Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“5237 Sayılı TCK Madde 84”
- Uyuşmazlık: Sanığın hırsızlık eyleminin TCK'nın 142/1-b mi yoksa 142/1-e maddesi kapsamında değerlendirileceği, uygulanacak indirim oranının TCK'nın 168. maddesinin hangi fıkrasına göre belirleneceği ve kısmi iadeler nedeniyle mağdurun ceza indirimine muvafakatının olup olmadığı hususlarında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, inşaat halindeki binadan elektrik kablolarını çalmasının TCK 142/1-e maddesinde düzenlenen “adet veya tahsis veya kullanımları gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında hırsızlık” suçunu oluşturduğu, kısmi iadeler nedeniyle mağdurun ceza indirimine muvafakatinin eksik araştırıldığı ve Anayasa Mahkemesinin TCK 53. madde ile ilgili iptal kararı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nitelikli yağma suçundan sanık hakkında TCK'nın 168/3. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı ve TCK'nın 150/2. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdura bıçak çekerek 15 TL’sini gasp etmesi eyleminde, mağdurun zararının sanığın ailesi tarafından karşılanması hususunun etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için yeterli olduğu, ancak gasp edilen paranın değerinin azlığına rağmen sanığın suçu işlemek için gösterdiği kast yoğunluğu ve mağdurun yaşı ve ekonomik durumu gözetildiğinde TCK'nın 150/2. maddesinin uygulanmasına yer olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararının TCK 168/3. maddesinin uygulanmaması yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sabit bir noktaya bağlı olmaksızın açık alana bırakılan motosikleti çalan sanığın eyleminin TCK'nun 141/1. maddesindeki hırsızlık suçunu mu yoksa 142/1-e maddesindeki nitelikli hırsızlık suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Motosikletin kullanım gereği açıkta bırakılmasının kaçınılmaz olduğu ve bu nedenle çalınmasının TCK'nun 142/1-e maddesinde düzenlenen nitelikli hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Nitelikli yağma suçundan sanık hakkında TCK'nun 168/3. maddesi kapsamında etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın yağma konusu telefonu sattıktan sonra yerini göstermesinin, eşya üzerindeki tasarruf yetkisinin kalkması nedeniyle TCK 168. madde anlamında etkin pişmanlık sayılamayacağı ve ayrıca Anayasa Mahkemesinin TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etmesi nedeniyle hükmün düzeltilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme direnme kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hırsızlık suçundan dolayı TCK'nın 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın çaldığı telefonu sattıktan sonra kolluk kuvvetlerine sattığı yeri söylemesi üzerine telefonun bulunup mağdura iade edilmesi, sanığın eşya üzerindeki zilyetlik ve tasarruf yetkisinin kalkması nedeniyle TCK 168'deki etkin pişmanlık kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, yerel mahkemenin etkin pişmanlık hükümlerini uygulamayan hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesinde 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile yapılan değişiklikten önce verilip infazına başlanılan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin çağrıya rağmen başvurmayan sanığa ikinci bir tebligat yapılmasının ve ısrar şartının aranmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Fail lehine olan kanun uygulaması, suç tarihinde yürürlükte olan 5402 sayılı Kanun ve ilgili yönetmelik hükümleri, ısrar koşulunun çağrıya uyan ve müracaat eden sanıklar için öngörülmüş olması ve sanığın başvurmamasına ilişkin bir mazeret de ileri sürmemiş olması değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın infazı amacıyla yapılan çağrıya uymayan sanığa ikinci bir tebligat yapılmasının ve ısrar şartının aranmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Suç, karar ve infaz tarihlerinde yürürlükte olan mevzuatta, çağrıya uymayan sanığa ikinci tebligat yapılması gerektiğine dair bir hüküm bulunmadığı ve "ısrar" koşulunun, 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK'nın 191/4 maddesiyle, karara konu olaydan sonra getirildiği gözetilerek Özel Daire onama kararının isabetli olduğu ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında değişik tarihlerde aynı mağdura karşı aynı suçtan dolayı TCK’nın 43/1 ve 43/2. maddelerinin uygulanıp uygulanmayacağı ile fikri içtima hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay 19. Ceza Dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçunda mağdurun toplum olduğu, birden fazla eser ve şikayetçi olsa da mağdurun değişmeyeceği, tek fiille birden fazla farklı suç işlenmesi halinde TCK'nın 44. maddesi gereğince en ağır cezayı gerektiren suçtan hüküm kurulması gerektiği, 5846 sayılı Kanun'un 81/13. maddesinin özel bir içtima hükmü içerdiği ve bu hükmün uygulanması halinde TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanamayacağı, iddianamenin düzenlenmesiyle hukuki kesintinin meydana geldiği, sanığın eylemlerinin bir suç işleme kararı kapsamında gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında rüşvet suçundan açılan kamu davasında, sanıkların eylemlerinin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu kabul edilmiş ve cezalandırılmalarına karar verilmiş, bu hüküm temyiz edilmiştir. Temyiz aşamasında ise suç tarihi ve bu tarihe göre uygulanması gereken kanun, iletişimin denetlenmesi yoluyla elde edilen delillerin kullanılabilirliği ve sanık ... müdafilerinin temyiz taleplerinin süresinde olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ... müdafilerinin temyiz istemlerinin süresinden sonra olduğu, iletişimin denetlenmesi sonucu elde edilen delillerin hukuka aykırı olarak kullanılamayacağı, sanıkların eyleminin suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK'ya göre görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu ve Yargıtay 5. Ceza Dairesinin verdiği hükmün usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin dolandırıcılık ve hırsızlık mı yoksa yağma suçunu mu oluşturduğu, yağma suçu oluşmuşsa iştirak derecesinin ne olduğu ve etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların mağduru bilmeyecek ve savunamayacak hale getirerek malını aldıklarının anlaşıldığından eylemlerinin yağma suçunu oluşturduğu, sanıkların eyleme katılım biçimlerinin müşterek faillik kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve mağdurun zararının giderildiğinin iddia edilmesi nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na muhalefet suçundan açılan kamu davalarında zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı, ikinci iddianamenin mükerrer olup olmadığı ve kesinleşen mahkumiyet hükmündeki cezanın mahsup edilip edilmeyeceği hususlarında yerel mahkeme ile Yargıtay 7. Ceza Dairesi arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın aynı işyerinde farklı tarihlerde bandrolsüz CD/DVD satışı yapması eylemlerinin, hukuki kesinti oluşmadan önce aynı mağdura karşı bir suç işleme kararıyla işlendiğinin ve bu nedenle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği, ayrıca ikinci iddianamenin mükerrer dava olarak reddedilmesi ve kesinleşen hükümdeki cezanın mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın başkasına ait kredi kartını kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin yerel mahkemenin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kredi kartını çalarak haksız bir şekilde ele geçirmesi ve kısa aralıklarla iki farklı marketten alışveriş yapmasının zincirleme suçu oluşturacağı, ayrıca temel cezanın alt sınırdan uzaklaştırılması için yeterli ve kanuni gerekçe gösterilmemesi, ancak sanığın son oturumda mağdurun zararını gidereceğini beyan etmesinin etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için süre verilmesini gerektirmediği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.