Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“6099 Sayılı Kanun”
- Uyuşmazlık: Arazi kadastrosundan sonra yapılan orman kadastrosunun ikinci kadastro sayılıp sayılmayacağı ve orman kadastrosundan önce kesinleşen Gezici Arazi Kadastro Mahkemesi kararının kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Arazi kadastrosunun kesinleşmesinden sonra yapılan orman kadastrosunun ikinci kadastro niteliğinde olduğu ve daha önce Gezici Arazi Kadastro Mahkemesi'nde aynı taraflar arasında aynı konu hakkında verilen kararın kesin hüküm oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu Kurum'un rücuan tazminat davasında, bir davalının asıl işveren-alt işveren ilişkisi açısından sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve müteveffaya yüklenen kusur oranının ceza davasındaki kusur raporuyla çelişip çelişmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin temyiz başvurusunun süresinde yapılmadığı ve katılma yoluyla temyiz iradesinin de bulunmadığı, diğer yandan Kurum'un temyiz itirazlarının kabulüyle, davalı şirketin asıl işveren-alt işveren ilişkisi açısından sorumluluğunun ve ceza davasındaki kusur belirlemesiyle çelişen kusur oranının yeniden değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde düzenlenen sıra cetveline itiraz eden alacaklının, cetvelde kendisinden önce gelen diğer alacaklının icra dosyasındaki ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürerek şikayette bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 142. maddesi uyarınca sıra cetveline itiraz hakkı olan alacaklının, diğer alacaklıların icra dosyalarındaki takip hukukuna aykırı işlemlerinin kendi sırasına etkili olduğunu ileri sürerek şikayette bulunabileceği, bu kapsamda borçluya yapılan ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünün şikayet konusu yapılabileceği ve somut olayda tebligatın 7201 sayılı Kanun'un 21/2 ve 23/8. maddeleri ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesine aykırı şekilde yapıldığı gözetilerek, direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, borçlu şirkete yapılan satış ilanı tebligatının 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre usulüne uygun olup olmadığı ve ihalenin feshine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirketin ticaret sicil kaydındaki adresi ile tebligat yapılan adres arasında uyuşmazlık bulunması ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesinin doğru uygulanmaması nedeniyle yapılan tebligatın usulsüz olduğu, borçlunun ihaleden önceden haberdar olduğuna dair bir bilgi de bulunmadığından şikayetin süresinde olduğu ve ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine'nin açtığı tapu iptali ve tescil davasında, kadastro tespitine karşı açılan davalarda on yıllık hak düşürücü sürenin Hazine için de uygulanıp uygulanmayacağı ve Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının derdest davaya uygulanıp uygulanmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesine eklenen ve Hazine aleyhine hak düşürücü süre öngören hükmün iptaline ilişkin kararının, kesin hüküm olmayan davalara da uygulanması gerektiği ve Yargıtay’ın bozma kararına uyulması ile oluşan usulü kazanılmış hakkın Anayasa Mahkemesi iptal kararları karşısında hukuken bir değer taşımayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ilanen tebliğinin usulüne uygun olup olmadığı ve dava zamanaşımının dolup dolmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığa gerekçeli kararın tebliği için gerekli yasal işlemlerin tam olarak yerine getirilmemesi ve özellikle resmî kurumlardan adres araştırması yapılmadan ilanen tebliğe karar verilmesi nedeniyle tebliğin usulsüz olduğu, bu nedenle sanık müdafisinin temyizinin süresinde olduğu ve ayrıca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile denetim süresi içerisinde işlenen yeni suç nedeniyle mahkumiyet kararının kesinleştiği tarih arasında geçen sürenin de hesaba katılmasıyla dava zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuş ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hukuk Genel Kurulu'nun usulden bozma kararı üzerine mahkemece verilen karara karşı yapılan temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'nda mı yoksa Özel Daire'de mi yapılacağı hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuk Genel Kurulu'nun usulden bozma kararı sonrası mahkemece Özel Daire'nin bozma kararına uyularak verilen karar, direnme kararı niteliğinde olmadığından ve davanın esastan reddi veya kabulünü içeren bir bozma üzerine verilmiş bir karar da olmadığından, temyiz incelemesinin Özel Daire tarafından yapılması gerektiği gözetilerek dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın birden fazla takipsizlikten sonra açılmamış sayılmasına ilişkin kararın usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya yapılan duruşma günü tebligatının usulsüz olduğu, öncelikle bilinen en son adresine tebligat çıkarılması gerekirken doğrudan muhtarlığa tebligat yapıldığı, bu nedenle davacının duruşmaya katılmamasının haklı olduğu ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin usule aykırı olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine'nin kadastro öncesi tapu kaydına dayanarak açtığı tapu iptali ve tescil davasında, yargılama giderlerinin davalıya yükletilip yükletilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 6099 sayılı Kanun'un 16. maddesiyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na eklenen 36/A maddesi uyarınca, kadastro işlemleriyle oluşan tespit ve kayıtların iptali için devlet tarafından açılan davalarda davalı aleyhine yargılama giderine hükmedilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin davalıdan yargılama giderlerini almamasına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçluya ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 10. maddesinin 2. fıkrası ve 21. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, öncelikle borçlunun bilinen son adreslerine tebligat çıkarılması, bu tebligatların yapılamaması halinde adres kayıt sistemindeki (MERNİS) adresine tebligat çıkarılabileceği, somut olayda ise MERNİS adresine tebligat çıkarılmadan önce bilinen diğer adreslere tebligat çıkarılıp iade edildiği ve MERNİS adresine yapılan tebligatın da usulüne uygun olduğu gözetilerek mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, kapsam dışı personele toplu iş sözleşmesi zammını yansıtmama gerekçesiyle açılan işçilik alacakları davasında, davalı tarafından yapılan temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararının elektronik tebligat yoluyla tebliğinden itibaren iki haftalık temyiz süresi içerisinde temyiz dilekçesinin UYAP sistemine kaydedilmemiş olması ve kanunda öngörülen kesin sürelerin hakim tarafından uzatılamayacağı gözetilerek, davalı vekilinin temyiz isteminin süreden reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.