Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“2942 Sayılı Kamulaştırma Yasası”
- Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız elatma nedeniyle açılan müdahalenin men’i ve kal davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş olmasının davanın kabulüne etkili olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na eklenen geçici 6. maddenin, kamulaştırmasız elatma sebebiyle yalnızca tazminat davası açılabileceğini öngörmesi ve elatmanın önlenmesi ve kal davası açma imkanını ortadan kaldırması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İdare tarafından 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 7. ve 8. maddelerinde öngörülen pazarlıkla satın alma usulüne uyulmadan açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının, taraf teşkili sağlanıp esasa girildikten sonra, dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilip reddedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 4650 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nda yapılan değişikliğin amacının kamulaştırma işlemlerini hızlandırmak ve gecikmeleri önlemek olduğu, bu nedenle taraf teşkili sağlanıp esasa girildikten sonra, davalıların da haklarını savunma imkanı varken, usule ilişkin eksiklik nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin kanunun amacına ve uygulamadaki yerleşik yargı içtihatlarına aykırı olacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdare tarafından 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 7. ve 8. maddelerinde öngörülen pazarlıkla satın alma usulüne uyulmadan açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasında, taraf teşkili sağlanıp esasa ilişkin araştırma tamamlandıktan sonra dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddedilip reddedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 4650 sayılı Kanun ile getirilen değişiklikle kamulaştırma işlemlerinin hızlandırılmasının amaçlandığı, taraf teşkili sağlanıp esasa girildikten ve bedel tespiti yapılarak bloke edildikten sonra dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddinin bu amaca aykırı olacağı ve mahkemenin esas hakkında hüküm kurması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası'nın 38. maddesindeki 20 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı ve davanın süre yönünden değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na eklenen Geçici 6. maddenin, 04.11.1983 tarihinden önce taşınmazlarına kamulaştırmasız el konulanların hak ve durumlarını düzenlemesi ve dava konusu olaya da uygulanabilir olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasında, kamulaştırma kararının iptali için idari yargıda açılan davada yürütmenin durdurulması kararı verilmediği durumda, adli yargıdaki davanın bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. ve 14. maddeleri uyarınca, kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda açılan iptal davasının bekletici mesele olarak kabul edilebilmesi için yürütmenin durdurulması kararının verilmiş olması şartı aranması gerektiği, somut olayda ise bu kararın verilmemiş olması nedeniyle idari yargıdaki davanın bekletici mesele yapılmasına gerek olmadığı ve yerel mahkemenin esas hakkında hüküm kurması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası'nın 38. maddesindeki 20 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na 18.06.2010 tarih ve 5999 sayılı Kanun ile eklenen Geçici 6. maddenin, 04.11.1983 tarihinden önce taşınmazlarına kamulaştırmasız el konulanların hak ve durumlarını düzenlemesi ve davacıya bu madde hükümleri uyarınca işlem yapma imkanı tanıması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.