Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“4721 s. TMK m. 300”
- Uyuşmazlık: Boşanma davasında, SSK emeklisi olan davacı kadına yoksulluk nafakası verilip verilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının asgari ücret düzeyinde geliri olsa dahi, davalıya ait evde oturması, davalı ile gelir düzeyi arasında büyük fark bulunması, aldığı yaşlılık aylığının onu yoksulluktan kurtarmaya yetmeyeceği ve yoksulluğun sadece asgari ücretle değil, tarafların sosyal ve ekonomik durumları da gözetilerek değerlendirilmesi gerektiği gerekçeleriyle, yerel mahkemenin yoksulluk nafakası vermeyen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tanımanın iptali davasında hak düşürücü sürenin dolup dolmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tanımayı ve tanıyanın çocuğun babası olmadığını öğrendiği tarihten itibaren bir yıl ve her halükarda tanımanın üzerinden beş yıl geçmekle dava açma hakkının düşeceği gözetilerek, davacının hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açtığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı çocuğun nüfus kaydındaki anne-baba bilgisinin hatalı olduğu iddiasıyla açılan davanın, soybağı davası mı yoksa nüfus kaydı düzeltme davası mı olduğuna ve buna göre görevli mahkemenin aile mahkemesi mi yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinde, davalı çocuğun gerçek anne ve babasının davacı olmadığının tespiti ve nüfus kaydındaki yanlışlığın düzeltilmesi talep edildiğinden, davanın nüfus kaydı düzeltme davası niteliğinde olduğu ve görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin aile mahkemesinin görevli olduğunu kabul eden direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların nüfus kayıtlarındaki anne ve baba hanesinden terkin edilmesi talebinin soybağı davası mı yoksa kayıt düzeltme davası mı olduğu ve buna bağlı olarak görevli mahkemenin aile mahkemesi mi yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, davalıların nüfus kayıtlarındaki anne ve babalarının gerçek anne babaları olmadığını, davalıların başka kişilerin çocukları olduklarını iddia etmeleri, davanın amacının anne ve babalığın tespitinden ziyade mevcut nüfus kaydındaki bilgilerin düzeltilmesi olduğu, bu nedenle davanın nüfus kayıt düzeltme davası niteliğinde olduğu ve görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan taşınmaz nedeniyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca Hazine'den tazminat istenmesine ilişkin davada, taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığının tespiti ve tazminat koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmazın kıyı kenar çizgisi kapsamında kaldığı kabul edilerek tazminata hükmedilmiş ise de, uygulanan kıyı kenar çizgisinin hangi idari işlemle kesinleştiğinin ve taşınmazın bu çizgiye göre konumunun tespit edilmemesi, 4721 sayılı Kanun'un 1007. maddesi uyarınca tazminat koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi için gerekli araştırmanın yapılmaması bozmayı gerektirmiş ve yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının mahkeme kararıyla iptali nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde isabetsizlik görülmediği, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozma ile kesinleşen hususların karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı ...’ın nüfus kaydındaki baba adının düzeltilmesi talebinin, soybağı davası mı yoksa nüfus kaydının düzeltilmesi davası mı olduğu ve buna göre görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ...’ın nüfus kaydındaki baba adının düzeltilmesi talebinin, çocuk ile baba arasında evlilik dışında doğduğu için kurulmamış soybağının tespiti davası niteliğinde olduğu ve bu tür davalara 4787 sayılı Kanun'un 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesi'nin bakması gerektiği gözetilerek, asliye hukuk mahkemesinin görevsizlik kararına ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan davanın, nüfus kaydındaki baba ve anne adının düzeltilmesi talebiyle, soybağı davası mı yoksa kayıt düzeltme davası mı olduğunun tespiti ve buna göre görevli mahkemenin belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, amcası ve eşinin yerine biyolojik anne ve babasının adının nüfus kaydına tescilini talep etmesi, babalık karinesinin uygulanmaması nedeniyle soybağı değil, kayıt düzeltme davası olarak nitelendirildiğinden ve bu tür davalarda görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle verdiği direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak maddi-manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin eşine hakaret etmesi, alkol alıp eşyalara zarar vermesi gibi eylemlerinin davacı kadının eşiyle ilgilenmemesi, çocuklarına bağırması ve eşinden tiksindiğini söylemesi gibi eylemlerine göre daha ağır kusurlu olduğunun kabulü gerektiği, bu nedenle davacı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi yönündeki direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak maddi-manevi tazminat taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin aile birliğini ekonomik yönden sarsacak şekilde borçlanması ve davacı kadının da bu durumu sürekli gündeme getirip tartışma çıkarması, sonunda evi terk etmesi karşısında tarafların boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşit kusurlu oldukları gözetilerek davacı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine dair direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.