Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“4721 Sayılı Kanun'un 317 ve 318. Maddeleri”
- Uyuşmazlık: Davacının, ölen amcası ile davalı arasındaki evlatlık ilişkisinin kaldırılması talebinde hukuki yararı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, evlatlık ilişkisinin kaldırılsa dahi yasal mirasçı olamayacağı ve bu sebeple hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması için gerekli yasal koşulların oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanacak hukuk kuralları çerçevesinde, evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını gerektirecek yasal koşulların oluşmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin ret kararını onamıştır. - Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında, davanın kabul koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını düzenleyen 4721 sayılı TMK'nın 317 ve 318. maddelerinde belirtilen koşulların gerçekleşmediği ve davacıların iddialarının evlatlık ilişkisinin kaldırılması için yeterli olmadığı değerlendirilerek, istinaf mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Müteveffa tarafından evlat edinilen davalı ile davacılar arasında, evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına ilişkin uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına ilişkin yasal koşulların oluşmadığı ve İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı ile muris arasında kurulan evlatlık ilişkisinin kaldırılması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 743 sayılı TMK'ya göre kurulan evlatlık ilişkisinin kaldırılması talebinin, 4721 sayılı TMK'nın 317. ve 318. maddelerindeki şartların oluşmadığı ve davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında, davanın kabul koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları ve usul hükümleri gözetilerek usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı evlatlığın davranışlarının evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını gerektirecek yasal şartları oluşturup oluşturmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı evlatlığın kötü davranışlarının Türk Medeni Kanunu'nun 317. ve 318. maddelerinde belirtilen evlatlık ilişkisinin kaldırılması sebepleri arasında sayılmaması ve davacılar tarafından bu maddelerde yer alan sebeplerin ispatlanamaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından evlat edinilen davalının evlatlık görevlerini yerine getirmemesi nedeniyle evlatlık ilişkisinin kaldırılıp kaldırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması için 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 317. ve 318. maddelerinde belirtilen sebeplerin varlığı gerektiği, davalının evlatlık görevlerini yerine getirmemesi hususunun evlatlık ilişkisinin kaldırılması için yasal bir sebep olarak düzenlenmediği gözetilerek yerel mahkemenin ret kararının onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, evlatlık ilişkisinin muvazaalı olduğu ve yasal koşulların oluşmadığı iddiasıyla evlatlık ilişkisinin kaldırılması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının evlatlık ilişkisinin kaldırılması için ileri sürdüğü iddiaların, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 317. ve 318. maddelerinde düzenlenen yasal koşulları karşılamadığı ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz başvurusunun reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin istifa ederken ihbar önellerine uymaması sebebiyle işverenin açtığı ihbar tazminatı davasında, işçinin istifasının haklı bir nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işçinin, yasal cevap süresi içerisinde savunma ve delillerini sunmaması sebebiyle istifasının haklı nedene dayandığını ispatlayamadığı, bu nedenle mahkemenin, davalının süresinden sonra sunduğu savunma ve delillere dayanarak ihbar tazminatı istemini reddetmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlat edinme tarihinde davacının gayri sahih nesepli çocuk olması nedeniyle, murisin evlat edinmesinde engel bulunup bulunmadığı ve evlatlık ilişkisinin kaldırılması talebinin kabul edilip edilmeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Evlat edinme işleminin yapıldığı tarihte geçerli olan 743 sayılı TMK ve 1086 sayılı HUMK hükümleri uyarınca, evlat edinmeye izin veren mahkemenin görevli olduğu, davacının evlat edinme tarihinde gayri sahih nesepli çocuk olması sebebiyle murisin evlat edinmesine engel bir durumun olmadığı ve davacının evlatlık ilişkisinin kaldırılması talebinde bulunabileceği yasal bir dayanağın bulunmadığı gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında, evlat edinmeye ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararının aynı dereceli başka bir mahkemeyi bağlayıp bağlamadığı ve evlatlık ilişkisinin kaldırılması için yasal koşulların oluşup oluşmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, temyiz edilen karar 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.