Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“4721 Sayılı TMK Madde 170”
- Uyuşmazlık: Edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağı davasında zamanaşımı süresinin ne kadar olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Katılma alacağının, boşanmanın bir fer'i niteliğinde olmayıp, kanundan doğan bir alacak hakkı olduğu ve Türk Medeni Kanunu'nda bu alacağa özgü bir zamanaşımı süresi öngörülmediği gözetilerek, Türk Medeni Kanunu madde 5 hükmü gereğince kıyasen Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesinde belirtilen on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğine karar verilerek direnme kararı onanmış ve dosya diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daire’ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma alacağı davasında, ıslah edilen miktar için zamanaşımı süresinin 1 yıl mı yoksa 10 yıl mı olduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK'da katılma alacağına özgü bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden, katılma alacağının kanundan doğan bir alacak hakkı olduğu ve TMK m.5 yollamasıyla TBK'nun genel hükümlerinin uygulanması gerektiği, bu nedenle de TBK m.146 uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: 4721 sayılı TMK'nın yürürlüğe girmesinden önce düzenlenen mal ortaklığı sözleşmesindeki, eşlerden birinin ölümü halinde sağ kalan eşe bütün malların kalacağına dair hükmün, yeni yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi karşısında geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmenin ilgili hükmünün mal rejimi sözleşmesinin kapsamı dışında, ölüme bağlı bir tasarruf niteliğinde olan ve miras sözleşmesi olarak kabul edilen bir irade beyanı olduğu, bu nedenle de yeni yasal mal rejimine geçilmiş olsa dahi geçerliliğini koruduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği içerisinde bedeli davacı (erkek) tarafından ödenerek satın alındığı iddia edilen taşınmazın tapu kaydının davalı (kadın) adına tescil edilmesinin bağış sayılıp sayılmayacağı ve mal rejiminin tasfiyesi.
Gerekçe ve Sonuç: Evlilik birliği içinde edinilen malvarlığına diğer eşin katkısının bağış olarak nitelendirilemeyeceği, davacı erkeğin taşınmaza katkısının belirlenmesi için kooperatif üyeliği ve ödemelerine ilişkin tüm delillerin toplanıp değerlendirilmesi, mal ayrılığı ve edinilmiş mallara katılma rejimlerinin uygulandığı dönemlere göre davacı alacağının ayrı ayrı hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Seri bazda yapılan orman kadastrosunda tahdit dışı bırakılan taşınmazın orman sayılıp sayılmayacağı ve davacının zilyetliğinin tapu edinimi için yeterli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bulunduğu yerde seri bazda orman kadastrosu yapıldığı, taşınmazın eğiminin %12'nin üzerinde olduğu ve öncesinin çalılık vasfında olduğundan orman sayılan yerlerden olduğu, orman kadastrosunun kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık sürenin geçmemiş olması ve bu durumda davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında açılan katılma alacağı davasında, davacının ıslah yoluyla talep artırımına karşılık davalının zamanaşımı def'i ileri sürmesi üzerine, davanın belirsiz alacak davası olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği ve uygulanacak zamanaşımı süresinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 107. maddesinde düzenlenen belirsiz alacak davası hükümlerinin, 1086 sayılı HUMK döneminde açılıp ıslah edilen davalarda uygulanma imkanı bulunmadığı, katılma alacağının ise BK'nın 125. maddesi uyarınca on yıllık zamanaşımına tabi olduğu gözetilerek, direnme kararı belirtilen değişik gerekçeyle onanmış ancak bozma kapsamında kalan diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği içinde edinilen taşınmazın kişisel mal mı yoksa edinilmiş mal mı olduğu ve buna bağlı olarak davacının katılma alacağı talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Evlilik birliği içinde edinilen taşınmazın, davacı tarafından davalıya devredilmesinin bağış olarak nitelendirilemeyeceği, taşınmazın edinilmiş mal olarak kabul edilmesi gerektiği ve davacının katılma alacağı talebinin kabulü gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadın tarafından açılan ayrılık davasının kabul şartlarının oluşup oluşmadığı ve tefrik kararının temyize tabi olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, usul ve yasaya uygun olduğu, davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Katılma alacağı davasında, edinilmiş malın alımında kullanılan kişisel malın satış bedelinin tespitinde resmi akitteki bedelin esas alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kişisel malın satışına ilişkin resmi akitte davacı eş taraf olmadığından, davalının satış bedelinin gerçekte resmi akitte belirtilen miktar olmadığına ilişkin savunmasının her türlü delille araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağı davasında uygulanacak zamanaşımı süresinin Türk Medeni Kanunu'nun 178. maddesi uyarınca bir yıl mı yoksa Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca on yıl mı olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Katılma alacağının, boşanmanın fer'i niteliğinde olmayıp kanundan doğan bir alacak hakkı olduğu, bu sebeple Türk Medeni Kanunu'nun 178. maddesindeki bir yıllık zamanaşımı süresinin uygulanamayacağı, bunun yerine Türk Medeni Kanunu'nun 5. maddesi yollamasıyla Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesindeki on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.