Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“5 Saat Çalışma Sınırı”
- Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı, buna bağlı olarak kısa çalışma primi ve fazla mesai ücreti alacağı ile bu alacaklara uygulanacak faiz ve hesaplama döneminin başlangıcı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla çalışma ücreti alacağının hesaplanmasında Yönetmelik ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine aykırı hesaplama yapıldığı, kısa çalışma primi alacağının ise günlük 7,5 saat veya daha az çalışılan süreler için hesaplanması gerekirken tüm çalışma süresi üzerinden hesaplandığı, ayrıca arabuluculuk son tutanağı tarihinden sonraki dönem için arabuluculuk şartının yerine getirilmediği ve kısa çalışma primi alacağına uygulanacak faizin başlangıç tarihinin hatalı tespit edildiği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yurt dışında çalıştığı dönemdeki ücretinin miktarı, uygulanacak hukuk ve fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri alacaklarının hesaplanması, ispatı ve ödenip ödenmediği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğuna dair sözleşme hükmünün geçerliliğine ilişkin Yargıtay'ın yerleşik içtihatları ve davacının gerçek ücretinin tespiti, fazla çalışma sürelerinin hesaplanması ile hafta tatili çalışmaları sırasında uygulanan ara dinlenme sürelerinin tespitinde hatalı değerlendirmeler bulunduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinden kaynaklanan kıdem, ihbar, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının miktarı, ispatı ve ödenip ödenmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Fazla mesai ücretinin aylık ücrete dahil olduğuna dair sözleşme hükmünün geçerliliğinin yıllık 270 saatlik sınırı aşmaması ve asgari ücreti geçmesi şartlarına bağlı olduğu, davacının gerçek ücretinin tespitinde ve fazla çalışma sürelerinin hesabında hatalı değerlendirme yapıldığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının işverenden talep ettiği fazla mesai, hafta tatili, dini bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının miktarının belirlenmesi ve ispatı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla mesai saatlerinin hesaplanmasında ve ücret bordrolarına dahil fazla çalışma sürelerinin mahsup edilmesinde eksik inceleme yapıldığı, fazla çalışma ücretinin ispatı ve miktar tespitinde hükme esas alınan bilirkişi raporunda ve Bölge Adliye Mahkemesi kararında hatalı değerlendirme yapıldığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve davanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işyerinde gürültü ölçümlerine göre, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedi Buçuk Saat Veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı, fiilen 8,5 saat çalıştırılmasından dolayı fazla çalışma ücreti ve kısa çalışma primine hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının kısa çalışma primine hak kazandığı tespit edilmiş ise de, ikinci gürültü ölçümünün geçersiz olduğuna dair bir tespit bulunmadığından tespit hükmünün ikinci ölçüm tarihine kadar olan dönemle sınırlı olması ve kısa çalışma primi alacağına arabuluculuk son tutanağı tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işyerinde gürültü ölçümlerinin yüksek çıkması nedeniyle, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedi Buçuk Saat Veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı, fiilen 8,5 saat çalıştırılmasından dolayı fazla çalışma ücreti ve kısa çalışma primine hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının kısa çalışma primine hak kazandığı tespit edilirken, ikinci gürültü ölçümünün geçerli kabul edilmesi ve bu tarihe kadar olan döneme ilişkin tespit hükmü kurulması, ayrıca kısa çalışma primi alacağına dava tarihinden itibaren değil, arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin yönetmelik kapsamında olup olmadığına, buna göre kısa çalışma primi ve fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığına, alacak hesabında hangi tarihlerin esas alınacağına ve faiz başlangıç tarihine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla çalışma ücreti ve kısa çalışma primi alacağının hesabında hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi, arabuluculuk son tutanağı tarihinden sonraki dönem için arabuluculuk şartı aranmadan hüküm kurulması ve kısa çalışma primi alacağına uygulanan faizin başlangıç tarihinin hatalı tespiti nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin yönetmelik kapsamında olup olmadığına, buna göre kısa çalışma primi ve fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığına, prim alacağına uygulanacak faizin başlangıç tarihine ve hesaplama dönemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla çalışma ücreti alacağının hesabında kısa çalışma primi mahsup edilmeden ve tüm fiili çalışma süresi için kısa çalışma primi hesaplanarak hatalı bir hesaplama yapıldığı, arabuluculuk son tutanağı tarihinden sonraki dönem için arabuluculuk şartı aranmadan hüküm kurulduğu ve kısa çalışma primi alacağına uygulanacak faizin başlangıç tarihinin hatalı tespit edildiği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığına, buna göre kısa çalışma primi ve fazla mesai ücreti alacaklarının hesabına, faiz başlangıç tarihine ve arabuluculuk şartının yerine getirilip getirilmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla çalışma ücreti ve kısa çalışma primi alacağının hesabında eksiklikler ve hatalar bulunduğu, arabuluculuk son tutanağı tarihinden sonraki dönem için arabuluculuk şartının yerine getirilmediği ve kısa çalışma primi alacağına uygulanan faizin başlangıç tarihinin hatalı tespit edildiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığına, buna göre kısa çalışma primi ve fazla mesai ücreti alacaklarının hesaplanmasına ve uygulanacak faiz türü ve başlangıç tarihine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla çalışma ücreti alacağının hesabında Yönetmelik ve toplu iş sözleşmesi hükümleri ile fazla çalışma sürelerine isabet eden primlerin mahsup edilmesi gerektiği, kısa çalışma priminin hesabında da aynı hususlara dikkat edilmesi gerektiği, ayrıca arabuluculuk son tutanağı tarihinden sonraki dönem için arabuluculuk şartının yerine getirilmediği ve kısa çalışma primi alacağına uygulanacak faizin başlangıç tarihinin arabuluculuk son tutanak tarihi olması gerektiği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı, buna bağlı olarak kısa çalışma primi ve fazla mesai ücreti alacaklarının hesaplanması, faiz başlangıç tarihi ve dava konusu taleplerin hesaplanmasında esas alınacak tarihin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla mesai ücreti alacağının hesabında Yönetmelik ve toplu iş sözleşmesi hükümleri ile kısa çalışma primi ve fazla çalışma yasağı gözetilmediği, kısa çalışma primi alacağının hesabında ise çalışılan sürenin tamamı yerine günlük 7,5 saat veya daha az çalışılan süre esas alınması veya fiilen çalışılan tüm süre üzerinden hesaplama yapılması halinde 7,5 saati aşan süreye isabet eden kısmın fazla mesai ücretinden mahsup edilmesi gerektiği, ayrıca arabuluculuk son tutanağı ile dava tarihi arasında kalan süre için arabuluculuk şartı yerine getirilmediğinden bu döneme ilişkin talebin reddine, kısa çalışma primi alacağına uygulanacak faizin ise arabuluculuk son tutanağı tarihinden itibaren işlemesi gerektiği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı, buna bağlı olarak kısa çalışma primi ve fazla mesai ücreti alacaklarının hesabı, faiz türü ve başlangıç tarihi ile dava konusu taleplerin hesaplanmasında esas alınacak tarihin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kısa çalışma primi ve fazla mesai ücret alacaklarının hesabında Yönetmelik ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine aykırı hesaplama yapıldığı, 7,5 saati aşan çalışmalar için de kısa çalışma primi hesaplandığı, arabuluculuk faaliyeti sonrasındaki dönem için arabuluculuk şartının yerine getirilmediği ve kısa çalışma primi alacağına uygulanacak faizin başlangıç tarihinin hatalı belirlendiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.