Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“32 Sayılı Karar Tebliği”
- Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinin ek protokolünün geçerliliği ve kira bedelinin Türk Lirası veya döviz cinsinden ödenmesi gerektiği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar’a ilişkin tebliğ değişiklikleri nedeniyle kira bedelinin Türk Lirası’na çevrilmesi için hazırlanan ek protokolün, davalı tarafından imzalanmadan önce ilgili mevzuattaki değişiklikle kira bedelinin döviz cinsinden belirlenmesine imkan tanındığı ve davalının bu istisna kapsamında olduğu gözetilerek, ek protokolün geçersizliğine ve kira bedelinin sözleşmede belirtildiği şekilde döviz cinsinden ödenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Döviz cinsinden kararlaştırılan kira bedelinin, 85 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ve ilgili tebliğler uyarınca Türk Lirası'na nasıl uyarlanacağı konusunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 85 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ve Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın ilgili tebliğleri uyarınca, taraflarca döviz cinsinden belirlenen kira bedelinin Türk Lirası olarak yeniden belirlenmesi gerektiği, aksi halde 2/1/2018 tarihli TCMB efektif satış kuru ve TÜFE aylık değişim oranları kullanılarak hesaplama yapılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ticari işyeri kira sözleşmesinde, sözleşme akdedildikten sonra yürürlüğe giren ve kira bedelinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılmasını yasaklayan düzenlemeler gereğince, sözleşmedeki döviz cinsinden belirlenen kira bedelinin Türk Lirasına çevrilmesi ve uyarlanması talebiyle açılan davanın reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve ilgili Cumhurbaşkanlığı Kararı ile Tebliğ hükümleri uyarınca, Türkiye'de yerleşik kişiler arasında akdedilen ticari işyeri kira sözleşmelerinde kira bedelinin döviz cinsinden kararlaştırılamayacağı ve mevcut sözleşmelerdeki döviz cinsinden bedellerin Türk Lirası olarak yeniden belirlenmesinin zorunlu olduğu, taraflarca anlaşma sağlanamaması halinde ise belirlenen usul ve yöntemlere göre Türk Lirası dönüşümünün yapılması gerektiği gözetilerek, mahkemece eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, iş sözleşmesindeki ücretinin USD cinsinden olmasına rağmen işverence TL’ye çevrilerek eksik ödendiği iddiasıyla açtığı ücret farkı ve fazla mesai ücreti alacağı davasında, işverenin döviz kurunu tek taraflı olarak sabitleme yetkisinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücreti belirlenirken, ... Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2008-32/34)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Tebliğ No: 2018-32/51)'in 8. maddesinin 24. fıkrasının değerlendirilmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Döviz cinsinden belirlenen kira bedelinin Türk Lirasına çevrilmesi zorunluluğunun bulunup bulunmadığı ve kira bedelinin hangi para birimiyle ödenmesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin ortaklık yapısı itibarıyla Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ'de yer alan istisna kapsamında olması ve taraflar arasında kira bedelinin Türk Lirası olarak ödenmesine dair bir anlaşmanın bulunmaması nedeniyle, kira bedelinin döviz cinsinden ödenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının 6772 sayılı Kanun kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak vakıf çalışanlarının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının özel hukuk tüzel kişisi oldukları, kamu tüzel kişisi sayılabilmeleri için açık bir kanun hükmü bulunmadığı, 7144 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin vakıfların sadece toplu iş sözleşmesi bakımından kamu işyeri sayılmasını öngördüğü, bu nedenle vakıf çalışanlarının 6772 sayılı Kanun kapsamında ilave tediye alacağına hak kazanamayacakları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra mahkemesi kararının ihale alıcısının yüzüne karşı tebliğ edildiği ancak gerekçeli kararın tebliğ edilmediği durumda, ihale alıcısı tarafından yapılan istinaf başvurusunun süresinin tefhim