Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“647 Sayılı Yasa”
- Uyuşmazlık: Kadastro tutanağına askı ilan süresi içerisinde itiraz etmeyen Hazine'nin, daha sonra kadastro mahkemesinde dava açıp açamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 5304 sayılı Kanun ile değişik geçici 5. maddesi ile yapılan askı ilanının, itiraz edenlere tebliğ hükmünde olduğu ve itiraz etmeyenlere dava açma hakkı vermeyeceği şeklindeki yerel mahkemenin görüşünün, kanun koyucunun amacına ve 3402 sayılı Yasa'nın amir hükümlerine aykırı olması ve anılan yasanın hiçbir maddesinde askı ilanı süresinde Kadastro Mahkemesinde dava açabilmek için önceden itiraz etmiş olma şartı aranmaması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun yürürlük tarihinden önce işlenen suçtan dolayı hükümlü hakkında, suç tarihi ile yakalama tarihi arasında yürürlüğe giren TCK'nın geçici 4. maddesi hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı ve cezanın infazının hangi mevzuata göre hesaplanması gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın sanık aleyhine yaptığı itirazın, CMK’nın 308. maddesinde öngörülen 30 günlük süre aşımı nedeniyle reddine ve dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen hapis cezasının paraya çevrilmesinde, 647 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca uygulanacak lira karşılığının belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Para cezalarının hesaplanmasında 1 Yeni Türk Lirasının altında kalan tutarların dikkate alınmayacağı ve bu kuralın hapis cezasının paraya çevrilmesinde de uygulanması gerektiği, ayrıca suç tarihinden itibaren zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte olmayan eski TCK hükümleri uygulanarak verilen ve temyiz incelemesinde onanan hükmün, sanık lehine sonuç doğurması nedeniyle kazanılmış hak oluşturup oluşturmadığı ve hükmün bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçun işlendiği tarihte yürürlükte olmayan yasa hükümlerinin uygulanmasının hukuka aykırı olması, ayrıca sanık lehine olsa da kazanılmış hak teşkil etmeyeceği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanığın, denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi üzerine hükmün açıklanması aşamasında, ilk hükümde verilen adli para cezasının ertelenmesine ilişkin hükmün de uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık lehine temyiz edilen ilk hükümde adli para cezasının ertelenmesine karar verilmişken, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin bozma sonrası verilen hükümde, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanması sırasında cezayı aleyhe değiştirmeme kuralı gereğince ilk hükümdeki erteleme hükmünün de uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuş, ancak yeniden yargılama yapılmasına gerek olmayıp hükmün düzeltilerek onanması mümkün olduğundan, hüküm fıkrasının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hüküm kurulurken hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulanmayacağı hususunda değerlendirme yapılması gerekip gerekmediği ve TCK 152/1-a maddesindeki ceza üst sınırının düşürülmesinin sanığın hukuki durumuna etkisinin ne olduğuna ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun objektif şartlarının oluştuğu ve ceza indirimi getiren yasa değişikliğinin sanık lehine uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 647 sayılı Kanun uyarınca ertelenen adli para cezasının, deneme süresi içinde ve 5237 sayılı TCK’nın yürürlüğe girmesinden sonra işlenen suç nedeniyle 765 sayılı TCK'nun 95/2. maddesi uyarınca aynen infazına karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 647 sayılı Kanun uyarınca ertelenen para cezalarının, deneme süresi içinde işlenen yeni bir suç nedeniyle, 765 sayılı TCK’nun 95/2. maddesi uyarınca aynen infazına karar verilebileceği, yeni suçun 5237 sayılı TCK yürürlükte iken işlenmiş olmasının ve 5237 sayılı TCK'da adli para cezalarının ertelenmesine ilişkin bir hüküm bulunmamasının bu sonucu değiştirmeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taksirle ölüme neden olma suçundan hükümlü sanık hakkında verilen hapis cezasının para cezasına çevrilmemesi ve ertelenmemesi hususunda yerel mahkemece gösterilen gerekçenin yeterli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, sanık hakkında para cezasına çevirme ve erteleme hükümlerini uygulamayıp, sadece kanun maddelerinde yer alan ifadeleri tekrarlamak suretiyle gerekçe göstermesinin yetersiz olduğu ve dosya kapsamıyla örtüşmediği gözetilerek, Yargıtay 12. Ceza Dairesinin bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 765 sayılı TCK'dan 5237 sayılı TCK'ya geçiş sürecinde, nitelikli hırsızlık ve ruhsatnamede sahtecilik suçlarından verilen hükümlerin uyarlanması sırasında, lehe kanun uygulaması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün nitelikli hırsızlık suçunda, çalınan aracın değerinin yüksekliği gözetilerek 5237 sayılı TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın alt sınırdan uzaklaştırılması gerektiği, ruhsatnamede sahtecilik suçunda ise hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme, diğer sanıklar hakkında örgüte üye olma, tüm sanıklar hakkında nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetlerine ilişkin Yargıtay onama kararına yapılan itirazın incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin suç örgütü oluşturacak nitelikte olduğu, suç tarihleri TCK'nın yürürlük tarihinden önce olsa da TCK'nın 58/9. maddesindeki infaz rejiminin uygulanmasının sanıklar aleyhine bir durum yaratmadığı ve örgüt mensubu olmanın doğal sonucu olduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.