçerliliği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Stajyer avukatın, vekilin yazılı izni olmadan duruşmaya katılıp katılmadığının ve tefhimin geçerliliğinin tespit edilmemesi, ayrıca temyiz isteminin reddine ilişkin usul hükümlerine uyulmaması nedeniyle, eksikliklerin giderilmesi ve sonrasında oluşacak duruma göre dosyanın Yargıtay'a gönderilip gönderilmeyeceğine karar verilmek üzere, dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçlunun, icra takibinde düzenlenen sıra cetveline yaptığı şikayetin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun, icra takibinde düzenlenen sıra cetveline itiraz hakkı bulunmadığı, zira İİK m.142/1 uyarınca sıra cetveline şikayet hakkının sadece paylaşıma konu mal üzerinde haczi veya rehni bulunan alacaklılara ve sıra cetveline girme hakkı bulunduğu halde sıra cetveline alınmayan alacaklılara tanındığı, borçlunun ise alacaklı sıfatı bulunmadığı ve kendisine pay ayrılmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kovuşturma aşamasında sanıktan şikayetçi olduğunu belirten müşteki vekilinin temyiz başvurusu üzerine, yerel mahkemenin müşteki ve vekiline davaya katılma iradesini sormamasının hukuka uygun olup olmadığı ve Yargıtay’ın katılma konusunda karar verip veremeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesindeki kanun yolu başvurusunda katılma talebinin açıkça belirtilmesi koşulunun, temyiz incelemesini de kapsadığı, yargılamanın makul sürede bitirilmesi ve Anayasa'nın 141/4. maddesi ile AİHS’nin 6. maddesi gözetilerek, temyiz dilekçesinde açıkça belirtilmese dahi, şikayetçi vekilinin tüm aşamalardaki sanıktan şikayetçi olma iradesinin ve temyiz başvurusunun davaya katılma talebini de içerdiği kabul edilerek Yargıtay'ın katılma talebi konusunda karar vermesi gerektiği, bu hususta karar verildikten sonra hükmün esasının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Direnme kararının şikayetçi vekiline tebliğ edilip edilmediği ve temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt tarihinin belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararının şikayetçi vekiline tebliğ edildiğine dair belge bulunmaması ve temyiz dilekçesinin temyiz defterine ne zaman kaydedildiğinin tespit edilememesi gözetilerek, eksikliklerin giderilmesi için dosyanın yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.