tarihinden mi yoksa gerekçeli kararın tebliğ tarihinden mi itibaren başlayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İcra mahkemesinin kısa kararında hüküm fıkrası tüm unsurlarıyla ve gerekçesiyle açıklanmadığı için usulüne uygun bir tefhim yapılmadığından, istinaf kanun yolu süresinin gerekçeli kararın tebliğ tarihinden başlayacağı, hatalı da olsa mahkemece tefhim tarihinden başlayacağının gösterilmesinin taraflar aleyhine sonuç doğurmayacağı, bu durumda gerekçeli karar tebliğ edilmeden yapılan istinaf başvurusunun süresinde olduğu ve Bölge Adliye Mahkemesince istinaf incelemesi yapılarak karar verilmesinin ve bozma kararına karşı direnilmesinin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İcra mahkemesi kararının yüzüne karşı tebliğ edilmesini müteakip verilen gerekçeli karar tarihinden önce yapılan istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra mahkemesinin kısa kararının tefhiminden sonra on günlük yasal süre içerisinde gerekçeli karar yazılmadığı takdirde, tarafların kısa bir istinaf dilekçesi vererek gerekçeli kararı gördükten sonra ayrıntılı bir dilekçe vereceğini belirtmesi gerektiği, aksi takdirde istinaf başvurusunun yasal süresi içerisinde yapılmamış sayılacağı gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının sözleşme süresinin uzaması nedeniyle ek şantiye gideri ve kamu ihalelerine katılma yasağı nedeniyle oluşan zararlar için açtığı davada, ıslahla artırılan taleplerin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire bozma kararından sonra yapılan ıslahın geçerli olduğu, şantiye gideri alacağı için zamanaşımının Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi kararının kesinleştiği tarihten, kamu ihalelerine girmekten men edilme nedeniyle oluşan zarar talebi için ise idare mahkemesi kararının kesinleştiği tarihten itibaren işlemeye başlayacağı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdari yargı mercii ile arasındaki olumsuz görev uyuşmazlığını çözen Uyuşmazlık Mahkemesi kararıyla yargı yolunun caiz olmadığı gerekçesiyle verdiği ret kararının kaldırılan hukuk mahkemesinin, kıyas yoluyla 6100 sayılı HMK’nın 20. maddesini uygulayarak süresinde başvuru yapılmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar vermesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle verilen usulden ret kararlarının, adli yargı içindeki görevsizlik/yetkisizlik nedeniyle verilen kararlardan farklı olması ve HMK’nın 20. maddesinin aynı yargı kolu içindeki mahkemeler arasında verilmiş kararlara ilişkin bir usul kuralı olması gözetilerek, ayrıca kanun koyucunun bu hal için 20. maddede öngörülen şekilde dosyanın ilgili idare mahkemesine gönderilmesine dair bir düzenlemeye yer vermemesi ve Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarına uyulmasının zorunlu olması nedeniyle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika yönetim kurulunun İstanbul Marmara ve Bursa şubelerinin açılmasına ilişkin kararlarının hukuka uygunluğu ve daha önce iptal edilen şube kapatma kararına ilişkin yargı kararını etkisiz kılıp kılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika yönetim kurulunun şube açma kararlarının, genel kurul yetkisi dahilinde alındığı ve iptaline dair bir dava açılmadığı gözetilerek, bu kararların iptali isteminin reddine, ancak şubelerin faaliyet alanlarının belirlenmesinin önceki yargı kararını etkisiz kılmayacak şekilde yapılması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İptal edilen tapu tahsisine konu taşınmaz sebebiyle açılan tazminat davasında, tazminat miktarının taşınmazın dava tarihi itibariyle rayiç değeri mi yoksa ödenen tahsis bedellerinin güncellenmiş değeri mi olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 775 sayılı Gecekondu Kanunu uyarınca yapılan ve sonradan iptal edilen tahsis işlemine konu taşınmaz nedeniyle açılan tazminat davasında, davacının talep edebileceği bedelin, iptal edilen tahsis işlemi nedeniyle ödenen bedelin güncellenmiş değeri olması gerektiği, ilk bozma kararına uyularak hükmedilen rayiç bedelin usuli kazanılmış hak oluşturmayacağı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.