Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“4447 Sayılı Kanun”
- Uyuşmazlık: Davacının doğum borçlanması yaparak yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 4447 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden sonra 3600 prim gün şartını yerine getirdiği ve 506 sayılı Kanun'un Geçici 81/C/b-bd bendi uyarınca 58 yaşını doldurmadan yaşlılık aylığına hak kazanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen "kapsam dışı personel"in 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'na tabi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4447 sayılı Kanun'un 46/3. maddesinin sınırlandırıcı nitelikte olması ve kapsam dışı personelin iş hukuku kapsamında bir kavram olup, hizmet akdiyle çalışan ve 506 sayılı Kanun'a tabi sigortalı kişilerden oluşması, ayrıca kapsam dışı personelin 399 sayılı KHK'ye göre sözleşmeli personel statüsünde olmadığının anlaşılması ve 4046 sayılı Kanun'un 22. maddesindeki kapsam dışı personel ibaresinin yasanın amacıyla ilgili olması gözetilerek, davacının ücretinden işsizlik sigortası primi kesilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yaşlılık aylığı bağlanan kişilerin, yaşlılık aylığı almakta iken 4046 sayılı Kanun’un 21. maddesine göre iş kaybı tazminatından yararlanmaya devam edip edemeyecekleri.
Gerekçe ve Sonuç: İş kaybı tazminatının amacının işsizliğin yani gelir kaybının telafisi olduğu, yaşlılık aylığı bağlanmasıyla bu amacın ortadan kalktığı, 4447 sayılı Kanun'un 52. maddesi uyarınca yaşlılık aylığı alanların işsizlik ödeneğinin kesileceği ve iş kaybı tazminatı başvurusunun işsizlik ödeneği başvurusu yerine geçtiği gözetilerek, yaşlılık aylığı almaya başlayanların iş kaybı tazminatının kesilmesi gerektiği sonucuna varılarak ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: 4046 sayılı Kanun'un 21. maddesine göre iş kaybı tazminatından yararlanan kişilerin, yaşlılık aylığı almaya başladıktan sonra iş kaybı tazminatına hak kazanıp kazanamayacakları.
Gerekçe ve Sonuç: 4046 sayılı Kanun'un 21. maddesinin amacının işsizliğin ve gelir kaybının telafisi olduğu, iş kaybı tazminatının işsizlik sigortası niteliği taşıdığı, yaşlılık aylığı alanların fiilen işsizlik halinin ortadan kalktığı ve 4447 sayılı Kanun'un 52. maddesi gereğince yaşlılık aylığı alanların işsizlik ödeneğinin kesilmesi gerektiği, iş kaybı tazminatı başvurusunun işsizlik ödeneği başvurusu yerine de geçtiği gözetilerek, yaşlılık aylığı bağlanmaya başlandığı tarihten itibaren iş kaybı tazminatının kesilmesi gerektiği yönündeki ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin görüşü benimsenerek uyuşmazlık giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yaşlılık aylığı bağlanan kişilerin, yaşlılık aylığı almakta iken 4046 sayılı Kanun’un 21 inci maddesine göre iş kaybı tazminatından yararlanmaya devam edip edemeyecekleri.
Gerekçe ve Sonuç: 4046 sayılı Kanun'un 21. maddesindeki iş kaybı tazminatının amacının işsizlik nedeniyle oluşan gelir kaybını gidermek olduğu, yaşlılık aylığı almaya başlayan kişilerin ise gelir kaybı yaşamayacağı, iş kaybı tazminatı ile işsizlik ödeneği başvurusunun aynı mahiyette olduğu ve yaşlılık aylığı alanların işsizlik ödeneğinden de yararlanamayacağı gözetilerek, yaşlılık aylığı bağlananların iş kaybı tazminatından yararlanamayacağına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bağ-Kur sigortalısının basamak satın alma yoluyla yükselttiği basamaklar dikkate alınarak hesaplanması gereken yaşlılık aylığının miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 4956 sayılı Yasa’nın geçici 2. maddesiyle basamak satın alma imkanından yararlanan sigortalıların yaşlılık aylığının, 31.12.1999 tarihindeki fiili basamakları değil, satın alınan basamaklar da dikkate alınarak hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına, ancak işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 5510 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden sonra 5434 sayılı Kanun uyarınca bağlanan emekli aylığından sosyal güvenlik destek primi kesintisi yapılmasının yasal olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 4/c bendi kapsamında sigortalı iken emekli olup, sonrasında 4/b bendi kapsamında serbest avukat olarak çalışmaya başlayan davacıdan, 5510 sayılı Kanun'un Geçici 14. maddesi ve 30. maddesi uyarınca sosyal güvenlik destek primi kesilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 28.11.2013 tarihli yaşlılık aylığı tahsis talebinin reddi işleminin iptali ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, 1479 sayılı Kanun'un Geçici 10. maddesinin son fıkrasının (e) bendi uyarınca, yaşlılık aylığına hak kazanabilmesi için 15 tam yıl prim ödeme süresi ve 58 yaş şartlarını birlikte sağlaması gerektiği, davacının tahsis talebi tarihinde 15 tam yıl prim ödeme süresini doldurmuş olsa da 58 yaşını doldurmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sigortalının yaşlılık aylığına hak kazanabilmesi için çalıştığı işten ayrılma şartının Anayasa'ya uygunluğu ve davacının aylığa hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 62. maddesindeki "çalıştığı işten ayrıldıktan sonra" ibaresinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve davacının diğer aylık bağlanma şartlarını sağlaması gözetilerek, davacının yaşlılık aylığına hak kazandığı kabul edilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ölüm aylığı alan davacının boşandığı eşiyle birlikte yaşadığı gerekçesiyle aylığının kesilmesine dair Sosyal Güvenlik Kurumu işleminin iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 56. maddesinin, ölüm aylığından yararlanma hakkının kötüye kullanılmasını engellemek amacıyla getirildiği, maddenin Anayasaya aykırı olmadığı ve boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayanlara ölüm aylığı bağlanamayacağı veya bağlanan aylığın kesilebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.