Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Açık Ayıp”
- Uyuşmazlık: Satın alınan dairedeki ayıp ve eksiklikler nedeniyle oluşan değer kaybının ödetilmesi istemine ilişkin davada, davacının ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı ve bulunmuşsa süresinde olup olmadığı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının talep ettiği hususların eksik iş mi, ayıplı iş mi, ayıplı ise açık ayıp mı gizli ayıp mı olduğunun belirlenmesi, akabinde açık ayıplar için 30 günlük, gizli ayıplar için ise ortaya çıktıktan sonra derhal ihbar yükümlülüğünün yerine getirilip getirilmediğinin tespiti gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin eksik inceleme ile verdiği direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satın alınan dairede bulunan açık ve gizli ayıplar nedeniyle açılan tazminat davasında ayıp ihbarının yasal süreleri içinde yapılıp yapılmadığı ve ispat yükünün hangi tarafta olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Borçlar Kanunu'nun ilgili hükümleri uyarınca açık ayıplar için 30 günlük hak düşürücü süre içinde ihbarda bulunulmadığı ve gizli ayıplar için de "derhal ihbar" yükümlülüğünün ispatının davacıya düştüğü gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirket tarafından imal edilen römorktaki ayıbın türünün gizli ayıp mı yoksa açık ayıp mı olduğu ve davalı şirketin ayıplı imalat nedeniyle sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Römorkun Karayolları Trafik Yönetmeliği’nde belirlenen genişlik sınırını aştığı, bu durumun gizli ayıp niteliğinde olduğu ve iş sahibinin muayene sonucu ayıbı öğrendikten sonra makul süre içinde ihbarda bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının satın aldığı taşınmazda gizli/açık ayıpların ve eksik işlerin bulunması sebebiyle uğradığı zararın davalılardan tahsiline ilişkin alacak davası.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, açık ayıplar yönünden ayıp ihbar süresine uyulmadığı, gizli ayıplar yönünden ise ihbar yükümlülüğünün süresinde yerine getirilmediği, eksik işlerden kaynaklanan değer kaybının tespit edildiği ve davacının taleplerinin kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut satışında, sözleşmede belirtilen bazı özelliklerin eksik/farklı olması sebebiyle açılan maddi tazminat davasında, bu eksikliklerin açık ayıp mı yoksa gizli ayıp mı olduğu ve dava açma süresinin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının şikayetçi olduğu hususların, konutun teslim anında kolayca fark edilebilecek açık ayıplar olduğu, davacının yasal 30 günlük süre içinde ayıp ihbarında bulunmadığı ve bu sebeple dava açma süresinin geçtiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan eksik ifa nedeniyle oluşan değer kaybının tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Daha önceki Yargıtay bozma kararında, davalıların söz konusu sosyal tesisleri yapmamasının "eksik ifa" olarak kabul edilmesi ve bu durumun davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşturması gözetilerek, yerel mahkemenin bozmaya uyularak verdiği tazminat hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından satın alınan taşınmazda bulunan gizli ve açık ayıplar ile eksik işlerden kaynaklanan zararın davalılardan tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uygun olarak, açık ayıplar bakımından ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı, gizli ayıp bakımından ise ayıp ihbarının süresinde yapıldığı ve bu ayıptan kaynaklanan değer kaybının davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davayı kısmen kabul kararı, dosyadaki bilgi ve belgeler ile uyulması gereken hukuk kurallarına uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Satış vaadi sözleşmesiyle satılan konutta, tanıtım broşürlerinde belirtilen sosyal alanların eksik ve ayıplı ifa edilmesi nedeniyle oluşan değer kaybının alıcıya ödenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Konuttaki eksik ifaların bazıları açık ayıp bazıları da eksik ifa olarak değerlendirilerek açık ayıplar bakımından ayıp ihbar süresine uyulmadığından bu kısımların reddi gerekirken, eksik ifalar bakımından on yıllık zamanaşımı süresi içinde dava açıldığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut projesinde vaat edilen sosyal tesislerin eksikliği nedeniyle açılan davada, ayıplı ifa mı yoksa eksik ifa mı olduğu ve buna bağlı olarak ayıp ihbarına gerek olup olmadığı ile zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ileri sürdüğü hususların "eksik ifa" değil "açık ayıp" niteliğinde olduğu, yasal süresi içerisinde bu açık ayıpların davalılara bildirilmediği ve bu nedenle davanın süresinde açılmadığı gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut satışında, projede belirtilen ancak fiilen yapılmayan veya eksik yapılan işler nedeniyle oluşan değer kaybının tazmini isteminde, ayıp ihbarının gerekli olup olmadığı ve zamanaşımı süresi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ileri sürdüğü hususların "açık ayıp" niteliğinde olduğu ve bu ayıpların yasal süresi içerisinde davalılara bildirilmediği gözetilerek davanın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde vaat edilen sosyal tesislerin eksikliği nedeniyle dairede değer kaybı yaşandığı iddiasıyla açılan tazminat davasında, söz konusu eksikliğin "ayıplı ifa" mı yoksa "eksik ifa" mı olduğu ve buna bağlı olarak ayıp ihbarı gerekliliğinin ve zamanaşımı süresinin belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iddia ettiği eksikliklerin "açık ayıp" niteliğinde olduğu, davalıların bu ayıbı gizlemeye yönelik bir hileye başvurmadığı, davacının ayıpları teslim anında fark edebilecek durumda olduğu ve davacının yasal 30 günlük süre içinde ayıp ihbarında bulunmadığı gözetilerek, davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.