Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“375 Sayılı KHK Ek 3. Madde”
- Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçişte imzaladığı belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ve fark ücret alacağı bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23. madde ve Yargıtay'ın yerleşik içtihatları uyarınca, iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belirli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine ilişkin hükümlerin ileriye etkili olduğu ve işvereni sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden bağladığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının sürekli işçi kadrosuna geçirilmesiyle imzalanan ... sözleşmesi uyarınca ücret ve ek haklarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı idare arasında imzalanan ... sözleşmesinin ücret ve ek haklarının hesaplanmasına ilişkin hükümleri ile 696 sayılı KHK ve 375 sayılı KHK'nin ilgili maddeleri birlikte değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uygun şekilde verilen ve usul ve yasaya uygun olan kararın onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının kadroya geçiş sonrası fark ücret alacağının hesaplanma yöntemi ve miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK’ye eklenen geçici 23. madde ve ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümleri birlikte değerlendirilerek, davacının kadroya geçiş aşamasındaki ücretinin ilk ücreti olduğu, sonraki dönemler için işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı ve bozmaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının kadroya geçiş sonrası fark ücret alacağının hesaplanma yöntemi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK’ye eklenen geçici 23. madde ve ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin ileriye etkili yorumlanması gerektiği, davacının kadroya geçiş aşamasındaki ücretinin ilk ücreti olduğu ve işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılmadığı, ancak ... sözleşmesinde ücretin her ay asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine ilişkin hükümlerin ileriye etkili olduğu ve işvereni bağlayacağı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesinin bozmaya uygun olan kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının kadroya geçiş sonrası ücretinin nasıl hesaplanacağı ve fark ücret alacağının olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK’ye eklenen geçici 23. madde ve ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının fark ücret alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 696 sayılı KHK ile kadroya geçirildikten sonraki fark ücret alacağının hesaplanma yöntemi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin ücreti, kadroya geçiş sırasında yapılan bireysel iş sözleşmesinde belirlenen ücret ile 375 sayılı KHK'nin geçici 23. maddesinde belirtilen toplu iş sözleşmesine göre belirleneceğinden ve bozma ilamında belirtilen hususlar gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi’nin bozmaya uygun kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Belediye iştirakinde kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş öncesi ve sonrası dönemdeki işçilik alacaklarından belediyenin sorumluluğunun olup olmadığı, kadro geçişi sırasında imzalanan sulh sözleşmesindeki feragatname hükmünün geçerliliği ve işçilik alacaklarının hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 375 sayılı KHK ile kadroya geçişinde imzaladığı sulh sözleşmesindeki feragat hükmünün kadroya geçiş öncesi dönem için geçerli olduğu, ancak kadroya geçiş sonrası dönemde belediyenin hizmet alımı yaptığı iştirakin işçilik alacaklarından asıl işveren sıfatıyla sorumlu olduğu, ayrıca fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücretlerinin toplu iş sözleşmesi hükümleri ve çalışma saatleri gözetilerek yeniden hesaplanması gerektiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının belediye iştirakinde kadroya geçirilmeden önceki ve sonraki dönemde asıl işveren aleyhine açtığı işçilik alacakları davasında, belediyenin sorumluluğu, feragatname ve sulh sözleşmesinin geçerliliği, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile ilave tediye alacaklarının hesaplanması hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 375 sayılı KHK ile kadroya geçirilmeden önce alt işverenlik ilişkisi kapsamında çalıştığı dönem için düzenlediği feragatnamenin geçerli olması, kadroya geçirildikten sonra ise ilave tediyeye hak kazanmaması, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin hatalı hesaplanması sebebiyle, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına, istinaf ve Yargıtay'ın önceki bozma kararının ise ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, belediyenin alt işverenleri aracılığıyla çalıştığı ve sonrasında belediye iştirakinde kadroya geçirildiği dönemdeki işçilik alacaklarından belediyenin sorumlu olup olmadığı, sulh sözleşmesindeki feragat beyanının etkisi ve alacakların hesaplanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kadroya geçiş öncesi dönem için sulh sözleşmesinde feragat beyanı verdiği, kadroya geçiş sonrası dönem için ilave tediyeye hak kazanmadığı, fazla mesai ve ulusal bayram/genel tatil ücretlerinin bordroda gösterilen ve ödenen miktar ile sınırlı olduğu, ayrıca hafta tatili ücretine hak kazanmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve Yargıtay'ın önceki bozma kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının belediye şirketi tarafından sürekli işçi kadrosuna geçirilmeden önceki ve geçirildikten sonraki dönemde asıl işveren-alt işveren ilişkisi kapsamında çeşitli işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kadroya geçirilmeden önceki dönem için yaptığı feragat beyanı ve kadroya geçirildikten sonra belediye iştiraki şirketin 6772 sayılı Kanun kapsamında olmadığı gözetilerek, mahkemenin fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücretlerine ilişkin hesaplamalarında hatalı davrandığı gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı kurumla sendika arasında imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca, devlet memurlarına verilen zam oranında ücret artışı talep ettiği fark ücret alacağı davasında, davalı kurumun 666 sayılı KHK'ye dayalı olarak yaptığı ek ödemelerin ücret zammı yerine geçip geçmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 666 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen ek 9. maddenin amacının kamu görevlileri arasında ücret dengesini sağlamak olduğu, ücret zammına ilişkin olmadığı ve bu kapsamda yapılan ek ödemelerin toplu iş sözleşmesi ile kararlaştırılan ücret zammı yükümlülüğünün yerine getirildiği anlamına gelmeyeceği gözetilerek, mahkemenin toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücret farkı hesaplaması gerektiği gerekçesiyle istinaf kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş esnasında imzalanan ... sözleşmesi ve 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23. madde hükümlerine göre ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve talep ettiği fark alacaklarının olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ... sözleşmesindeki ücretinin tespitinde, 375 sayılı KHK’nın geçici 23. maddesine göre belirlenen toplu iş sözleşmesinin yürürlük süresinin sona erdiği gözetilerek, 2021 yılı için yapılan ücret ve fark alacak hesabının hatalı olduğu, ancak davacının ıslah dilekçesindeki talebi nedeniyle 31.12.2020 tarihine kadar olan dönem için fark alacakların hüküm altına alındığı ve bu hususun bozma nedeni teşkil etmediği değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.